"En çok da kurbanın analizini yapmaktan nefret ediyorum." Lang Qiao kalemini burnu ile ağzı arasında tutarken surat astı. "Bazen kurban sebepsiz yere öldürüldüğünde bu durum belli bir süre aklımdan çıkmıyor. Durmadan 'Neden?' diyorum. Neden mükemmel derecede iyi olan biri böylesine kötü şansla karşılaştı? Neden hayatı boyunca çok çalışmış, yıllarca mücadele etmiş biri aniden ortaya çıkan pisliğin teki tarafından hayatına son verdi? Fakat bazen de suçlu kurban olduğunda ve cezalandırılmayı hak ettiğinde -sanırım bunu gerçekten hak ediyorlar- onun için katili bulmamız düşmana yardım etmekle aynı şey oluyor ve ben... ah!"
Luo Wenzhou kağıdı rulo yapıp Lang Qiao'nun kafasına vurunca uzun soluklu konuşması bölünmüştü. Lang Qiao kafasını tuttu. "Neden vuruyorsun? Söylediğim her şey olağan duygular. Polisler de insandır!"
"Maaşını istiyor musun?" diye sordu Luo Wenzhou.
"...Evet."
"Eğer istiyorsan işini yap. Bütün bu bağnazlık da ne?"
Luo Wenzhou beyaz tahtayı çekti. Alnında ay şeklinde yara izi olan genç adamın fotoğrafının altına, "He Zhongyi, erkek, on sekiz yaşında, teslimatçı, H Eyaleti yerlisi" ve diğer temel bulguları yazdı. Uzun boyundan yararlanıp küçük beyaz tahtanın üstünden baktığında şeffaf cam pencerenin ardında Fei Du'nun He Zhongyi'nin annesine eşlik ettiğini gördü.
Acımasız sözlere maruz kalan Anne He, Şehir Bürosu'nun Zhang Donglai'ı serbest bırakmasından dolayı çok çaresiz hissetmişti. Yardım için gidecek hiçbir yeri kalmadığını anladığında çökme noktasına gelene dek ağlamıştı. Dik yürüyemiyordu. İçeriye Fei Du'nun yardımıyla girmişti. Belki de refleks olarak ya da Fei Du'nun Zhang Donglai'ın grubundan olduğunu düşündüğünden kamışa sarılmış gibiydi. Kaçmasına izin veremezdi. Zihni boşalsa bile bilinçaltında hala Fei Du'nun giysilerine sıkı sıkıya tutunmuştu. Fei Du, pencerenin ardındaki görüntüde dram dolu bir durumda kalmış gibiydi. Ne de olsa genç bir adamdı. Boyu göğsüne zor ulaşan kronik hastalıklı kadını itmek isteseydi kolaylıkla itebilirdi. Fakat beklenenin aksine sinirlenmemiş; yaşlı ve çirkin kadınla beraber sakince oturmuştu. Anne He yaşadığı çöküşten sonra şimdiye kadar kendine gelmiş ve düzgün düşünmeye başlamış olmalıydı.
Luo Wenzhou, Fei Du'nun kadının elinden tutup eğilerek sessizce bir şeyler söylemesini izledi. Kullandığı güzel sözler her ne ise Anne He'yi yavaşça sakinleştirmeye başlamış gibiydi; hatta ara sıra yanıt olarak başını sallayabiliyordu.
"Ma Xiaowei serbest bırakıldı mı?" Luo Wenzhou pencereden dışarı bakarken sordu.
Tao Ran telefonu kapattı. "Hayır, alt bürodan konuştuğum kişi Ma Xiaowei'in vazgeçmeye başladığını söylüyor. Sivil polisler evini aramaya gittiklerinde fazla miktarda uyuşturucu bulduklarından onu tutukladılar."
"Sorgulama için buraya getirebilir miyiz?"
Tao Ran omuz silkti. "Hayır. Durumunun çok dengesiz olduğunu söylüyorlar. Bir şey olursa alt büro sorumluluğu üstlenmeyecektir. Onu gerçekten sorgulamak istiyorsak orada sorgulaması için alt büroya birini göndermemiz gerekecek."
Wang Hongliang kimsenin Ma Xiaowei ile tek başına konuşmasına izin vermiyordu. Gence müzedeki eser muamelesi yapıldığından başkalarının sadece pencereden bakmasına izin veriliyordu; onu almak isterlerse çıkışları yoktu. Tam o sırada Kriminal İnceleme Ekibi'nden iki polis ellerinde karton kutuyla içeri girdiler. "Patron, He Zhongyi'nin kişisel eşyalarının hepsini getirdik. İçlerinde yararlı bir şeyler olabilir. İncelemeden sonra kurbanın yakınına geri verebiliriz."
He Zhongyi'nin kişisel eşyaları azdı. Birkaç parça giysi - çoğunlukla işçilere dağıtılan standart teslimat üniformaları - temelde ihtiyaç duyulan şeyler, çöpe atmadığı telefon ambalajı ve bir günlük. Günlük olarak gözüküyordu fakat içine yazdığı şeylerin günlüğe yazılan şeylerle alakası yoktu; aslında kayıt defteriydi. He Zhongyi teslimatçı olmasının yanı sıra sık sık kısa süreli işler yapmış olmalıydı. Her yerde dağınık gelir notları vardı. Aylık geliri bir araya getirildiğinde aşağı yukarı beyaz yakalı bir işçinin gelirine denk geliyordu. Notlar özenle tutulmuştu; kahvaltılık satın almak için 2,5 yuan harcama gibi şeyleri bile not almıştı. Luo Wenzhou birkaç sayfa çevirip aniden durdu. "Kurbanın kafasına yapıştırılan kağıt neye benziyordu? Bir bakayım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mo Du {默读} || Silent Reading
Misterio / Suspenso"Çocukluk, terbiye, aile geçmişi, sosyal ilişkiler, travmalar... Bizler suçluların dürtülerini araştırıp anlamaya çalışır, içten içe onları yöneten zayıf duyguların peşine düşeriz. Bunu onlara sempati duymak için değil, suçlarını temize çıkarmak vey...