"Elijah'ı hâlâ serbest bırakmadı." Dedi Katherine.
Özlüyordu. Elijah ona gerçekten sevgiyi hissettiren tek kişiydi.
Elijah'nın sevdiği kişi Katherine Pierce değildi,Katerina Petrova'ydı.
Katherine'in yalanlarının arkasına sakladığı,ruhunun en derinine hapsettiği gerçek benliğine.
Elijah,o benliğe ulaşmayı başarmıştı.
"Kontrol edelim istersen?" Dedi Morgana.
Katie'den çektiği enerji Hasat Kızı'nın enerjisiyle aynı kökendendi.
Ata Ruhları...
Katherine,onun ciddi olduğunu görünce başını salladı.
Morgana bir ayna ve bir kaç mum aldı.
Geniş bir tahtanın üzerine tebeşirle bir pentagram çizdi. Mumları köşeye yerleştirip,merkeze Katie'nin enerjisini çektiği kolyeyi koydu.
İşlem basitti biraz odaklanacak,Hasat Kızı'nın enerjisini hissedecekti. Sonra ise Elijah'nın aurasına odaklanacaktı.
Ayna ise enerjiyi görsel olarak aktaracaktı.
"Yardım etmemi ister misin? Artık cadı değilim ama..."
Morgana omuz silkti. "Senin enerjinle Elijah'nın aurasını daha kolay hissederim. Siz birbirinize bağlısınız. Gel."
Katherine gülümseyip,Morgana ile ellerini birleştirdi.
Morgana,bilmediği dilde kelimeleri mırıldanırken,mumlar alev almaya başladı.
Kolye,biraz parlamaya başladı ve aynaya doğru gözle görülür bir sis aktardı.
Bulanıkta olsa bir görüntü geliyordu. Morgana gözleri kapalı olduğu için izleyemiyordu ama Katherine,görüyordu.
Genç ve biraz kısa bir kuz Elijah'a biraz kan veriyordu. Hançeri çıkmıştı. Hatta sohbet ediyor sayılırlardı.
"O iyi." Dedi Katherine.
Morgana ellerini çekip,gözlerini açtı. "Emin misin?" Dedi şüpheyle.
Katherine hızlıca başını salladı. "Hançerden kurtulmuştu,hatta kız ona kan veriyordu sanırım."
Elijah'nın bir planı olduğunu düşünüyordu aslında. Çünkü doğru gördüyse hzerinde büyü yoktu. Ve kız ona kan vermek zorunda değildi.
Elijah Klaus kadar iyi bir manipülatifti hatta bunu o asil tarzıyla yapınca daha da ikna edici oluyordu.
"Bara gidelim mi?"
~"Londra'nın dışına çıkmak nasılmış?" Dedi Katherine.
Morgana,göz devirdi. "İlk defa yurt dışına çıkmadığımı biliyorsun." Hatta bazen Katherine'le biraz kafa iznine ayrıldıkları bile olmuştu.
"Klaus'la kendi bölgenden uzakta olmak nasıl bir şey o zaman?"
İşte bu ilk defa olmuyordu. Morgana dudağını ısırdı.
"Aslında Mystic Falls'a seni kontrole gelmiştim. Ve barda Nik'le karşılaştım."
Katherine,kahverengi gözlerini heyecanla büyüttü. "Barda ve Klaus kelimesinin sonu pek iyi gitmez ama." Dedi genişçe sırıtarak.
"Kol vardı yanında. İlk basta beni fark etmedi aslında. Sonra Kol, ateşli deyince bana döndü. Tanımamazlıktan geldim. Tam yanıma gelecekken önüne sarışın bir kız çıktı. Bir süre bir şey konuştular bende fırsat bilerek bardan çıktım. Sonra sarışın kız da çıktı. Nik,kızın peşinden geldiğinde beni tekrar gördü ve yeniden yanıma geldi." Dedi kaşlarını çatarak hatırlamaya çalışıyordu.