Acı.. Şu an hissettiğim tek şey acı.Fiziksel değil ama.Kalbim acıyor benim,en derini sızlıyor.
Babam bana çok saçma bir nedenden el kaldırdığında ve annemin bunları uzaktan izlediğin de,sanki benim kalbimi söküp elime vermişlerdi.
Hani herkesin ilk aşkı babası,ilk idolüde annesidir ya,ben o gün ikisini birdenbire kaybedivermiştim.
Artık ağlamaktan başım dönmeye gözlerim acımaya başlamıştı.Ve bu oturduğum sert kaldırım beni tir tir titretiyordu.Babam bana el kaldırdığında o evden çıkıp,bir daha dönmemek için kendime söz vermiştim ve şimdi hiç bilmediğim bir sokakta bu soğuk kaldırımda oturuyordum.
Bizim durumumuz iyiydi,herşeye sahiptim.Birtek baba sevgisine sahip değildim.Evden çıkıp giderken biraz para almam lazımdı ama unutmuştum işte.Acı o kadar büyüktü ki aklım başımdan gitmişti.
Ama en çok ağrıma giden de,ben evden çıkarken babamın yüzüme fırlattığı o kredi kartı.. Sanki bir dilenciye para verir gibi yüzüme atması.
Ama artık bunları düşünmemeliydim.Acilen bir yere gitmem lazımdı.Yoksa burda donucaktım.Babamın bana fırlattığı(!) o kredi kartıyla çok lüks bir otelede gidebilirdim ama istemiyordum.Bu yüzden aklıma Aslı geldi.Sırdaşım,dostum.. Titreyen ellerimle kotumun cebimden telefonu çıkararak Aslı'nın numarasını bulup ''ara'' tuşuna bastım.Aslı'nın bir an önce açmasını diliyordum çünkü bu soğuktan titreyen ellerimle bu telefonu tutmak zordu.
O sırada Bade'nin sesi geldi.
''Alo Asya?''
''B-bade lütfen beni gelip alır mısın?''
''Asya neden sesin kötü geliyor? Bir şey mi oldu!''
''Bade bunları konuşucak zaman değil,lütfen gel.''
''Tamam,tamam sakin ol.Nerdesin?''
''Lanet olsun bilmiyorum.''
''Tamam ben dayımdan öğrenirim sen beni bekle tamam mı?''
'Tamam.'' ve telefonu kapattım.
Bade'nin dayısı polisti ve büyük ihtimalle telefon sinyallerinden yerimi öğreniceklerdi.
Telefonumu kotumun cebine koyduktan sonra ellerimi birbirine sürtüp ısınmaya çalıştım.Üstümdeki bu kazak beni ısıtmıyordu.
Aradan ne kadar geçti bilmiyorum,belki 30 dakika,belki bir saat.Gözümü yakıcak bir ışık geldiğinde elimi gözüme tutarak ne olduğuna bakmaya çalıştım.
Bu Bade'nin arabasıydı.
Önümde durdular.Ardından arabadan önce Bade indi ve koşup bana sarıldı sonra Kerem geldi.
Kerem Bade'nin sevgilisiydi ve benimde çok yakın arkadaşlarımdan biriydi.
Bana sıcak bir gülümseme gönderdiğinde bende ona tebessüm ettim.Samimi bir gülüş göndericek halim yoktu.
Ama Bade ve Kerem arka koltuktan indiklerine göre arabayı kim sürüyordu? Sanki ben dışımdan söylemişim gibi,arabanın ön koltuğundan biri indi.
Onu görmemle nefesimi tuttum.Kim olduğunu bilmiyordum.Ama çok fazla yakışıklıydı.Ve yanımıza geldi.Şu ana kadar hiç göz göze gelmemiştik.Bade bu durumu anlamış gibi beni elimden tutarak ayağa kaldırdı ve eliyle o çocuğu gösterdi.''Asya bu Ayaz,Ayaz Kaya.'' Ve Ayaz bana döndü.İşte o anda benim gözlerim,onun yeşil gözleriyle kesişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Döndüğünde
Lãng mạn"Bundan sonra hayatımda ona yer yoktu.Artık onun canı yanacaktı.Onun canı yanarken, ben hayatıma devam edecektim.Tıpkı bir zamanlar onun yaptığı gibi."