İnstagram|karmaşehrinbaby
🥀
Soğuk havaların yavaştan kendini sıcaklığa bıraktığı günlerde mevsim dışında birçok değişikliğe uğramıştı. Eyşan'ın son durumundan sonra hastaneye gittiklerinde doktor o kadar uzun bir zamandan zor hatırlamanın zor olacağını söylesede imkansız dememişti. İkiside bu söze umut besleyip bir şeyleri zorlamadan öylece beklemeye başlamışlardı. En çokta adaletin yerini bulması onları rahatlatmıştı. Cüneyt Bey,Gülperi Hanım ve Ufuk dahil ailesi mahkemeye çıkıp işledikleri tüm suçları kabullenip cezalarını almışlardı. Tabii bu onlara yaşattıkları acı anları değiştirmiyordu ama en azından sonrası için bir korkuları yoktu.
Şimdiyse aynanın karşısında küpesini kulağına takan Eyşan dudaklarındaki tebessüm ve gözlerine ulaşan mutlulukla yatakta uyumaya devam eden kocasına bakıyordu. Fahriye Hanım gideli bir ay oluyordu. Malum yaşananlardan sonra korkusu olsa da gitmişti. Haftada üç kere mutlaka görüntülü arayıp neler olup olmadığını soruyordu. Puftan kalkıp son kez üstünü kontrol ettikten sonra yatağa yaklaştı. Avuç içlerini dizine yaslayıp eğildi. Behzat'ın dağınık olan kumral saç tutamlarının arasından elini geçirdi. Kulağına ilişen keyifli mırıltılarla kıkırdadı. "Uyanmayacak mısın? Bu kadar tembellik size yetmiyor mu Behzat Bey?"
"Biraz daha,"deyip kafasını karısının avuç içine sürten Behzat tek gözünü aralayarak Eyşan'a baktı. Onun çoktan hazırlanmış olduğunu gördüğünde kaşlarını çattı. "Benim senin yanından kalkmam bu kadar zor olurken sen nasıl benden hemen ayrılabiliyorsun?"
"Zor oluyor ama bir şekilde güne başlamamız gerekiyor. Tıpkı senin şimdi kalkman gerektiği gibi," Behzat'ın elini tutup çekiştirdi ancak kıpırdamak bir yana dursun yerinden kalkmamıştı bile. "Hadi kalk artık sevgilim."
Gözlerini tamamen aralayıp uykusundan sıyrılan Behzat inatla yüzene bakan kadının bakışlarını sürekli odanın etrafında gezdirmesiyle sırıttı. Gece yaşananlar aklına geldiğinde çıplak olduğunun yeni farkına varmış gibi kendine baktı. Birkaç saniye içerisinde yeniden Eyşan'a baktığında kahkaha atıp hemen sonrasında kolundan çekerek yatağa devrilmesini sağlamıştı. Dağılan saçları ve şaşkın yüz ifadesiyle çok güzel gözüküyordu. Üstelik giymiş olduğu şeffaf gömlek hem dekolte sunmuş hem de içindeki siyah sütyeni apaçık belli edip radarına sokmuştu. "Niye yüzüme bakıp bakışlarını kaçırıyorsun? Utanıyor musun yoksa?"
"Hah! Ben mi utanacağım,"dedi bir anda duygularını toparlayıp kendine gelen Eyşan. İnanmayan gözlerle kocasına bakıp kafasını iki yana salladı. "Kocamla yaptığım şeylerden neden utanacakmışım? İstediğimde nasıl bir kadın olduğumu bilmiyorsun sanki! Utanıyormuşum..."
Gülüşünü bastırmak için dudaklarını ısıran Behzat parmaklarını karısının gerdanında gezdirdi. Eğer sözlerinden sonra yanaklarındaki kızarıklık olmasa ve gözlerini etrafta dolaştırma ona inanabilirdi. "Biliyorum tabii bilmez miyim hiç? Benim karım istediğinde çok cesur bir kadın oluyor. Ama yine de unutuyorum ben bazen. Hatırlatmak ister misin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gönül Davası|Tamamlandı.
RomantikPiyanonun tuşlarında ince zarif parmaklarını gezdirirken tam karşısında yer alan adama kıvrımlı kirpiklerinin altından baktı. "Kalbini kırabilirim." "Zaten kırık." ⅋ Geçmişim kayıptı. Geçmişimde ki ben kayıptı. Geçmişimde ki aşk kayıptı. Ben şimdi...