Bu bölümün bir kısmı bilgilendirme amaçlıdır.
The Originals veya Tvd serisinde görmediğimiz doğa üstüler olacak benim kurgumda.
Druid:Merlin dizisini izleyenler bilir ama izlemeyenler için açıklayacağım.
Druidler,Britanya efsanelerinde ünlüdür. Kelt toplumundan sayılırlar.
Druidler;büyü,bilgelik,şifacılık gibi şeylerle ilişkilendirilir.
Bazen doğanın rahipleri ve rahibeleri olarak nitelendirilirler.
Büyünün ustaları sayılırlar. Merlin dizisinde belirtildi.
Benim kurgumda ise Druidler aynı şekilde büyünün ustalarıdır. Sıradan güçte bir druid sıradan güçte bir cadıdan daha güçlüdür.
Bunun nedenini ise şöyle (yani benim kurgumda) cadılar,insan ve druidin çocuğudur. Bu yüzden büyü genleri daha zayıftır.
Druidler,bazı cadılara nazaran güçlenmek için atalara ve ya başka şeylere ihtiyaç duymaz.
Onlar varoluştan güç alır. Doğadan,mistik olan şeylerden,ruhlardan,bazıları canlılarda. Yani güçsüz kalma gibi bir durumları yoktur. Büyü yaparken gözleri koyu bir altın rengi şeklinde parlar.
Ama druidlerin başına bu kurguda fena şeyler geldi ilerleyen bölümlerde göreceğiz.
Druidler için önemli yerler?
Yaşadıkları yer yüzüdür.
Yer altı. Yer altına girişler için bazı yerlerde giriş mağaraları vardır.
Avalon. Sonsuz hayatın yeridir. Avalon'un girişi onunla aynı ismi taşıyan Avalon Gölü'dür.
Avalon Gölü'nü büyünün en iyisi olan Sidhe adlı periler korur.
Sidheler,büyü yapabilirler. Genelde gölden ayrılmazlar ama kendi kurallarını çiğneyen sidheleri yer yüzüne sürgün ederler. Büyü yaparken gözleri kırmızı renkte parlar.
Sürgün edilen sidheler,insan vücuduna bürünur ve bu onlara zayıflık sağlar. Merlin dizisinde yine sürgün edilen sidheler vardı.
Ayrıca,bazı druidler öldüklerinde bile bir göreve sahiptir ve bu görevleri yerine getirmek için ruhani formla yer yüzünde dolaşabilirler. İnsanlara gerektiğinde görünürler. Merlin dizisinde vardı.
Bölüme geçebiliriz. gkc2047 bu bölümü sana armağan ediyorum.
Klaus,kapıya yaslanmış uyuyan Morgana'ya bakıyordu. Onu buraya getirmişti. Valinin eski evine.
Bir zamanlar o adamın göz boyamak için verdiği davetleri hatırlıyordu.
Odaya sessiz adımlarla girdi. Bütün gece kâbus gördüğünü biliyordu Morgana'nın. Hatta bir kaç kez çığlık attığını bile duymuştu.
Sandalyenin üzerinde ki çantasına uzandı. Kenarından küçük bir şişe görünüyordu. Cam şişenin kapağını açıp burnuna yaklaştırdı.
"Ökse otu." Morgana'nın sesiyle şişeyi geri kapattı. "Uyanmışsın." Morgana omuz silkti. "Hiç uyumadım. Kâbuslar." Diye mırıldandı. Göz altları uykusuzluktan şişmişti.
Klaus,yatağın kenarına oturdu. Morgana dizlerini kendine çekti. "Ökse otu sizin için zehirlidir." Dedi Klaus. Morgana,göz devirdi.
"Biliyorum Nik." Klaus,kadının yüzünü kapatan saç tutamlarını geri itti. Morgana'nın saçlarını gerçekten seviyordu. "Kendini öldürmek istedin?" Morgana hafifçe başını salladı.