Deniz, Derin ve Mira... Onlar Lanet Olasıcalar... Kötü bir çocukluk, kötü bir aile... Ama her şeye rağmen güçlü ve mutlu olan 3 arkadaş... bu onların hikayesi. Ve hiç olan hayatlarının hiçliğini dolduracak 3 genç adam... Savaş, Ateş, Doruk. Bu onlar...
Sabah uyanır uyanmaz duşa girmiştim. Başım çatlıyordu. Duştan çıktım ve üzerimi değiştirdim
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saçlarımı da düzleştirip kep taktım. Sırt çantamı elime alıp aşağıya indim. Kızlar ve zehra koltukta uyukluyorlardı.
"Günaydın kızlar"
"Allah aşkı için aymasın batsın ya, yemin ederim biz bu hayata yaşıyanları izlemeye gelmişiz ya. Böyle gün mu olur? karga bokunu yemeden güne mi başlanır? Tavuk kardeş ötmeden mi uyanılır ya?" diye sitem etti Zehra. Onun bu haline gülerken Derin Zehraya öcü görmüş gibi baktı ve Miraya döndü" Sanırım bu kız zihnimi okuyor" dediğinde mira kahkaha attı. Hepsi ceketlerini ve ayakkabılarını giyinip arabalara dağılmıştı.
~
"Kimin spaydisi buuu, bu benim spaydim birazcık salaktır, kalbimin sahibi uçurur beniii, ama olsun canı sağ olsun Spaydisi ona kurban olsun" Tam olarak 2 saattir Mahmutun Zehraya yazdığı mükemmel(!) şarkıyı dinliyorduk. "Mamhut beybini sikiyim ki yeter ya" dedim sitemle. "Hayır efendim Beybimi falan sikemezsin, ya Deniz sen ne ara bu kadar aşk düşmanı oldun ya. Ben burada Zeyrama serenat yapıyorum ya" dediğinde Derin "Başlatma lan serenatına kulaklarım kan doldu Mahmut yeter lan" dedi sinirle.
"İyi tamam kantine gidelim hadi" dediğinde başımla onaylayıp kahveme doğru koştuğumu ve aşk yaşadığımızın hayallerini kuruyordum. Kafama vurulmamla hayalim yarım kalmıştı. "Yine kiminle aşk yaşıyorsun lan hayallerinde" dedi Doruk. "Ulan doruk kayfemle arama girme lan" dedim ve kantine ilerledim. Ben önden önden giderken kızlar ve diğerleri yavaş yavaş yürüyorlardı. Savaşı kantin sırasında görmemle yarım ağız sırıtmaya başladım. Beni görünce arkasındaki çocuğa bir şey söyledi ve yanıma ilerledi. Yanıma geldiğinde ellerini belime koydu ve sıkıca sarıldı. İlk başta neye uğradığımı şaşırsam da sarılışına karşılık verdim.
"Ya sen nasıl bana serenat yapmazsın" diye cırladı Mira. "Aşkım benim sesim afedersin bok gibidir, ineği siksen daha güzel ses çıkar. Oğlum ne iğrenç örnekti lan o" dediğinde dayanamayıp güldüm ve Savaştan ayrıldım. "Güzeldik öyle" dedi gözlerimin içine bakarak. "Eriyorum oğlum sana" herkesin gözü bir anda beni bulurken kahkaha atmaya başlamışlardı.
"Dışımdan mı söyledim onu ben?" diye sorduğumda gülmemek için kendini zor tutuyordu. Kafasını olumlu anlamda salladı ve dişlediği dudaklarını serbest bıraktı.
"Dudaklara bak tam öpülmelik, lan senin anan arı mı be? " iç sesimin Savaş hakkındaki yorumları midemi bulandırırken gözlerimi devirdim. Savaş kolunu omuzuma atıp geri sıraya döndü. Kahve ve sütleri alıp masaya geçtik. "Bugün sevgililer günü palnınız neler?" diye sordu Mira.
"Vallahi biz yeni sevgiliyiz onun için Denizle baş başa olmalıyız" savaşın bunu demesi üzerine içtiğim kahveyi Mamhutun yüzüne püskürttüm.
"Yarabbi şükür" dedi dua eder gibi yüzünü sıvazlayıp, ardından "Iyy şekersiz mi içiyorsun hiç sevmem" diyip masadaki peçeteyle yüzünü silmeye başladı. Dayanamayıp gülmeye başlamıştık.
"Bence hep birlikte bir klübe falan gidelim hem kafamız dağılır hem sevgililer gününü aradan çıkartırız" dedi Ateş. Derin de ona hak verdiğinde karar vermiştik.
Okul biter bitmez eve gittik ve hazırlanmaya başladık.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Zehra'ya bizimle kalmayı teklif etmiştik. Çok ısrar etmemize fırsat kalmadan kabul etmişti. Üstüme deri ceket giyinip aşağıya indim. Kızlar kapıya çıkmışlardı. Çantamı da alıp yanlarına çıktığımda Savaşı gördüm siyah bir gömlek siyah pantalon giyinmişti. O kadar yakışıklı duruyordu ki. Beni görünce ellerini belime koydu ve boynuma dudaklarını değdirdi. Dudaklarını çekmeden "Çok güzelsin" diye fısıldadı. "T-teşekkür ederim" içimden kekelememe küfür ederken Savaş "yoksa eriyor musun bana" diyip kahkaha atmıştı. "Allahın malı" diyip arabaya bindim.
Mekana girdiğimizde içeriye göz attım. Gördüğüm kişilerle olduğum yere çakılmıştım, onların burada ne işi vardı?
Selaaammm, nasılsınız bebeklerim? Umarım iyisinizdir çünkü deniz kızınız aşırı iyi. Buraya bölüm yazmayı çok özlemişim. Biraz beklediniz ama değdi bence. Umarım bölümü seversiniz. Bu bölüme az sınır koyma kararı aldım.
