Hayat her zaman istediğin gibi gitmez. Gün gelir aileni kaybedersin bir bakmışsın yeni bir ailen olmuş. Zeynep'in durumu da tam olarak buydu.
Mutluydu , ailesi yanındaydı , sağlıkları yerindeydi , çok şükür bir şekilde geçinip gidiyorlardı. Ama işt...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
8.Bölüm *Bu yer benim miladım olacaktı...*
Hayat insanı çok değiştirirdi. Bir şey yaşarsınız ve ertesi gün gözlerinizi bambaşka biri gibi açarsınız. İşte dönüm noktası dediğimiz şey de buydu. Herkesin dönüm noktasının zamanı , yeri , şekli farklıydı.
Benim ilk dönüm noktam ailemi kaybettiğim gün oldu. İkincisi ise bugün.
Dün benim sadece kendim için sorumluluklarım var iken artık yüzlerce öğrencinin sorumluluğunu üstlenmiştim.
Pişman mıyım diye sorarsanız , hayır değildim. Bana göre kötülüğün karşısında susan o kötülüğü yapandan kötüdür. Bana ailem böyle öğretti. Ve benim asla susan tarafta olma gibi bir niyetim yok.
İşe öncelikle yeni hayatıma alışmakla başlayacaktım. Abilerime küsmedim yanlış anlaşılmasın. Herkes hata yapabilir. Belli ki onlar da hata yapmışlar ve ben sadece küs gibi davranarak yaptıklarını farkına varmalarını sağlayacağım.
Daha sonra Demir Abim ile konuşup beni sabahları onun okula götürmesini söyleyecektim.
Üçüncü yapacağım şey ise grupsuzlar ile yani Abis'in öğrencileri ile toplantı yapacaktım.
Yapacaklarını elimdeki mor ajandaya not edip sandalyeden kalkıp salona inmek için odamdan çıktım.
Salona indiğimde Ayaz , Utku ve Giray , Mehmet Bey'e hesap veriyordu. Demir ve Oğuz Abim ise kaşları çatık dinliyorlardı.
Beni farketmeleri ile susup hepsi bana dönmüştü. Ben ise umursamadan Demir ve Giray Abimin ortasına oturup konuşmaya başladım.
"Demir Abi yarın sabah eğer müsaitsen beni okula sen götürsen olur mu? Ayaz'lar , Oğuz Abim ile gidecekmiş sanırım."
Demir Abim gülerek tam cevap verecekti ki Oğuz Abim atladı.
"Yoo... Ben götürmeyeceğim onları. Ben seni götürürüm güzelim."
Demir Abim ise sinirle Oğuz Abimin ensesine vurdu.
"Zevzek , yalan atma. Ben götürürüm onları demedin mi? Ben seni istediğin zaman götürürüm güzelim."
"Hayır ben götürürüm."
Oğuz Abimin de çıkışmasıyla ben hemen araya girdim.
"Şöyle yapalım , yarın Demir Abim götürsün ertesi gün Oğuz Abim. Böyle sırayla yapalım siz de kavga etmeyin."
İkisi de bu durumdan memnun olmuş olmalılar ki ikisi de gülümseyerek kollarını omzuna atıp arkalarına yaslandılar.
"İkiz... Küs müsün?"
Ayaz'ın hüzünle söylediği şey biraz kalbimi acıtsa da umursamadım.
"Zeynep , kurallar böyle... Hem biz eziyet etmiyoruz ki..."