DENİZ ULU'NUN AĞZINDAN:
Tüm gün arzu mudur Azra mıdır ne olduğu belli olmayan kızın fişini nasıl çekiceğimizi konuşuyorduk. Kızlara belli etmesem de bu durum beni aşırı sinir ediyordu.
Kızlarla kavga etmek istemiyordum çünkü onlar benim tek ailemdi. Artık evde tektim ve daha çok sıkılıyordum. Bahçeye çıktım ve derin derin nefesler almaya başladım. Kızlar gülüşerek içeriye girdiklerinde kafamı aşağıya eydim ve parmaklarımla oynamaya başladım.
Derin yanıma oturdu ve yanağımdan makas aldı. Her zamanki gibi değildik sanki. Birkaç gün içerisinde hayatımın mahfolduğu gün gelicek ti ve kızların bana ayırıcağı ufacık vakitleri bile yoktu.
"Ben uyumaya gidiyorum" dediğimde Derin.
"Neler oluyor Deniz, tebrik bile etmedin" ona çaktırmadan gözlerimi devirdim.
"Tebrik ederim kızlar ikinizi de, bana söyleme gereksinimi bile duymasanız da tebrikler."
"Deniz bir dinl-"
Kızlara iyi geceler dileyip odama çıktım. Vakit kaybetmeden kendimi uykunun tatlı mı tatlı kollarına bıraktım.
Ertesi gün:
Üzerimi değiştirip arabama bindim. Kızları beklememiş olabilirim ama haklıyım.
Kantinden soğuk su alıp masalardan birine oturdum. Karşı sandalyenin çekilmesiyle tüm dikkatimi oraya verdim.
"Deniz nasılsın?" diye sorduğunda. "Ne kadar umurunda?" dedim ters bir şekilde. "Deniz aşkım hadi ama, seni en çok seven benim" dediğinde sertleşmiş yüzüm bir anda yumuşadı.
"Biliyorum Mahmut, beni en çok seven sensin" bunu demem üzerine karşıdaki sandalyeyi yanıma çekti ve bana sıkı sıkı sarıldı. Bu sarılış ayol diyen Mahmut değil de,yakın arkadaşını koruyan bir Mahmuta aitti.
"Olanları biliyorum,bu hafta seni asla bırakmam" bunu demesi üzerine başımı göğsüne yasladım.
"Nerden öğrendin ki sen, ayrıca nasıl?" deidn şaşkın bir şekilde.
"Okyanustan hem benim de elim kolum uzun kızım" dedi gülerek
Bizimkiler ve Sevgilileri ek olarak da Savaş kantine girince gülerek bizim masaya geldiler. Mahmut hepsine çatık kaşlarıyla bakarken herkes de ona şaşkın şaşkın bakıyordu.
"Turşu sen niye bize haber vermedin çıkarken" dedi Derin gülerek azarlamıştı.
"Haber verebilir miyim sence? Öküz gibi yatıyorsunuz Derin" dedim ters bir şekilde.
Mahmut kulağıma fısıldadı. "Sakin ol biraz bir şeyler olduğunu anlıycakalar" dediğinde
"Sence bir şey olmadı mı Mahmut? sence de yeterince benden uzak değiller mi bu zamanda bir de?"
"Kimden bahsediyorsunuz ki?" diye sordu Doruk. Seni ne ilgilendirir tırşik.
"Hadi gidelim." dedi Mahmut elimden tutarak. Neden bugün bu kadar ciddiydi. Ben buna alışık değildim.
"Mahmut yeter" dedim sinirle. "onların hiçbir şeyden haberleri yok" ve devam ettim.
"Nasıl bilmiyorlar Deniz sen bu hafta kaçı-"
"Yeter Mahmut, bu konu burada kapanıyor ve sen de herkese aynı davranıyorsun"
"Tamam, tamam"
Derse girdik ve ben girer girmez kafamı sıraya gömdüm.
Okul çıkışı eve gelip soğuk bir duş aldım akşam bize geliceklerdi. Annem her yıl bu zamanlarda mesaj atardı. Bu sefer beni ne kadar sevdiğini ve ne kadar güçlü olduğumdan bahsetmişti.
Kendime yiyecek bir şeyler hazırlayıp odama çıktım.
Saate baktığımda 00:00 olduğunu gördüm. Tam 2 yıl önce bugün kaçırılmıştım. Hem de babamın kardeşi tarafından. 19 yaşındaydı ve bana farklı gözlerle bakıyordu. Amcam değilmiş gibiydi. Bir gün yanıma gelip bana olan hislerinden bahsetti. 16 yaşında küçücük bir kız ne anlardı ki aşktan? Ona karşı çıktım, ben karşı çıktıkça o daha çok yaklaşmaya çalıştı. Babama veya annem söylemekle tehdit edemezdim, bana inanmazlardı. Zaten bok gibi bir aile ilişkimiz vardı. Polise gitmekle tehdit ettim onu, eğer polise gidersem kimsenin cesedimin kalıntısını bile bulamıycaklarından bahsetti.
