15.bölüm

397 28 35
                                    

Media :seksendört-aklımı geri ver.

Savaşın kısmını bu şarkıyla dinlerseniz çok mutlu olurum🧜🏻‍♀️❤️

Savaş Karahan'ın ağzından :

"Aklımı geri ver sende kalmasın
Başka vücutları sevip sen sanmasın.
Aklını geri al bende kalmasın
Başka vücutları sevip de ben sanmasın." Şarkının sözleri kalbime oturmuştu sanki. Ateş uzun bir süre bana baktı.

"Yapma bunu kendine, üzüldüğün yeter artık"

"Ateş aşık olmadım ben ona, onu sevmiyorum ama ona yakın davranasım geliyor. Biliyorsun Berene ne kadar çok benzediğini"

"Ona yakın davranmanın sebebi Beren, bunu biliyoruz ama bukadar da fazla be ortak. Sen bildiğin kıskanıyorsun kızı. Ben de Mira'ya karşı aynıyım." dedi Doruk

Üzülüyorlardı bana, niye ki aşık değildim ona söylediği sözlerle kırılıcak bir adam da değilim.

Telefonumun çalması üzerine duraksadım. Deniz arıyordu. Armayı reddedip önüme döndüm. Belki de denizle aramdaki şeyler başlamadan bitmeliydi. Eğer aramızda bir şey olsaydı bu yaptığım adilik olurdu.

Ateş'den...
Dün olanlardan sonra bügunün sakin geçmesini umut ederek kalktım ve hazırlandım.
Savaş ve Doruk'da hazır olunca evden çıktık...

Sınıfa girince gördüğüm şeyle kaşlarım çatıldı.
Doruk'un "hassiktir..." Diye mırıldandığını duymuştum büyük olasılık Savaş'ta benim gibi kaşlarını çatmıştı.

Derin Yiğit'in yanında oturuyordu, yüzündeki yaralara bakıp birşeyler diyordu.
Deniz ise Rüzgar'ın yanında oturmuş onunla sohbet ediyordu.
Mira bizi görünce ayağa kalktı ve Doruk'un yanına gelip ona sarıldı onlar konuşurken biz hala kızlara bakıyorduk. Deniz kafasını çevirdi ve bizi gördü, gözleri Savaş'la denk gelince gülmesi yüzünden silindi biraz daha baktıktan sonra Rüzgar'a geri döndü ve sohbetine devam etti.

Sinirle alt dudağımı dişledim ve Savaş'a döndüm, kafamla gel işareti yapıp sırama geçtim ve Savaş'ta sırasına geçmişti. Bir anda kahkaha sesini duyunca kafami sınıfta gezdirdim.

Kahkaha atan Derin'di.

Yiğit'e birşeyler dedikten sonra sınıfa döndü ve
"Gençler kim bana çikolata alıcak şimdi Yiğit'in çikolatası kalmamış ki" dedi ve güldü.
Yiğit onun bu dediği üzerine gülümsedi ve
"Yo, benim çikolatam var ama sadece bana." Dedi ve Derin'e yaklaşıp onu yanağından öptü.

Öptü.

Derin'i öptü.

Artık sabrım taşmıştı.

Hemen ayağa kalktım ve Derin'i elinden tuttuğum gibi kaldırdım tam götürecekken
"Benim olana dokunamazsın Aksoy." Diyerek Derin'in diğer elini de o tuttu.
"Senin olmayan birşeyi, senin olduğunu düşünmen ne kadar aptalca Kanar." Dedim ve alayla gülümsedim.
Yiğit birşey diyecekken Derin aniden bağırdı ona endişeli gözlerle bakarken konuşmaya başladı.

"Lan siz geri zekalı mısınız!? Beni bir mal mışım yerine koyup konuşuyorsunuz. Ama ben mal değilim. Ben birinin hiç değilim. Ikinizde haddinizi bilin." Bana döndü ve tekrar konuşmaya başladı
"Ya sana dicek birşey zaten bulamıyorum! Arkadaşım bile değilsin geliyorsun her boka karışıyorsun. Sen kimsin Ateş? Sen kimsin ya? Hadi bu çocuk beni sevsede yine de benim arkadaşım onun beni korumasını anlarım ama sen kimsin ya! Aranızda ne bok yiyorsaniz yiyin ama beni karıştırmayın" dedi ve sınıftan çıktı

Haklıydı.

Ben kimdim?

Ben onun arkadaşı bile değildim.

Ona aşık olmam hiç birşeyi değiştirmezdi.

Onun hayatında yoktum.

Yeni bölümle selamlar! Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın.
Seviliyorsunuz!❤
🦋‐🧜🏻‍♀️

LANET OLASICALARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin