Logic, Allesia Cara, Khalid - 1-800-273-8255
''Yalan söylemek kolay, bir daha inanması zor.''
''Sehun ne alaka?'' dedim Jungkook beni yere indirdiğinde. Gözlerime gözlerini kısarak bakıyordu ve aramızdaki kısa mesafeyi tek adımıyla kapattığında işaret parmağını kafama götürüp sertçe bastırdı.
''Saf mısın? Yoksa salak mısın?'' dedi kafasını eğip bana bakarken.
''Şifreli konuşmayı kesersen dediklerini anlayacağım Jungkook. Sehun neden bizim kavga etmemizi istesin?''
''Çünkü o kaostan beslenen aptal orospu çocuğunun teki.''
''Bu yeterli bir kanıt değil. Sen sevmiyorsun diye çevrendekileri de ondan uzak tutmaya çalışma, benden sana tavsiye.'' diyerek arkamı dönüp gidecektim ki bileğimi tutup beni kendine çekti.
''O zaman neden şuan Sehun yok? Siz kavga ederken de yoktu, biz sizi ayırdığımızda da yoktu. Bak, bahçedeyiz Lisa. Senin yanına gelmek istese onu görürdük. Ama Sehun yine yok.'' dedi bileğimi bırakıp ellerini iki yana açarak.
Dilimi dudaklarımda gezdirdim. Sahiden doğru söylüyordu Jungkook. Sehun neredeydi?
''İşi çıkmıştır Jungkook, olamaz mı?''
''Sana haber verebilirdi.''
Dedikleri çok mantıklıydı ama yine de kimseyi yargısız infaz eden birisi değildim.
''Bu benim sorunum Jungkook. Bana 20 dakika önce orospu muamelesi yapmıyor muydun sen? Takım falan da umurumda değil tamam mı? Seçme bizi. Ben yokum bu işte.'' dediğimde gözlerini kısıp bana bakmayı sürdürdü. Ardından derin bir nefes aldı.
''Söylediklerim için üzgünüm, Sehun iyi birisi değil. İnanmamakta ısrarcısın ama zamanla göreceksin. O zaman her şey için çok geç olacak ve üzüleceksin.''
Arka bahçeden çığlık sesleri geldiğinde birbirimize bakmaya başladık. Jungkook tekrar bileğimi tuttu.
''Koş!'' dediğinde beni sürükleyerek koşmaya başladı ve ben de merakla onun beni yönlendirmesine izin verdim.
***
Bay Lee: ''Bu kaçıncı oldu Jennie? Ailene ve sana yakışmayacak hareketler sergiliyorsun ve seni her seferinde affediyoruz. Ancak baban bu durum tekrarlandığında ona iletmemizi istedi, üzgünüm. Çıkabilirsin, ailenle konuşacağız.'' dedi müdür ciddi şekilde Jennie'ye bakarken.
Jennie: ''Söyleseniz de bir şey fark etmeyecek Bay Lee. Bence boşuna zamanınızı harcamayın.'' dedi Jennie omuz silkerek.
Başımı geriye çevirip camın arkasında, bekleme bölümünde ağlayan Seulgi'yi gördüğümde nefesimi tutup gülmemek için diretmiştim. Arka bahçeye gittiğimizde Seulgi çok kötü durumdaydı ve Taehyung Jennie'yi zapt edememişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
betrayal high school, liskook
FanfictionŞizofreni, hastaların gerçek ile gerçek dışı olan olguları birbirinden ayırt edememesine yol açan, sağlıklı düşünce akışı, duygu kontrolü ve normal davranışa engel olan ciddi bir beyin hastalığıdır. ↺ #1 bangtanpink #2 jennie #5 liskook #5 jinsoo #1...