| 2.9 |

1.4K 105 92
                                    

" Şaka yapıyorsun değil mi?"

Saçlarımı geriye doğru atıp geriye çekildim.
O beni ikna etmek için elinden geleni
Yapıcaktı.

" Hayır, sabaha kadar düşündüm son kararım."

Sinirle ayağa kalkıp odada gezinmeye başladı.
Eiffel kulesindeki geceden sonra Kara kedi tekrar eve getirmişti.
Sabaha kadar düşünmüştüm.
Kararımı vermiştim ama Alya bundan hiç memnun değildi.
Onu ilk defa bu kadar sinirli görüyordum.

" O salak kedi için kalıp kendini mi öldüreceksin, kızım beni çıldırtmak mı istiyorsun?"

" Sakin olur musun Alya sinirlenmen çok yersiz."

" Bak mantıklı düşün. New york yeni bir başlangıç, yeni bir hayat. Özlem yok o kediyi sürekli görmeyeceksin. Geçmişini ise kalıcı olarak unutacaksın belki de Marinette. Kara Kediye aldanıp nasıl kalırsın burda?
Bu senin hayatını değiştirecek bir karar.
Bir insanın sözü ile değişmemeli beni anlıyor musun? "

Sinirle ayağa kalktım.
Dediklerinde her ne kadar haklı olsa bile bu sadece benim hayatımı etkileyecekti.

" Hayır anlamıyorum. Bu sadece benim hayatımı etkileyecek bir karar Alya buna karışma hakkını nerden buluyorsun? Ayrıca ben ondan vazgeçmek istemiyorum."

Merdivenlere doğru yöneldim.
Sinirliydim alacağım karara bile karışması artık sınırlarını aşıyordu.

" Belki de seninle hiç tanışmamalıydık Marinette böylece sende Kara kediyi tanımayacaktın. "

Söylediği sözler ile derince nefes alıp arkamı döndüm.

" Evet Alya, seninle tanışmasaydım belki daha mutlu olacaktım."

Son kez birbirimize baktıktan arkamı dönüp odama çıktım.
Kapının önüne çöktükten sonra göz yaşlarım çoktan dökülmeye başladı.
İlk defa bu kadar büyük kavga etmiştik.
Söylediğim her bir cümle için pişmandım.
Onun bir suçu yoktu beni önemsiyordu sadece.
O benimle hayatını paylaşmaya razı gelmişken ben ona hak etmeyeceği sözler kurmuşum.
Ne iğrenç arkadaşım ben.
Ne yapacağımı veya ne karar vereceğimi bilmiyordum.
Bu çok zordu.
Bencillik ediyordum evet ama yedi yıldır sadece dün gece ki yaşayabileceğimiz o an için beklemiştim.
Sonucunda üzülecektim biliyorum. Ki ben bu duyguya artık alışmıştım.
Bununla yaşayabilirdim.
Mutlu olup daha sonrasında hayatımı kurtarabilirdim. Ama buna ihtiyacım vardı.
Sadece biraz olsun mutlu olmak istiyorum.
Sadece doğru düzgün gülebilmek.
Bu zor olmamalı.

Gözyaşlarımı silip hızlıca ayağa kalktım.
Siyah kelebek.
Yada bir akuma yanımdan geçip gittiğinde elim ayağıma dolaşmıştı.
Ya tam şuan bir canavara dönüşürsem?
Ne yapacağımı bilmiyordum daha önce hiç bir yakınım akumalanmamıştı. Ben sadece saklanmıştım.
Bir yakınım..
Alya?
Alya!

" ALYA!"

Merdivenlerden koşarak indiğimde salona varmıştım.
Alya yere çökmüştü birisiyle konuşuyordu.
Yavaş adımlarla yanına yaklaştım.

"Alya iyi misin?"

Yüzündeki mor ışıklar ile bana döndüğünde şaşkınlıkla geriye çekildim ona ne olmuştu böyle?
Odaya keskin bir mor ışık yayıldığında telaşlanarak kaçmaya çalıştım.
Alya bir canavara dönüşüyordu ne yapmalıyım?
Kahretsin!
Ayağım yerdeki halıya takıldığında dizlerimin üzerine düşmüştüm.
Korkuyla arkamı döndüğümde her şey için çok geçti.

Artık o bir canavara dönüşmüştü.
Elindeki simsiyah yayı bana doğru doğrultmuştu.
Göz yaşlarım hızla akarken ona baktım. Gözleri kararmıştı.
Arkasındaki ok çuvalından bir tane ok'u alıp yay'a yerleştirirken konuştu.

