11. Bölüm

70.9K 3.7K 1.6K
                                    

*DEFNEDEN*

Şu an boş kantinde oturmuş, Ada ile birlikte kavga eden habeş maymunlarının sırayla suratlarını temizliyorduk. Adayı pek sevdiğimi söyleyemeyeceğim. Çok tuhaf bir kızdı. Sanki bir şeyler saklıyor gibiydi. Sevmemiştim işte. Düşüncelerimi bölen Demirin inleme sesiydi. Kaşı yarılmıştı ve ben şu an tentürdiyot sürüyordum. Galiba fazla bastırdım.

"Ay çok pardon ikiz. Kusura bakma, dalmışım."

"Önemli değil ikiz."

"Ya siz manyak mısınız? Niye hayvan gibi saldırdınız çocuklara? Ayrıca Poyraz abi seni bi ara  Allah Allah Allah  diye çocukların üstüne koşarken gördüğüme eminim. Savaşta mısınız be?" dediğim şeyle hepsi kıkırdadı. Bense göz devirdim.

Arasa baktığımda o da bana bakıyordu. Ona hayırdır der gibi baktım. O da bir şey yok dercesine omuzlarını silkti. Yakışıklı bir çocuktu ama asla tipim değildi. Ve açıkçası yolda görsem dönüpte suratına bir daha bakmam. Yakışıklı ama bakışları rahatsız ediciydi.

Ben böyle düşünürken telefonum çaldı. Arayan kişiye baktığımda Kaan abiydi. Hemen açtım.

"Efendim abi?" derin bir nefes aldı.

"Senin o abi diyen ağzını yerim. Napıyorsunuz?" dediği şeyle gözümü devirdim. Bebek miyim ben be?

"Kantinde oturuyoruz." kavga olduğunu söylememiştim. Sonuçta ögrenmesine ne gerek vardı di mi?

"Derse neden girmediniz?" al işte. Hemen telaşla gözlerimi diğerlerinin üzerinde gezdirdim. Hepsi bana bakıyordu zaten. Sonra aklıma gelen fikirle ayağa kalkıp Batuya doğru yürüdüm.

"Aa abicim bi dakika, Batu abi seninle konuşmak istiyormuş. Hemde acilmiş. Öptüüm. Hadi babay." diyip telefonu hızlıca Batu abiye verip ordan uzaklaştım. Geri dönüp baktığımda Batu abi bana sen görürsün bakışları atıyordu. Ama umrumda mı? Sanmam.
.
.
.

Kaan abiyle Batu abi konuşmuştu ve Kaan abi benim yanımda kavga ettikleri için Batu abiyi resmen haşlamıştı.

Şimdi ise okul çıkışıydı. Binadan herkes çıkmıştı ama biz oturuyorduk daha. Demirle kırtasiyeye gidecektik. Ama önce lavaboya gitsem iyi olucak. Ayağa kalktım.

"Ben lavaboya gidiyorum. "

"Tamam, bende seninle geleyim. Gelince çıkarız." dediğinde gözlerimi devirdim.

"Ben bebek değilim. Tek başıma giderim." dedim. Sesim çok kararlı çıkmış olacak ki Demir yerine sindi. Bende arkamı onlara dönüp yürümeye başladım.
.
.
Lavaboda işim bitince koridora çıktım. En üst kattaydım yani 4. katta. Çünkü alt kattakiler çok dardı. Klastrofobim saolsun 4 kat çıkmak zorunda kalmıştım.

Tam adımımı atmıştım ki kolumdan çekilmem bir oldu. Sabah hocanın deştiği ve moraran kolumu tutmuştu. Ufak bir inleme çıktı dudaklarımdan. Sonra sinirle kolumu tutan kişiye baktım. Daha önce hiç görmemiştim. Ayrıca öğrenciye de benzemiyordu. 20 yaşında filan vardı.

"Ne yapıyorsun be? Manyak mısın? Bırak kolumu, acıyor." acıyor dememle elini çekti. Sonra kolumu tutup ceketimi yukarı sıyırdı. Kolumu çekmeye çalışsamda izin vermedi. Kolumda ki morluk ortaya çıkmıştı. Kaşları alayla havaya kalktı.

"Ooo kızımızı birisi bizden önce benzetmiş zaten. Hayırdır çeten koruyamadı mı seni?" ağzına yapıştırma isteğimi içime teptim.

"Bana bak oğlum burdan sana bir koyarım, Türk Hava Yollarında yarın uçak olarak işe başlarsın. Şimdi ikile."

Abilerim ve İkizim ||tamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin