Adalet İçin Öldür (+18) (Ara Verildi)

17. Bölüm

Bilge'nin Ağzından

Tuvalete girdiğimde Kenan'dan uyuşturucu almak için yeterli parayı yanıma almadığımı hatırladım ve geri dönmeyi düşündüm ama sonra artık geri dönüş olmadığını fark ettim. Gülümseyerek aynada kendimi kontrol ettim. Tuvalette bir kadının dikildiğini gördüm. Makyajımı tazelemeye başladım ve aynada kadının bana yaklaştığını gördüm. Kadının sarı saçları ve mavi gözü vardı. Yüzü de gayet güzeldi ve alnında kanatlarını açmış bir kelebek dövmesi vardı. Boyu da benden uzundu ve zayıftı. Uyuşturucu kullandığı gözlerinden belliydi.

Kadının iyice bana yaklaşmasına izin verdim ve kulağıma "mal ister misin?" diye sorduğunu duydum. "Yanıma fazladan para almayı unutmuşum." diyerek rujumu sürdüm ve kadına döndüm.

Kadın, çenemi tuttu ve "sorun değil." dedi. Tam o anda ne yapacağımı bilmiyordum. Kenan'ın yanında bir cesaret örneği sergilemiştim ama o cesaretim şu an yoktu. Ne yapacağımı, bu kadını nasıl dışarı çıkartacağımı bilmiyordum. Ama fırsatımın ayağıma geldiğini de görebiliyordum. Çünkü kadının lezbiyen olduğunu "sorun değil." cümlesinden sonraki cümlede anladım.

"Hesabı başka şekilde de ödeyebilirsin."

Gülümsedim ve "nasıl ödeyebilirim?" diye sordum. Ardından bacaklarımda kadının ellerini hissettim.

Gülümseyerek "anladım." dedim ve dudaklarımı kadının dudaklarına yaklaştırdım."

"Ama burada yapmak pek uygun olmaz sanırım."

Kadın, güldü ve "adın ne senin?" diye sordu ve dudağıma bir öpücük kondurdu.

Güldüm ve "Bilge." diye yanıt verdikten sonra "senin adın ne?" diye sordum ve "Bahar." yanıtını aldım.

"Ödemeyi yapabileceğim müsait bir yer yok mu Bahar?"

Bahar, alt dudağını ısırdı ve ardından diliyle ıslattıktan sonra "arabam var." dedi.

"Evim de var ama uzak olduğu için ödemeyi arabada yapman ikimiz için de iyi bir seçim olur bence."

Gülerek "olur." dedim ve aynı anda Bahar'ın üzerimdeki baskısının arttığını hissettim.

"Ya da hemen şimdi burada da yapabiliriz."

Ne diyeceğimi bilemediğim bir on saniyeden sonra tuvaletin kapısı açıldı ve beni ipin ucundan aldı.

Bahar, iki adım geri gitti. Gülümseyerek "çıkalım o zaman." dedi.

Beraber tuvaletten çıktık.

Etrafıma bakındım ve Kenan ile Ramazan'ı göremedim. Artık kendi başımın çaresine kendim bakmam gerektiğini anladım ve Bahar ile birlikte bardan çıktık. Filmle kaplı kırmızı bir Renault Clio'nun arka koltuğuna oturduk.

Bahar, yüzünü bana çevirdi ve "hazır mısın?" diye sordu.

Bahar'ı dışarı çıkarmam gerektiğini biliyordum ama çıkardıktan sonra ne yapacağımı bilemiyordum. Bu yüzden ne yapacağım konusunda kararsız kaldım ama kısa süre sonra karar verdim. Bahar, bir kızdı. Bu yüzden onunla sevişip yakınlık kurmaya karar verdim. "Her zaman." diyerek Bahar'ın dudaklarına yapıştım. Uzunca bir süre öpüştükten sonra Bahar'ın üzerine çıktım ve pantolonun üzerinden biraz bacaklarını okşadıktan sonra pantolonun düğmelerini çözdüm ve pantolonunu çıkardım.