" Kimse saçma sapan bir aşk yüzünden dostlarını kaybetmemeli değil mi Marinette? Dünyadaki tüm aşıkların soyunu tüketeceğim. Ama ilk hedefim sadece Kara kedi. Eğer onu bitirirsem sen daha mutlu olursun değil–"

Bir sopa Alya'nın yay'ına çarptığında geriye doğru savrulmuştu.
Birisi beni kucağına alıp hızlıca ilerlediğinde bu kişinin kim olduğunu tahmin etmem zor olmadı.
Kara kedi son anda yetişip beni kurtarmıştı.
Herhangi bir evin çatısında beni yere indirdiğinde omuzlarımı tutup endişeli gözleriyle bana bakıyordu.

" Marinette iyi misin sana bir zarar geldi mi?"

Sakince gülümseyip geriye çekildim. Şuan ilgi odağı Alya olmalıydı.

"Kurtardın beni Kara kedi ben iyiyim ama Alya'yı kurtarmalısın."

"Öncelikle seni güvenli bir yere götürmeliyim."

Tam cevap vereceğim sırada evimden yukarıya doğru çıkan bir ağacı görünce şaşkınlıkla Kara kediyi o tarafa doğru yönelttim.

" Tanrım buda ne! "

Kara kedi sopasını önüne doğru tutup beni geriye çekti.

" Ah peki sadece şu bacanın arkasına saklanıp beni bekle olur mu? Seni buradan kurtaracağım."

" Sana güveniyorum."

Gülümseyip bana yaklaştı. Peki itiraf etmem gerekirse tüm korkum uçup gitmişti şuan sadece heyecanlıydım.
Nefesi dudaklarıma çarparken ne yapacağımı bilemez bir haldeydim.
Ufak bir gülümseme ile yanağımı öpüp geriye çekildi.
Kendimi toparlamaya çalışırken söylediği söz ile ellerimle yüzümü kapatıp arkamı dönmüştüm.

" Telafisi olacak söz veriyorum."

Kara kedi gittiğinde bacanın arkasına saklanıp olacakları beklemiştim.
Evimde çıkan kocaman ağacın başında Alya vardı. Orada ne yapıyordu?
Yaşadığım korku tarif edilemezdi.
İlk defa bir Akumalı ile karşı karşıyaydım ne yapacağımı bilmiyordum.
Sadece duyduğuma göre üzgün ve sinirli insanları ele geçiyordu.
Onları bir canavara dönüştürüp kelebek ne istiyorsa onu yapıyordu.
Ama,
Bende üzgündüm, sinirliydim neden kelebek beni bir canavara dönüştürmedi?
Onu ne engelledi?
Düşündüğüm şeyin olmasını istemiyorum.

Arkamdan gelen büyük bir patlama sesi ile hızlıca çöktüğüm yerden ayağa kalktım.
Arkamı döndüğümde daha ne olduğunu anlayamadan birisi beni havaya doğru kaldırmıştı.
Yoksa ben havalanmış mıydım?
Bu imkansızdı.
Tam şuan evime doğru gidiyordum veya birisi beni yönlendiriyordu.
Neler oluyordu bunun hakkında en ufak bir fikrim yoktu.
Evimde çıkan o devasa ağacın en üstüne doğru çıkıyordum yada uçuyorum. Gerçekten bilmiyordum ve deli gibi korkuyordum.
Ağacın en üstüne geldiğimde Alya şeytani gülümsemesi ile bana bakıyordu.
Hala beni indirmemişti.
Şuan uçmamı sağlayan kişi Alya'ydı.
Etrafıma baktığımda aslında yeşil bir balonun içinde olduğumu daha yeni fark ediyordum.
Bu bir tür zehir gibiydi.
Bu balon daraldıkça boğuluyordum.
Bağırıyordum ancak kimse duymuyordu.
Balonu paylatmak için herşeyi deniyordum.
Tekme attım, tırnaklarım ile bir çok kez kazımaya çalıştım ancak balon duvardan farksızdı.
İyice daralan balon nefesimi kesmeye yetiyordu.
Bu şekilde mi ölecektim?
Ve bir anda balon patladı artık aşağı düşüyordum.
Konuşma yetimi  kaybetmiştim sanki bağıramıyordum.
Etraf kararmaya başladı.
Yere çakılacak ve ölecektim.
Elveda Kara kedi.
Elveda Alya.

I Don't Love You〝Marichat〞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin