Bölüm 6

6.2K 314 26
                                    

"Siktir. "

********

Homurdanarak bulduğum ilk dükkana girdim. Daha mantıklı kararlar verebilmem için artık soluklanmam gerekiyordu.Beynim tek başıma da hayatta kalabileceğimi öne sürüyordu.Ama daha önce hayatımın hiçbir evresini de kurtadam olarak geçirmemiştim.

Arabamı kliniğin çıkışında görememiştim.Büyük ihtimalle çekilmiş olmalıydı.Oturduğum yerden doğrulurken girdiğim yerin oldukça büyük ve eski bir kitapçı olduğunu fark etmiştim.Aklımda parlak bir fikir belirdiğinde hızlıca kitaplara göz atmaya başladım.Mutlaka bana yapılan ayin hakkında bir bilgi olmalıydı.Bir yandan da bedenime kendisini toparlaması için fırsat sunmuş oluyordum.Değişmiş bedenim şu an için oldukça kullanışlıydı.Yine de koşuya fazla alışık olmayan kaslarım uyarı sinyalleri gönderiyordu.

Gündüz vakti hastane kıyafetleriyle koşmak çok mantıklı olmadığı için bir süre burada saklanmam en mantıklısı olacaktı. Kurtlarla ilgili en ufak bir kitap bulamayınca namağlup bir şekilde raflara sırtımı döndüm. Kitaplar yüzünden dağılan dikkatimle birine çarpmıştım.Alnımı ovuşturarak özür dilemek için başımı kaldırdığımda Daniel'la burun buruna geldim.

Verebildiğim tek tepki "Hehehe." gibi salakça bir ifade olmuştu. Daniel'ın öfkeyle kasılan çenesi kendimi daha da bir salak gibi hissetmeme yol açtı.Eğer samsalak gibi bir kelime dünya üzerinde mevcut ise ben o kelimenin vücut bulmuş haliydim.

"Beyefendi,müşterime ne yaptığınızı sorabilir miyim acaba?" dikkatimi otuzlu yaşların sonuna gelmiş, en az Daniel kadar uzun ve kaslı varlığa çevirdim. Şansıma tüküreyim. 24 yıllık hayatım boyunca evren benim sap kalmam için uğraşmış,çabalamıştı.Ama bu son iki gündür, şansımın gidiş şekline bakarsam eğer kendime tamamı yakışıklı ve kaslı erkeklerden oluşan bir harem kurabilirdim .Haremin başını Daniel çekebilirdi.Tabii eğer yeni tanıştığımız adamın karşısında beni kedi yavrusu gibi ensemden tutup sallamasaydı!

Aptal Alfa , adama resmen hırlayarak"Eşimle ne istersem onu yaparım.Şimdi kaybol burdan." dedi.Adam ise iri cüssesine bakmadan kuyruğunu kıstırıp gitmişti. Öfkeli bakışlarının hedefi tekrar ben olurken bu sefer bende en az onun kadar öfkeliydim.

"Ne demek 'bu'? Ben sana 'bu' desem hoşuna gider mi? Benim adım Silver. Koca kafana yaz şu ismi!" hırsla yüzünü tırmalamak için ona doğru uzandığımda benden önce davrandı ve beni Scott'a fırlattı.Scott,bir deliyi tutarmış gibi korkuyla kolumu sıkı sıkı tutarken debelendim.Sonra mücadele eden tarafım bana bir siktir çekip köşesine çekildi ve çayını yudumladı. Ne var yani ? Yorulmuştuk.

"Yazdım.Ama kafama değil parmağıma." sol elini kaldırıp yüzük parmağını gözüme sokarcasına sallamaya başladı.Yüzük parmağında bir bozkurdun dövmesi vardı ve altında italik harflerle "Silver" yazıyordu.

"Hey hey hey ! Dur bakal-" gözüme neredeyse girmek üzere olan parmağını tutmak için sol elimi kaldırdığımda, benimde yüzük parmağıma işlenmiş olan kurt dövmesi sözümü yarıda bıraktı.Altında "Daniel" yazıyordu.

Dehşetle açılan gözlerimi dahi kırpmadan Daniel'a hesap sordum.

"Siktir.Bunu babam görürse ne olur biliyor musun!?" kelimenin tam anlamıyla dehşete kapılmıştım.En kötüsü babaannem gördüğü zaman olacaktı.Beni her zaman yanından ayırmadığı şişlere geçirirken bir an bile tereddüt etmeyeceğine emindim.

"Gördün mü ? Tamamen bana aitsin. Şimdi uslu bir kız ol ve bize daha fazla zorluk çıkarma."

Daniel beni arkamdan itikleyip bir arabaya bindirirken bile düşünebildiğim tek şey lanet dövmeydi. "Kurtadam" olmak gibi daha büyük sorunlarımın varlığına rağmen çivi gibi dövme konusunda takılı kalmıştım.

KURT ADAM:ALFAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin