*DEFNEDEN*
Yine mi? Yine mi aynı duruma düştüm? Dönüp dolaşıp şu hastane yatağında uyanıyorum ya, cidden artık kendimi kutlamam lazım. Bu da bir başarı sonuçta.
Bu nasıl bir döngü aq? Defneye zarar gelsin sonra hastaneye kaldırılsın. Ne klişe ama. Cringe level hard...
Peki ne yapacağım? Her şey birbirine girdi resmen. Her şey daha kötüye gidiyor.
Cidden dün ne yaptım ben? Daha doğrusu ne yapamadım.
Lan hayatta bir boku başaramadım diye geberiyim bari dedim. Onu bile başaramadım. Bu bir miktar üzdü. Neyse.
Asıl konuya dönelim bence. Evet asıl konumuz benim yaptığım mallık ve yaşadığım aşırı cringe, ergen ve alakasız olaylar...
"Ne zaman uyanacakmış? Bir şey dedi mi doktor?" diyen babamın sesi geldi kulaklarıma.
Lan iki dakika düşüneyim dedim onun bile içine sıçtılar. Düşünmeyi bile beceremiyorum.
"Birazdan uyanır heralde. Sabaha kadar uyanacağını söylemişti doktor." dedi Kuzey kekim.
"N-ne yapacağız? Uyanınca nasıl d-davranacağız?" diyen annemin ağlamaklı sesi geldi kulağıma. Galiba yaptığım şeyi öğrenmişlerdi.
Benim bu kadını üzmeye hakkım yoktu. Onlar her ne kadar benden bir şeyler gizleselerde o benim annemdi.
"Bilmiyorum. Bilmiyorum Sevim. Ona bir şey olma düşüncesi beni deli ediyor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Ya bizi yanında istemezse." dedi babam. Sesi çaresizdi sanki.
Onlara bunu yapmaya cidden hakkım yok. Madem yaşamak zorundayım bari çevreme zarar vermeyeyim değil mi?
Ayrıca bu insanlar bana 17 yıl sonra ilk defa sevgiyi tattırmışlardı. Tabi Emiri saymazsak.
Gözlerimi açtım ve odaya göz gezdirdim. Tam kadro buradaydılar. Şaşırdık mı?
Ama birisi eksikti. Onu ne zamandır görmediğimi farkettim. Ateş...
Hastaneye yanıma gelmemişti. Şu an da yoktu. Yani en son konuştuğumuzda sevgiliydik. Ama nasıl bir sevgililik. İkimizde birbirimize körkütük aşığız (!) Hatta o bana o kadar aşık ki yanıma bile gelmedi! Gerisini siz düşünün artık.
Belki ben uyurken gelmiştir diyeceğim ama sanmıyorum. Eğer gelseydi beklerdi bence.
Ateşi aklımdan atmaya çalıştım. O beni düşünüp yanıma gelmiyorsa benimde onu düşünmeme gerek yoktu sonuçta. Odaya tekrar göz gezdirdim.
Gözüm Emire takıldı. Yere gözlerini dikmiş bir şey düşünüyordu. Oldukça üzgün görünüyordu. Bi an yaptığım şeyden utandım.
Resmen onu bu dünyada tek başına bırakacaktım! Cidden ben ne ara bu kadar bencil bir insan oldum? Ne ara kardeşimi düşünemeyecek kadar gözüm dönmüştü?
Sonra diğerlerine baktım. Onlarında Emirden bir farkı yoktu. Kalbim sızladı bi an. Ben cidden bencil adamın tekiyim!
Sırf sorunlar yaşadım diye gitmek istedim ama arkamda bırakacağım sorunları ve enkazı hiç düşünmedim. Ben gerizekalının tekiyim.
"B-ben özür dilerim." dedim zar zor. Dediğim şeyle hepsi bana döndü. Annem oturduğu koltuktan kalkıp hızla yanıma geldi.
"A-annecim nasılsın? Kendini nasıl hissediyorsun?" dedi telaşla. Aynı zamanda saçımı okşuyordu. Gözlerim doldu.
"B-ben cidden özür d-dilerim. O an düşünemedim. Sizi düşünemedim. B-ben sadece belki kurtulurum sanmıştım. Eğer ö-ölürsem bunlardan kurtulurum sanmıştım. Ben aptalın te-" sözümü kesen şey bana sarılması oldu.
![](https://img.wattpad.com/cover/257448810-288-k306478.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Abilerim ve İkizim ||tamamlandı
ChickLit17 yıl önce verilen yanlış bir karar bir ailenin hayatını nasıl etkileyebilir? Ya da yapılan hatalar hangi aşamadayken kurtarılabilir? Defne, kötü ve acı dolu yaşadığı 17 yıldan sonra karşısına çıkan yeni kişiler, gerçek ailesi, tarafından hiç tatma...