Mo Du {默读} || Silent Reading

Bölüm 9 - Julien VIII

Wang Hongliang yaşadığı hayatın zirvesinde olmasına rağmen yarısını alkol ve seksle geçirdiğinden dolayı şimdiden yüzünde yaşlandığına dair izler vardı. Yanakları kendiliğinden  çene hizasına kadar sarkmıştı. İlk bakışta insanlığı altüst etmeyi planlayan shar-pei köpeklerine benziyordu. Öne doğru eğildi ve sigarasını tutarken cennetin Güney Kapısı'nın* belli bir kısmını oluştururcasına duman çıkartarak gözaltına alınan Ma Xiaowei'yi gözlemledi.

*(Taoist efsanelerinde sis ve dumanla kaplı olan cennete giriş kapılarından biri)

Ma Xiaowei çok zayıftı, o kadar zayıftı ki yüzünde çocuksu ve acınası bir tuhaflık vardı. Kendine ait hücresi olmasına rağmen vücudu hala gergindi. Yuvalarından çıkacak gibi duran gözleri; herhangi bir noktada uzun süre odaklanamadan etrafta geziniyordu. Wang Hongliang başını yana eğip yanındaki bakarak, "Yani sessizce geri çekilip onu Şehir Bürosu'na mı götürdüler?" diye sordu.

Yanında duran kişi alt büronun Kriminal İnceleme Ekibi'nin başkanıydı. Davalar araştırılırken varlığını pek belli etmezdi. Emirleri için trendleri takip eder, kararları için ise müdürüne güvenirdi. Alçaktan yükseğe iletim yapan verici mikrofondan farkı yoktu. Kül tablasını kaldırarak Wang Hongliang'ın sigara külünü almak için yaklaştı. "Xiao Haiyang'ın bildirdiği buydu."

"Beklemiyordum. Bunu gerçekten de beklemiyordum, gerçekmiş gibi de durmuyor. Dünyada nasıl böyle bir tesadüf olabilir?"

Wang Hongliang gözleri kapalı fakat dişleri görünecek şekilde özgürlüğe kavuşmuş kölelerin şarkılarını ve övgülerini alan shar-pei köpekleri gibi yüksek sesle güldü. "Falımda bu yıl engellerle karşılaşsam da, bazen yüce birinin talihsizliği lütfa dönüştürebileceğinin geçmesine şaşmamalı. Üç bin yuanlık Sükunet Tılsımı sonunda işe yaradı. Xiao Haiyang'ın asla yapmaz ve daima bozar tavırları bir yana, aslında işe yarar olduğu ortaya çıktı."

"Müdür Wang, sizce şimdi ne yapmalıyız?" Yanındaki kişi saygıyla sormuştu.

"Luo Wenzhou olaya çok hızlı el atmıştı." Kafasındaki seyrek saçları taradı. "Şimdi ise şüphelilerden biri sırf Şehir Bürosu müdürünün akrabası diye ayak altından çekildiler."

Konuşurken birkaç kez volta atmış, sonra da elini sallamıştı. "Boşversene. Onlara bırak. Luo Wenzhou bile yetkilerini kişisel çıkar için kötüye kullandıklarını söyleyebilecek kişilerden korkmuyorsa, ben neden korkayım? İkinci bir şüphelinin ortaya çıkması davanın hayal ettiğimizden çok daha karmaşık olduğunu açıkça gösteriyor. Söz konusu olan şey, cinayetten sonra cesedin atılması. Tüm suç, soruşturmanın gidişatını yanıltıcı ifadeleriyle karıştıran etraftaki kitlelerin. Duydukları seslerin bu davayla hiçbir ilgisi yoktu. Batı Bölgesi'nde olmadığı sürece istedikleri yeri araştırmalarına izin verin. Chengguang Malikanesi veya başka bir yer. Şehir Bürosu'nun çalışmalarını desteklemek için elimizden geleni yapacağız."

Alt büronun Kriminal İnceleme Ekibi başkanı gülümseyerek, "Müdür Wang cesur fakat ihtiyatlı," dedi. "Başka bir zaman bu tılsımı nereden aldığınızı söylemelisiniz. Gerçekten etkiliymiş."

"İyi söyledin. Gittiğinde onlara adımı ver, sana iyi bir indirim yapacaklardır." Wang Hongliang astının omzunu okşadı. "Biliyorsun, bu yaşa geldiğinde bir şeylere inanmamanın işe yaramadığını görmeye başlıyorsun. Zenginlik ve terfi almak için kadere güvenmek zorundasın. Doğru, kurbanın ailesi yakın zamanda gelecekti değil mi? Onları da Şehir Bürosu'na gönder."

Dışarı çıkarken aniden bir şey düşündü ve Ma Xiaowei'ye bakarak anlamlı bir şekilde, "Şu çocuğa bak. İlk bakışta pek bir şeye benzemiyor fakat yakından baktığında yüz hatları gerçekten kutsanmış gibi. Dolgun, belirgin bir alnı ve yuvarlak çenesi var,"* dedi.