Restorana vardıklarında Enes'in yoğun isteği üzerine beraber ödediler taksi parasını. Arabadan inip restorana doğru ilerlediler. Baturay Enes'i süzüyordu, çok şık olmuştu çünkü. Enes fark edip arkasına baktığında Baturay hafif sırıtıp Enes'in elini tutar. Beraber içeri girerler. Güzel manzaralı iki kişilik bir masaya otururlar. Garson gelip siparişlerini alır ve gider. Baturay: Sevgilim iki dakika tuvalete gidiyorum hemen gelicem. Enes: Seni bekliyorum aşkım.
Baturay lavaboya gidicekmiş gibi ayağa kalkar birazcık masraf yapıcağını düşünür ama hemen sonra içinden "koy göte zaten ev satın aldık daha ne kadar para harcayabiliriz" diyip kasaya gider ve ordaki görevliye bişeyler söyler. Ardından Baturay hızlıca Enes'in yanına gidip gülümser ve yerine oturur.
Baturay: Sevgilim çok güzelsin, gerçi her an güzelsin ama bu kıyafetler sana çok yakışmış Enes: Teşekkür ederim. Çok acıktım yemek nerde kaldı ki ya.
Baturay Enes'in ellerini alıp baş parmağıyla hafifçe sever sonra iki elini de tek tek öpüp gülümser. Tam bir şey dicekken siparişleri gelir. Elini çeker garson da o sırada yemekleri koyar gülümseyip 'afiyet olsun' dedikten sonra gider. Bir süre sessizce yemek yerler. Baturay isteyerek çatalını düşürür ve "a çatalım düştü" diyip çatalı alır bu bir işaretti, görevlilere. Bir dakika bile geçmeden çikolata sosuyla üzerinde 'Seni seviyorum hayatımın anlamı hep benimle kal' yazısı yazan iki kişilik çikolatalı bir pasta getirirler pastanın koyulu olduğu masanın üzerinde de küçük bir kolye kutusu vardır.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Aslında Baturay bu kutuyu hesaba katmamıştı ama ses çıkarmadı. Enes Baturay'a bakıp gülümser. Enes: Ya aşkım ne gerek vardıı... bunlar çok güzel.
Yandaki kutuyu açar, içinde aşağıdaki resimdeki kolye vardır. Enes gülümser. Baturay ayağa kalkıp kolyeyi Enes'in boynuna takıp yanağını öper. Baturay: Beğendin mi sevgilim Enes: Beğenmek ne kelime, bayıldım!
Baturay gülümseyip Enes'in boynuna küçük bir öpücük kondurup yerine geçer. Görevli pastayı masaya koyar ve gülümseyerek gider. Yemeklerinin geri kalanını yerler. Bitince pastayı da yerler. Baturay manzarasına baka kalmıştı yani Enes'e. Eneste kendi manzarasına baka kalmıştı yani Baturay'a Baturay: Sevgilim, biliyorum daha 17-18 yaşındayız ama ben seninle ciddi düşünüyorum ve ailemize söylemek istiyorum ama senin baban... yani babandan biraz çekiniyorum. Enes: Ben onun oğlu olmama rağmen bende çekiniyorum... ama beraber üstesinden gelemiceğimiz bir şey yok sevgilim. Baturay: Evet haklısın yok... biraz daha oturalım mı yoksa eve mi gidelim Enes: Bence gidelim aşkım ama sen bilirsin. Baturay: Sen gitmek istersen gidelim Enes: Aşkım fazla naziksin...hadi gel gidelim.
Beraber ayağa kalkıp kasa bölümüne gidip berber parayı öderler sonrasında taksiye binip evlerine giderler. Üstlerini değiştirip yatağa uzanırlar. Baturay Enes'e dönüp onu izlemeye başlar.
Enes: Hadi uyusana aşkım uykun yok mu? Baturay: Evet uykum var ama seni izleyerek uyumak istiyorum Enes: Seni seviyorum aşkım Baturay: Bende seni çok seviyorum.
İkisi de bir şey demeden birbirlerini izlerler kısa süre sonra önce Enes ardından da Baturay uyuya kalır.
