12

4.8K 394 143
                                    

Medya: Zeynep'in giydikleri

Medya: Zeynep'in giydikleri

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

12.Bölüm
*Bir daha kendini tehlikeye atma...*

Zar zor Ayaz'ı sakinleştirmiş ve kahvaltıya inmiştik. Dünün aksine enerji dolu halim onları endişelendirmiş olmalı ki sürekli bana bakıyorlardı.

Onları umursamamaya çalışırken konuya girdim.

"Ben bugün dışarı çıkacağım."

Demir Abim hemen konuşmaya dahil olmuştu.

"Tamam abicim , nereye gidiyoruz?"

"Abi ben tek gidiyorum. Biraz kafa dağıtmaya ihtiyacım var."

"Güzelim benim yanımda da dağıtırsın kafanı."

"Abi sizden biraz uzaklaşmak istiyorum sadece. Merak etmeyin kaçmam. Öyle bir ihtiyacım yok. Şuradan ben gidiyorum diyerek çıkarsam hiçbir şey yapamazsınız. O yüzden biraz müsaade edin biraz ben de rahatlayayım."

"Aynen öyle. Biraz rahat bırakın kızımı. Ne öyle her yere peşinde gidiyorsunuz? Ben kızım genç bir kız oldu bırakın da arkadaş edindim rahat rahat dolaşsın!"

Berna Annem onları ikna etmiş olacak ki isteksizce onaylamışlarşı.

"Tamam ama telefonun açık olsun habersiz bırakma bizi."

"Tamamdır."

"Kızım?"

"Efendim baba?"

"Sen araba kullanmayı biliyor musun?"

"Evet biliyorum ama ehliyetim yok."

"Tamamdır. En kısa sürede sana ehliyet almak için başvuralım."

"Aslında çok iyi olur teşekkür ederim."

"Ne demek kızım."

"Ben çıkıyorum. Dikkat edin kendinize." Diyerek masada memnuniyetsiz yüzleri bırakarak evden çıktım.

Çağırdığım taksiye binip en yakın yerdeki iyi bir kafeye sürmesini istedim. Buraları bilmiyordum sonuçta.

Geldiğimizde elimdeki nakit paradan ödemeyi yapıp indim ve kafeye girdim.

Gerçekten güzel bir yere benziyordu.

Duvarları tamamen raf yaparak kitaplarla donatmış üzerlerini ise sarmaşıklarla süsleyerek müthiş bir görüntü yaratmışlardı.

Hemen ikinci kata çıkarak balkona geçtim. Bugün hava gerçekten çok güzeldi.

Derin bir nefes çekerek bir masaya oturdum. Zaten çok az kişi vardı saatten dolayı. Tam okul , iş saatiydi.

Garson yanıma geldiğinde ona döndüm.

"Hoşgeldiniz efendim. Ne alırdınız?"

"Ben şimdilik bir sütlü kahve alayım."

BERCESTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin