Tao Ran dışarı çıktığında Fei Du'yu elleri ceplerinde kapıda beklerken buldu. Dışarıdaki gürültü yapan "ağaçkakanlar" henüz dağılmamıştı. Şehir Bürosu şüpheli zengin çocuğu serbest bırakmaya zorlandığından Fei Du bile Kriminal İnceleme Ekibi üzerindeki baskıyı görebiliyordu, bu yüzden gün bitene kadar beklemeye karar vermişti. Tao Ran'ın işten çıkmak için aceleci davranmasını beklemiyordu. "Fei Du! Buraya gel. Sana söylemem gereken bir şey var."
Fei Du gözlerini kırpıştırıp sandalyelere kıvrılmış kadına baktı. "Peki ya o?"
Tao Ran zorda kaldığını hissetmişti. Luo Wenzhou dışarı çıkıp kapıya yaslanarak "Sorun değil," dedi. "Uyandığında ona ne istediğini soracağım. Girişin yanında adamlarımızın iş için seyahat ederken kaldıkları konukevi var. Güvenli ve ucuz. Eğer isterse ona oda ayarlarım. Kabul etmezse de görevdeki memurdan basit bir yatak hazırlamasını isterim."
Tao Ran tereddütle, "Bu kurallara aykırı değil mi?" dedi.
"Benden gelecek bir söz yeter." Luo Wenzhou elini salladı. "Acele et ve git. Kimse senin kadar endişelenmiyor."
Bunu duyan Fei Du şaşkınlıkla sordu, "Ne? Tao Ran bu gece işin mi var?"
"Buraya gel."
Luo Wenzhou, Tao Ran'ın Fei Du'yu kenara çekmesini izledi; daha yeni dalaştıklarından PSP ve onunla ilgili şefkat duygularını bir anlığına da olsa unutmuştu. Fei Du'nun arkasından eleştirel bakış attı. Her zerresinin "flört" kelimesini ifade ettiğini biliyordu; casus dramasında oynasa ulusun klasik hainine dönüşmesi için makyaja ihtiyacı olmazdı. Fakat ne kadar çapkın olursa olsun faydası yoktu. O da aynı şekilde reddedilecekti. Luo Wenzhou tuhaf bir şekilde acı çeken ortağının üzülmesine sevinmiş; ofis kapısına yaslanıp boyunun konuşmayı keyifle izleyebilecek kadar uzun olmasını dilemişti.
Luo Wenzhou Tao Ran'ı yıllardır tanıyordu. Beraber her şeyin üstesinden gelmişlerdi. Kayıp çocukları birlikte arayıp şeytani kötülerle savaşmışlardı. Saygı kazanıp birlikte özeleştiri yazmakla cezalandırılmışlardı. Bu yüzden ilişkileri çok derindi. Tao Ran fakir olmasına rağmen iyi biriydi. Sessizliği ve yardımseverliğiyle...
Zaman geçtikçe bireyde istemsizce "cinsiyet: erkek, ilgi: erkek" gibi sıra dışı tutkuya neden olacak kadar iyi biriydi. Fakat cinsel yönelim konusunda Tao Ran Luo Wenzhou'ya göre farklı bir yolda yürüyordu; kesinlikle düzdü. Israr etmek acımasız olacağından Luo Wenzhou çabucak frene basmıştı. Bazen alışkanlık gereği unutarak sınırları aşıp birkaç kelime söylediği olurdu. Tao Ran ne utanır, ne kızar, ne de abartırdı; kesinlikle cömert biriydi. Güzelliği ancak saklanırsa mayalanabilen bazı düşünceler vardır; bir kez güneşe maruz kaldıktan sonra ultraviyole ışınlarla sterilize edilmeleri çok kolaydır. Ve şimdi Tao Ran hayatının başka bir aşamasına geçtiğini açıkça gösterirken; Luo Wenzhou ultraviyole ışınları altında tamamen etkisiz hale geldiğinde kirletmeyen endişelerini serbest bırakarak durumu kabullenmişti. Bir avuç pişmanlık tozundansa bu durum kayda değer dalgalara neden olmayıp sorunun doğal çözüme kavuşarak rahatlamasını sağlamıştı.
Gün görmüş birçok duygusal yazarın insanlığı uyarmak için "İyi olduğunuzu başkalarına göstermeyin, çünkü iyi olduğunuzu görmek istemeyenler olacaktır" tavsiyesinde bulunmasına rağmen Luo Wenzhou'nun etrafında "iyi olduğunu görmek beni mutlu ediyor" şeklinde hissettiği birkaç kişi vardı; hayatlarındaki hızlı yükseliş onları kendisinden giderek uzaklaştırsa bile... Tao Ran için ise hayatındaki hızlı yükseliş ancak ona piyango çıkmasıyla gerçekleşirdi.
Fei Du değişik bir hassasiyete sahipti. Çoğu zaman bir bakışta aşağı yukarı karşısındakinin ne söyleyeceğini tahmin edebiliyordu. Tao Ran onu kenara çektiğinde de tahmini var gibiydi. Dik durup savrulan şeftali çiçeği bakışını geri çevirdi. Saygın biri gibi görünüyordu. Nereden başlayacağını bilemeyen Tao Ran düşündü - baştan başlasa iyi olurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mo Du {默读} || Silent Reading
Mistério / Suspense"Çocukluk, terbiye, aile geçmişi, sosyal ilişkiler, travmalar... Bizler suçluların dürtülerini araştırıp anlamaya çalışır, içten içe onları yöneten zayıf duyguların peşine düşeriz. Bunu onlara sempati duymak için değil, suçlarını temize çıkarmak vey...