Bahar, üzerime çıkıp ellerini kalçalarıma attı ve kalçalarımı okşadı. Kalçalarımı okşamasıyla tahrik oldum. Bahar'ın üzerindekileri ve kendi üzerimdekileri hızlıca çıkardım. Bunu yapıyor olmaktan dolayı kendime kızdım ama içimde bir taraf bunu yapmayı istiyordu. Bu düşünceyi  bana şeytan aşılamış olabilirdi. Gülerek Bahar'ın yüzüne baktım.

"Daha önce hiçbir kadın ile sevişmedim."

Bahar, güldü ve tekrar kalçalarımı yavaşça okşamaya başladı.

"Erkekle seviştin o zaman?"

Gülümseyerek "evet, sevgilimle." dedi ve Bahar'ın yüzünün ve boynunun her yerine öpücükler kondurdum.

"Sevgilin varsa niye benimle sevişiyorsun?"

Gülerek "biliyorsun." dedim ve göğüslerini tutup göğüslerine öpücükler kondurdum. "Gerçekten bilmiyorum." yanıtını alınca konuşmaya devam ettim.

"Macera ve uyuşturucu arıyorum da ondan."

Bahar, söylediklerimi sorgulamadı.  "Güzel." dedi ve tekrar dudaklarımız birbirini buldu.

Kızlığımda Bahar'ın becerikli parmaklarını hissettim ve ağzımdan bir inilti çıkardım. Bahar'ın kalçalarını sıkmaya başladım ve ikimizde inlemeye başladık. Kısa bir süre sonra Bahar, başını kızlığıma indirdi ve okşayarak emmeye başladı. İnleyerek ellerimle kafasını kızlığıma bastırtdım. Ardından bir süre sonra saçlarından tuttum onu kendime çektim ve dudaklarını emdim. Kızlığım onun kızlığına temas etmeye başladı ve temas gittikçe hızlandı. Baharın ellerini bacaklarımda hissettim ve ben de ellerimi Bahar'ın sırtında gezdirdim.

Bahar, biraz doğruldu ve bacağını kızlığıma sürtmeye başladı ve inlemelerim arttı. O anda Bahar'ın bacağıma sürtünmeye başladığını fark ettim. İkimiz de sırılsıklam olmuştuk.

Bahar'ı altıma aldım ve koltuğunda arkasındaki filede bir şırınga dikkatimi çekti ve şırıngayı hemen aldım. "Bu ne diye?" sordum.

"O senin ödülün. Vücuda enjekte edilen güzel bir mal. Ama yarısını enjekte etmen gerekiyor. Tamamını kullanırsan aşırı dozdan tahtalı köyü boylarsın."

Bahar'dan duyduklarımla bunun tek şansım olduğunu anladım ve hiç düşünmeden şırıngayı Bahar'ın göğsünün arasına sapladım ve hızla enjekte ettim. İkinci kez düşünürsem bunu yapamazdım. Bir süre nefes nefese Bahar'a baktım ve böyle bir şeyi nasıl yapabildiğime şaştım kaldım ve kendimde olan şaşkınlığı Bahar'da da gördüm.

Bahar'ın şaşkınlığı dehşetli ve ölüm korkusuyla karışık bir şaşkınlıktı. Bana saldırmak istedi ama yapamadı. Tam, doğrulmuş, boğazıma sarılmaya kalkarken ağzından köpükler saçarak tekrar koltuğa gömüldü.

Ne yaptığımın yeni yeni farkına varıyordum. Bir insanı öldürmüştüm. Büyük bir korku ve dehşetle üzerimi giyindim ve Kenan'ı aradım. Uzunca bir süre çalmasına rağmen telefonu açan olmadı. Bir süre düşündükten sonra kendi işimi kendim görmeye karar verdim ve ön koltuğa geçip arabayı çalıştırdım ve gaza basarak oradan uzaklaştım.

🦮Bölüm Sonu🦮

Dizi Önerisi: Elite
Film Önerisi: Titanların Savaşı
Kitap Önerisi: Bir Delinin Hatıra Defteri  (Nikolay Gogol)
Şarkı Önerisi: Ben Adam Olmam (Serdar Ortaç)