Bu yaptığım bencillikti, kızların mutluluğu benim düşünmem gereken şeydi. Kapıyı açtım ve postiti buruşturup çöpe attım. Onlar oturup gülüşürken aşağıya indim.
"Kahve ister misiniz?" diye sorduğumda hepsi gülerek olur dediler. Kızlar da arkamdan gelip bana sarıldılar.
"Deniz kızım neden böylesin?" dedi Mira
"Mira sence de yeterince uzaklaşmadık mı?" tamam yalan söylememeliydim ama bir nevi doğru söylemiştim
"Siktir" diyip hızla bana sarıldı . "Seni çok ihmal ettik denizim " dedi Mira. "Ama anlatıcak vakit yoktu ki Denizim"dedi Derin.
"Doğru" diyip kahveleri de alıp içeriye geçtim. Bir anda moralim bozulmuştu.
"Nasılsın Deniz?" dedi Ateş
"İyi gibi sağol sen nasılsın?"
"İyi işte biz de sevgilimle takılıyoruz, değil mi kelebeğim?" dediğinde Derin gülerek gözlerini devirdi ve kafasını salladı.
"Abi siz kızlar var ya her şeyi bizlerden önce birbirinize anlatmak zorunda mısınız? Kesin Derinin beni sevdiğini benden önce öğrendiniz değil mi?" dedi Ateş gülerek.
"Aslında bakarsan bana da sürpriz oldu, bana pek haber verme gereği duymuyorlar" dediğimde Savaş kadını telefondan kaldırdı ve bana baktı.
"Sana anlatmamaları normal, ben de olsam ben de senin gibi birine anlatmazdım." dedi Savaş.
"Benim gibi?" diye sordum sinirle
"Kendi iyiliğinden başka hiç bir şeyi düşünmeyip arkadaşlarının acılarını paylaşmayan birisin, Mira Azranın sahte hamile olduğunu öğrenmeden önce ne kadar acı çekti, yanında mıydın?" dedi haklıydı.
"Ya da Derin, Ateş ona inanmadığında üstelik Babasıyla kavga ettiğinde ağlayarak mezarlığa gittiğinde yanında mıydın?" dedi alayla. Gözümden düşen yaşı silerken.
"Mira Azranın hamile olduğunu öğrendiğinde o kıza inanmayan ben ve derin dik. Üstelik Doruğun aklına da bunu sokan bizdik. Miranın her zaman yanındayım. Derinden uzaklaşmamın sebebi de buydu. Ama sonradan ona hak verdim ve onu yalnız bıraktım. Ben hiç babamla iyi anlaşmadım Savaş. Babasıyla normalde iyi anlaşan bir kız babasıyla kavga ettiğinde ona nasıl teselli vericeğimi bilmiyorum. Ama emin ol bilsem ilk yanına olucak insanlardan biri benim. "
"Benim yaşadıklarımı bilmeden böyle konuşamazsın" dedim gözümden düşen yaşı silmeden.
"Büyük bir şey yaşamışsın gibi konuştun Deniz" dedi Derin anlamsızca.
"Yaşadıklarım hakkında fikriniz yok bile" dedim sinirle.
"Ne zaman Rüya için ağladığında yanında değildim Derin? Ya sen Mira annenle baban seni takmadığında kimin yanında ağladın. Ya benim ne zaman oturup sizin dizlerinizde ağladığımı gördünüz? Kendi dertlerimle sizi üzmek istemedim. Sence ben dediğin gibi biri miyim Savaş? "dedim bir çırpıda.
"Anlat O zaman Deniz? Olayın ne anlat. İnsanlara güvenmemenin sebebi ne. Savaşa karşı bir şeyler hissetmene rağmen neden ona duvar örüyorsu? Anlat şu taşıdığın dünya ağırlığındaki yükü. Anlat bize. Ne yaşamış olabilirsin ki bu kadar mızmızlanıcak?"
" 15 yaşımda amcamın bana nasıl tecavüz ettiğinden bahsediyim istersen Derin. Sizi üzmemek için hiç anlatamadığımdan bahsediyim. Amcamın da aynı babam kadar şerefsiz biri olduğundan bahsediyim istersen. Hani benim hakkımda her şeyi biliyorsunuz ya. Bir bok bildiğiniz yok işte "
Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın.
Seviliyorsunuz!❤
-Deniz kızı🧜🏻♀️(Not: Lan ben bile kendi karakterlerime sinir oldum sövmeyin derdim normalde ama sövün!! ‐🦋)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LANET OLASICALAR
HumorDeniz, Derin ve Mira... Onlar Lanet Olasıcalar... Kötü bir çocukluk, kötü bir aile... Ama her şeye rağmen güçlü ve mutlu olan 3 arkadaş... bu onların hikayesi. Ve hiç olan hayatlarının hiçliğini dolduracak 3 genç adam... Savaş, Ateş, Doruk. Bu onlar...