*DEFNEDEN*Birisinin beni boğduğunu hissederek gözlerimi açtım. Lan noluyor?
"Lan! Noluyor be?" diye sordum. Ama sesim uykulu olduğu için götüyle konuşan orangutan sesi gibi çıkmıştı. Tabi hiç götüyle konuşan orangutan görmedim ama olsun. Ay bir dakika ya, konu bu değil.
Kafamı kaldırıp beni boğan şeye baktım. Bir vücuttu. Lan bu kim aq? Bir de utanmadan kollarını sarmış. Anguta bak hele!
"Sen kimsin yaa?" diye cırladım. Sonra bana sarılan vücutta bir hareketlilik oldu. Mübarek öküz gibiydi. Maşallah.
"Günaydın küçük." dedi vücudun sahibi. Lan bu angut Kuzey miymiş?
"Senin benim yatağımda ne işin var koca yürekli adam?" diye sordum.
"Gece yanına geldim. Uyuyordun. Benimde uykum vardı. Uyudum." dedi. Oha be! Ne kadarda açıklayıcı oldu (!)
"Tamam hadi kalk. Hazırlanmam gerekiyor." dedim. Neden yanıma yattın diye kavga edemiyecektim şu an. Ayrıca ondan rahatsız filan da olmuyorum.
"Tamam hadi hazırlan. Kahvaltıya in." dedi ve yanağımdan öpüp odadan çıktı.
Bende hemen banyoya girip işlerimi hallettim. Yani işedim ve elimi yüzümü yıkadım. Tabi ki de işedim demekten utanmıyorum aq. Sonuçta herkes işiyor. Ay neyse konu iğrenç yerlere gidiyor.
Dolabın karşısına geçtim. Bi göz attım. Bir kaç parça şey dışında her şey siyahtı. Ohh miss.
Bir tane yüksek bel boy friend siyah pantalon, üstüne yarım siyah bir sweat, siyah deri ceket ve ayakkabı olarakta beyaz converse aldım. Bari ayağımda renk olsun aq.
Çantama da gerekli şeyleri koyup ilaçlarımı kontrol ettim. Abilerimde ve Demirde de vardı ama olsun. Her an her şey olabilir. Hele de benim gibi felaket tellalıysanız...
Odamdan çıktım ve Demirin kapısı tıklattım. Sonra da hemen kapıyı açtım. O da çantasına bir şeyler sokuşturuyordu. Beni görünce gülümsedi.
"Günaydın ikiz."
"Günaydın ikiz."
İkimizde aynı anda söylemiştik. Sonra aynı anda gülmeye başladık. Bu çocuğu artık seviyorum ya da sevmek istiyorum.
"Hadi inelim." diyince kafamı salladım ve merdivenlere yöneldik.
Yemek masasının olduğu odaya girince herkesin burda olduğunu gördüm.
"Günaydın." dememle herkes bize döndü ve gülümsediler.
"Günaydın." dediler aynı anda. Oğlum bakın dalga geçmiyorum, bunların koroya filan gitmesi gerekiyor. Lan hepsi nasıl aynı anda konuşuyorlar aq?
"Gel kızım yanıma otur. Bir şeyler ye bugün, aç aç gitme okula." diyen annemin yanına gidip oturdum. Bir şey yiyemezdim şu an.
"Okulda yerim ben. Şimdi yiyemem." dedim anneme bakarak.
"Öyle şey olmaz kızım. Alışmaya çalış. Aç aç gidiyorsun okula. Aklımız sende kalıyor." diyen babam döndüm bu defa. Ya bu adamı yerim ha. Beni düşünüyor. Şapşalak şey.
Allahım sen beni affet, amin. Lan koskoca adama şapşalak demek nedir ya? Ağzıma vurucam bi tane.
"Sabahları cidden yiyemiyorum. Yersem sadece coco pops yerdim önceden. Kahvaltı yapamıyorum sabah sabah. Daha doğrusu uyanınca bir şey yiyemiyorum." dedim saçmalayarak. Bu nasıl bi konuşma aq? Mantıksız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Abilerim ve İkizim ||tamamlandı
ChickLit17 yıl önce verilen yanlış bir karar bir ailenin hayatını nasıl etkileyebilir? Ya da yapılan hatalar hangi aşamadayken kurtarılabilir? Defne, kötü ve acı dolu yaşadığı 17 yıldan sonra karşısına çıkan yeni kişiler, gerçek ailesi, tarafından hiç tatma...