"Bu fasulye yedi buçuk liraa, bu fasulye yedi buçuk lira.."
"Âmine! Yeter artık aynı şeyi söyleyip durma!"
"Ne yapayım yenge güzeli, tek bu türküyü biliyorum. Gerçi Ankara'nın bağlarıda türkü dimi.."
Ne diyosun bacım adlı bakışımı gönderdim ve yastığı duvara yaslayıp yaslandım. Alınacakları aldıktan -benim kitabımı alamadıktan- sonra eve gelmiştik ve Âmine o gazla beni eve atmıştı, tam olarak odasına hatta. Ve kaç saattir benim sözlüsüyüm dememin heyecanını kutluyordu, yarım yamalak bildiği türkülerle.
"Bu fasulyee yedii buçuk lira.."
Tekrar tekrar, bıkmadan söylediği satırı bir daha söyledi.
"Kız, şey var birde. Yalan olmasın şimdi. O da türkü sayılıyor mu acaba Serra.. ben sana yandım Zühtü, sana sana yandım Zühtü.. Ben sana kandım Zühtü, sana sana kandım Zühtü.."
"Âmine.. Yetmez mi artık gülüm? Anladım sen bayağı bir türkü meraklısıymışsın."
"Öyle deme, o fasulyeyi hani yedi buçuk lira olan. Onu ilk okuldayken folklör ekibinde olduğum zaman öğrenmiştim. Gerçi annem sonra beni bakkaldaki kolye setiyle kandırıp oyun oynamama izin vermemişti ama.."
"Ne oyunu?"
"Ne bileyim işte 23 Nisan'da sanırım halk oyunlarından oynayacaktık.."
"Anladım. Gel hadi otur biraz.."
"Ya kızım ben şaka maka inanamıyorum. Sen bildiğin abimi kıskandın. Ya bana ne demeli, ruhum duymamış. Keşke başından gelseydim. Sözlüsüyüm dedin resmen Serraaaaa!"
Ellerimi birbirine bağlayarak gözlerimi kapattım. Aynı şeyleri Allah bilir kaçıncı kez dinlemiştim.
Tamam itiraz edecek bir şey kalmamıştı ama ne yapayım, o an dahil olmasam şu an içim içimi yiyecekti.
"Abim ne dedi peki?"
"Bir şey demedi o." derken rezilliğin verdiği utançla ellerimi yüzüme kapattım.
"Demek ki neymiş bazen farklı insanlar farklı şeylerin anlaşılmasına sebep olabiliyormuş.."
"Hıı.." dedim boğuk çıkan mırıltımla.
"Kız bu çok havalı bir söz oldu. Bir yere yazayımda kullanırım sonra hikayemde falan.."
Eline telefonunu almasıyla benim telefonum titredi. "Serra neydi ya, ne demiştim.. Farklı insanlar bazen sebep olabiliyormuş.. Neydi ya.."
Kendi telefonumu elime aldım ve gelen mesaja baktım.
0551*******: Selâmün aleyküm, Yeşil Gökyüzü'm.
Serra: Ve aleyküm selam, tanımadığım insan. Yine sensin değil mi?
0551*******: Evet..
0551*******: Engel atmayacak mısın?
Serra: Niye tekrar gidip hat al, başka numaradan yaz diye mi?
"Serra..kim o? Kime yazıyorsun?"
"Ya şey.."
"Oha anonimin mi var?"
"Anonimim mi?"
"Kızım bu kim?"
"Bilmiyorum."
"Ne demek bilmiyorum Serra? Bak abim hiç hoşlanmaz böyle şeylerden."
"Ben çok hoşlanıyorum Âmine.." diye söylendim ters ters.
"Biliyorum."
"Ne?"
"Abimden diyorsun değil mi?" diyerek gülmesini serbest bıraktı. Gözlerimi devirdim.
Ardından üçüncü numarasıyla bana yazmış olan anonim meselesini anlattım.
"Üçüncü numarası? Eski mesajları var mı?"
"Niye, silmiştim."
"Üçüncü numarası mı.. Aynı kişi olduğu ne belli?"
"Öyle olmasa anlaşılırdı."
"İlk ne yazdı?"
"Ne yapacaksın ya, önemsiz bir mevzu. Ben başta sen sanmıştım hatta. "
"Ne yazdı Serra söyle.."
"Napacaksın, bulacak mısın kim olduğunu?"
"Belki bulacağım. Söylesene ya."
"Ya şey yazmıştı, hayırla başlayalım falan demiş selâm vermiş."
"Hmm.." dedi gözlerini kısarak.
Telefonun ekranını açtım Âmine'nin ben FBI ajanıyım triplerinden yüzümü çevirerek.
0551*******: Serra?
0551*******: Engellemek yerine yazmayacak mısın?
0551*******: Serra?
0551*******: Sana bir şey söyleyeceğim
"Âmine sözlüyüm desem yalan olur mu?"
"Şimdi mi aklına geldi bu.." derken gülüşü sesinde barizdi.
"Bu çocuk umutlansın istemiyorum, ne yapayım? Sürekli yazıyor. Öyle dersem yazmaz belki?"
"Ha o mevzuu, bilemiyorum ya... Sözlü sayılmazsınız belki yazılı." dedi ve yaptığı espiriye gülmeye başladı.
Bende kime akıl danışıyordum?
Serra: Ben, birisini seviyorum.
Ekrana baktım ve yazdığım cümleyi tekrar okudum.
Birisini mi seviyordum?
İçimdeki Âmine cevap verdi,
Biraz geçte olsa anladın.
İnsan sevdiğini sahiplenir, kıskanır gülüm.*
Selâmun aleyküm 🐳
Naptınız bakalım bizsiz -yarım gün bölüm atmadım ya hani jsjs-
Bu kadar çok yazacağımı düşünmemiştim doğrusu
Bu aralar Âmine favorim
Ya sizin?
Bugün Yüreğimdeki İslâm'ın sorularını atacağım inşaAllah, orada buluşuruz yine
Selâmetle 🐳
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeşil Gökyüzü
Short Story0537*******: Biliyor musun, gökyüzü herkese mavi değil. ٠ Kitap son bölümün hâtırına Wattpad'den kaldırılmamıştır. ٠ 05.02.2021 - 25.02.2021