***
Günler hızla akıp geçti. Ne ara okulun son haftasına girdik bilmiyorum. Tam beş gün sonra okul tatil olacak. Göz açıp kapayıncaya kadar geçip giden günlere dönüp bakıyorum da, ne güzel günlerdi. Bolca eğlenmiştim. Hatta hayatım boyunca en çok eğlendiğim günlerdi.
Hangi günlerden mi bahsediyorum? Elbette Harry'nin bizim okulda okumasından ve onunla geçirdiğim zamandan bahsediyorum. Harry'yi sevdiğimi kabul edeli sanki uzunca bir yıl geçmiş gibi. Üstelik Harry'nin de bakışlarını sürekli yakalıyorum. Yanlış bir yorum yapmak istemiyorum ama o yeşil gözlerde gördüğüm duygular arkadaşça duygular değildi.
Cedric'in eski sevgilim olduğunu duyduğundan beri sürekli onunla ilgili soru sormuştu. Ben de bilmezden gelip cevap vermiştim. Yüz şeklinin aldığı ifade gerçekten de görülmeye değerdi.
Bugün her zamankine oranla daha heyecanlıyım. Çünkü, Harry tiyatroda kadrosunda yer alıyor. Nasıl girdiği kısmı aslında çokta uzun değil. Stephanie'nin partneri Seamus prova yaparken merdivenlerden düşüp ayağını kırdı. Onun yerine de zorluklarla Harry aldı.
Bu işte azıcık parmağım olduğunu kabul ediyorum.
Harry, dün akşam bana mesaj atmış ve sürprizi olduğunu söylemişti. En son sana bir sürprizim var dediğinde bizim liseye naklini aldırmıştı. Aklıma gelince hatırlatayım dedim.
Bu sürpriz hakkında en ufak bir fikrim bile yok, dermişim? Aslında var. Harry son zamanlarda öyle güzel bakıyor ki, nedense hislerimin karşılıklı olduğunu düşünmeme neden oldu.
Saçlarımı düzeltirken mutlulukla sırıtıyordum. İlk defa saçlarımı şekillendirip okula gideceğim. Saçlarım zaten düz olduğu için daha önce şekillendirmeye gerek duymuyordum. Dalgalı saçlarımı açık bıraktım. Aynadaki yansımama göz kırptım.
Eğer yapacağı sürpriz gerçekten de tahmin ettiğim bir şey ise, yüzüne güleceğim.
Daha önce de söylemiştim. Aşık olursan yüzüne yüzüne gülerim demiştim. Ama o itiraz etmişti.
Göreceğiz bakalım Harry James Potter.
***
Hermione naklini yeniden Hogwarts Lisesine aldığını söylemiş miydim? Atlamış olmalıyım. Burada kalma sebebinin Ron olduğunu sanıyordum. Barıştıktan sonra gitmek istemeyeceğini düşünmüştüm. Oysaki o zaten evine döndüğü zaman okulla ilişkisini kesmiş. Victor Krum'un hareketleri rahatsız ettiği için ailesi ile konuşmuş. Bu yüzden de yeniden liseye nakil oldu. En çok sevinen şüphesiz ki öğretmenler oldu. Okulun başarısı Hermione sayesinde epey artacağını düşünüyorlar.
Kendisi benim arkadaşım diye söylemiyorum ama çok zeki bir kızdır.
Okula vardığımızda Ron hemen kantine koşturdu. Yolun onu acıktırdığını söyledi. Sanki doyduğu bir an varmış gibi.
***
Sınıfa girdiğimde Harry'nin çantasını görmüştüm ama Harry sınıfa değildi. Lavender başını eline yaslamış bir şekilde dururken beni görür görmez yüzünü başka bir tarafa çevirdi. Hermione'nin geldiği günden beri benimle asla konuşmuyor.
Gerçi buna minnettarım.
Doğru ya, sabahları ilk saat tiyatroda oluyor. Muhtemelen tiyatro salonundadır.
Tiyatro salonuna gidip onu izlemek istiyorum.
Geçen zamanlara onun filmlerini izledim ve Tanrım, Harry gerçekten de mükemmel bir oyuncu.
Sınıftan çıktığımda bana dönen bakışlara alıştım sayılır. Harry de eskisine göre daha rahat davranıyordu. Severus Snape -okul müdürü- Harry'nin izinsiz fotoğrafının çekilmesini ve imza istenilmesini yasaklamıştı. Bu kuralı ihlal edenlere ise okuldan uzaklaştırma cezası uygulanacağını söylemişti. Bundan dolayı da Harry'nin üzerindeki baskı birden yok olmuştu.
