BÖLÜM 49

6.6K 395 213
                                    

Loş ışık ortamı aydınlatırken Sehun, Luhan’ın teninin parlaklığı ile aydınlanmayı tercih ediyordu. Kiraladıkları evden ayrılmadan önce orada geçirdiği beş gününü özlemle anıyordu. Gözlerini açtığında gördüğü ilk şeyin, Luhan’ın kapalı gözleri ve titrek kirpikleri olmasını seviyordu. Sonra biraz daha aşağı indiğinde, gözlerinin her zaman onun aralıklı dudaklarının sabah ki kurulukluğun da takılı kalmasını da seviyordu. Sonra ise onun nefes alırken inip kalkan göğsünü de seviyordu, yalnızca Sehun için atan bir kalbi vardı Luhan’ın.

Sehun elini onun göğsü üzerinde gezdirirken onu uyandırmamaya özen gösteriyordu. Sehun kıskanç bir eşti, Luhan’ı aldığı nefesten bile kıskanacak bir eş. ‘’Nefesinden bile kıskanıyorum seni, bir tek bana muhtaç olmanı istiyorum. En değerlin değil, tek değer verdiğin olmak istiyorum.’’ Sehun, Luhan’ın kuruluktan çatlamış dudaklarına usulca nefesini vererek konuştu.

‘’Dudaklarında ki tek tadın benim dudaklarımın tadı olmasını istiyorum, pek çok şey mi istiyorum yoksa?’’ Sehun’un dudaklarında tebessüm belirlendiğinde Luhan kuru dudaklarını ıslatarak gözlerini araladı. Titrek kirpikler yukarıya çıkarken Sehun’un yüzünü görünce yeni uyanmışlığın verdiği hisle şaşırmıştı.

‘’Ne kadar süredir uyanıksın?’’ Luhan dirseklerinin yardımıyla doğrulduğunda sırtını yastığına yasladı.

‘’2430 kez nefes alırken dudaklarının aralanmasını izleyecek kadar bir süre önce.’’ Sehun elini yavaşça Luhan’ın karnına indirdiğinde şişkin karnı okşamıştı.

‘’Bunu gerçekten saydın mı? Ne tür bir aptalsın hayatım?’’ Luhan eşine tatlı bir kızgın bakış gönderince Sehun’un dudaklarında bir sırıtma oluştu.

‘’Elbette ki saymadım. O sırada seninle ilgili fanteziler düşünüyordum.’’ Sehun, Luhan’ı kızdırmak için söylediğinde Luhan işaret parmağıyla onun alnını ittirdi.

‘’Bunu sadece rüyanda görebileceğini biliyorsun değil mi? Bir dakika, az önce ‘seninle ilgili fanteziler’ dedin değil mi? Hey, hey. Başka kiminle ilgili görecektin?! Elbette benimle ilgili.’’ Luhan eşine sitem ederken Sehun onun çıplak karnına öpücük bıraktıktan sonra konuştu.

‘’Hamileliğinin sevmediğim tek yönü bu, sana söylediğim şeyleri nasıl başka bir tarafa çekebiliyorsun ki?’’ Sehun kaşlarını çatarken Luhan elini onun omuzlarında gezdirdi.  ‘’Sadece seninle dalga geçiyorum bebeğim, ikinci sefer olduğundan bu durumlara alışkın olduğunu sanıyordum.’’

Sabah ki muhabbetlerini bölen kapı açılmasıyla Sehun bıkkın bir ifadeyle kapıda ki oğluna bakıp, sessizce Luhan’a mırıldandı. ‘’Her sabah yanımızda bitmesinden hoşlanmıyorum.’’ Luhan, Sehun’un omzunu sıktığında mırıldandı. ‘’Onu yapmaktan çok hoşlanıyordun ama.’’ Luhan, Sehun’u geriye iterek yanında Nam’a yer açmıştı.

‘’Buraya gel bebeğim.’’ Young Nam paytak adımlarla yatağa geldiğinde tişörtünün eteklerini tutuyor ve çıplak bacaklarını ilerletiyordu. ‘’Lulu, b-ben kötü biri değilim.’’ Luhan oğlunun ne dediğini anlamakta güçlük çekince bebeğini yanına alarak tüm ilgisini ona verdi.

‘’Elbette bebeğim, sen kötü biri değilsin. Benim masum bebeğim.’’ Luhan oğlunun alnına öpücük koyarken Sehun, Nam’ın tişörtüne bulaşan lekeyi görünce kahkaha attı. ‘’Tanrı aşkına, bebeğimin sütü geliyor!’’ Sehun yüksek sesle konuştuğunda Luhan onun koluna vurdu. ‘’Ne saçmalıyorsun sen?!’’

Luhan, Sehun’un baktığı yere gözlerini iliştirdiğinde meni lekelerini görünce sızlandı. ‘’NamNam, bunu nasıl yaptın?’’ Young Nam masumca dudaklarını büzerken mırıldandı. ‘’B-Babam gece senin adını söyleyerek orasına dokunuyordu ve sonra süt çıktı. B-Ben acıkmıştım ve bende yaptım ama s-süt gibi değildi.’’

I'M YOUR SLAVE ☯Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin