Omega In Team || minsung

•3. Bölüm•

İyi okumalar♡
.
.
.
.
.
.

***

Minho kapıya vursa da ,seslense de açan olmadı. Tam kapıyı kırmaya karar verdikleri sırada çilingir geldi. Tam zamaninda yetişmişti. Biraz sonra kapi açıldı ve ekip üyeleri uzun holden geçip evin odalarını aramaya başladı.
Ardından Changbin'nin sesi işitildi.

"Hass*ktir!"

***
"Görev basındaki bir polise küfür etmek hiç yakisi- Siktir!"

Minho küfürü duyunca, sinirlenerek Changbin'inin bulunduğu odaya daldı fakat o da gördüğü manzara karşısında ayni tepkiyi verdi. Yatak odasının kapısının hemen ilerisinde, yatağın önünde 30-35 yaşlarında bir kadın kanlar içinde yatıyordu. Yatagin yanındaki cift kapakli aynali gotik dolabin bir aynasi tamamen kırılmış ve parcalari yerlere ve yatağa sıçramıştı. Genç kadın sağ kaşının üstünde yani anlından silah ile vurulmuştu.Kan kapıya doğru akmisti ve hala tazeydi.Changbin sesinin titremesine engel olamıyordu,

"Ambulans.. Ambulansi aramalıyız"

Minho kana basmamaya dikkat ederek kadına yaklaştı ve nabzını kontrol etti.

"Ambulans için artık çok geç, olay yeri inceleme ekibini ara."

Changbin titreyen elleriyle telefona sarıldı o sırada Hyunjin ve Jisung'ta gelip olay yerine göz atmak istemişti fakat Hyunjin sadece bi kaç saniye bakip diğer odaları arayacağını söylerek sapsarı bir suratla ayrılmıştı. Jisung eline hemen bir eldiven geçirip olay yeri inceleme ekibini beklemeden odayı ve cesedi incelmeye başlamıştı. Minho sadece birkaç dakika Jisung'u izlemişti, çaylak olduğundan delilleri bozacağını düşünmüştü.

"Jisung, hiçbir şeye dokunma, delilleri bozmani istemeyiz. Olay yeri inceleme ekibini bekleyelim. Sende güvenlik kameralarını incele."

Jisung, Minho'nun sözlerine kırılmıştı. Yüzünü asarak odadan çıktı ve holeden geçerek kapıya ulaştığı sırada ev önce çığlıkla ardından gelen hıçkırıklarla inledi. Çocuk sesiydi ve arka odalardan birinden geliyordu. Sonra Felix'in onu yatıştırmaya çalışan sesi duyuldu fakat çocuğun şiddetlenen hıçkırıkları hiçbir işe yaramadığının göstergesiydi. Ses giderek yaklaşıyordu sonunda kucağında 6 yaşlarında bir kız çocuğu ile Felix göründü. Çocuğun sesini duymuş olacaklardı ki -duymamak imkansız- diğer ekip üyeleride kapının önüne geldi. Ne yapsalar sakinlesmiyordu ve bu durum Minho'u öfkelendiriyordu.

Jisung hiç birinin çocuklarla alakası olmadığını görebiliyordu. Emin adımlarla Felix'e doğru ilerledi ve çocuğu aldı. Aniden bir sessizlik oldu. Çocuk Jisung'un kucağına geçer geçemez sihirli bir şekilde susmuştu. Ekip üyeleri şaşkınlıkla birbirlerinin suratına ve ardından kucağında çocukla duran Jisung'a baktılar. Duruma anlam vermeye çalışırlarken Minho sanki bir sır söylüyormuş gibi fısıltıyla konuştu.

"Feromonlari.."

Hyunjin basini anladım anlaminda aşağı yukarı sallayarak işine geri döndü. Changbin'de Felix'e doğru eğilerek fısıltılı bir şekilde konuştu.

"Çocuk bakmayı bilmiyorsan biz ileride ne yapıcaz?"

"Beraber bakıcaz. "

"Yapması benden, bakmasi senden."

diyerek Felix'i utandırmak adına göz kırptı. Amacına ulaşmıştı, çilli yüzü kıpkırmızı kesildi.

"Amirim.. lütfen dikkatli konuşalım, çocuk var."