Evet Zor bir yolculuktur bu. Öyle kolay değil... İnsanın kendi özüne yolculuğudur bu. Çocukluğunda ailende başlayıp yaşamın boyunca... Arkadaşların yakın çevren hatta eğitim hayatında doğru zannettiğin adeta içinde duvar gibi örmene neden olan dayatmalara maruz bırakıldığın duvarın önünde bulursun kendini... Bu yolculuğun adı iç yolculuğu... Tek tek kalbine yerleşen taşları kırma yolculuğu... O taşlardan her birini söktüğünde canın acıyacak. Fakat bunun mükafatı da aynı orantıda çok büyük olacak.Negatif durumlardan uzak tut kendini hemen terk et. Terk edemiyorsan, düşünceni uzaklaştır. Bu kitapta çok sıkça bahsettiğimiz An' da dur. Şüphecilik, kuşkuculuk insanı kendi elleri ile negatifin kucağına bırakır kişiyi....
Bolca dua et içinden geldiği gibi kendi konuştuğun ana dilinde... Yeter ki özünden gönlünden gelsin bu dualar....Her insanoğlu özgür iradesi ile terazisindeki ağırlıkları kendi yerleştirir. Sakın ola suçlu arama orada burada... Kendi yoluna taşları koyanda sensin Gülleri koyanda sensin.... Bu kurduğun dünyam dediğin senaryo da senin kendi eserin... Sana bu yolda yaradan çeşitli vesilelerle devamlı ilham verir... Gönül gözün açık olduğunda yani kendine sağır olmadığında.... Bu ilhamları anlar ve kavrarsın... Bunu ancak gönül gözünle anlarsın diğer bir ismiyle kalp gözünle anlarsın... Beyninle aklınla anlamaya çalışırsan her zaman yanılırsın. Yönünü şaşırırsın... Bu bölümün başında da bahsettiğimiz gibi bu zor bir yolculuktur. Gönlünün dilini çözmek onunla aynı lisanı konuşmak. Ancak kendi derinliğine yolculuk yapmak ile mümkündür. Dışarıdan edinilen telkinler ile kalbine gönlüne öyle sert duvarlar örüp katranlar döktün ki orada cesurca durup açacağın küçücük bir delik bile karanlığını ışıkla dolduracak uyanışın olacaktır. Bir defa uyandın mı bir daha karanlığa dönemezsin. Dönmek istemezsin. Uyanışın yavaş olacaktır. Sindire sindire bu öyle bir uyanıştır ki daha önce yaşadığın hiçbir mutluluğa benzemez. Çocukluğunda bildiğin fakat büyüdükçe bir şekilde yitirdiğin uyanış yaşadığın zamana kadar her yerde aradığın özünün sevgisidir.
Artık kapıdasın bir adım atman yeterli dilediğin zaman gir o kapıdan içeri.... İstersen şimdi dur bekle istersen şimdi adım at. Yeter ki artık üzülme... Tıpkı gecenin ardından gündüz, gündüzün ardından gecenin geldiği gibi her şey gelip geçecek. Sıkıntı yerini huzura bırakacak.Yeter ki Zandan arın, An'da barın!İşte o an zamansızlıkta yokluktan tekrar var olacaksın. Çünkü artık uyandın...Aklınla düşündükçe o kişiyi sınırlı, kısıtlı, sımsıkı kalıplar içerisinde dönderir, durur. Kalbinde hissettiğin hiçbir şeyde kuşkuya yer verme. Bir şey düşünme ki maddeden sıyrıl! Manaya sığın... Her düşündüğün şeyden de sorumlu olduğunu sakın unutma zira düşüncenin de bir enerjisi vardır. Allah'ın yarattığı sistem geri düşündüğün ve beslediğin her şeyi sistem duan kabul eder. Yerine getirir. Düşüncelerini gönül süzgecinden geçir. Öyle hareket et. Tüm sorduğun sorularının da cevaplarını da kendi içinde barındıransın.
Ne kadar Kıymetli olduğunun farkına vardın... UYANDIN!... Artık Sırrına sahip çık. Ne geçmiş, ne gelecek .Ne zaman , ne mekan.Sadece şimdi vardır.ANLA artık sade ve sadece AN da açılır tüm kapılar. Dilediğin anda o adımı haydi at.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yolu Kendine Olan
Espiritualharika bir hilal var ve parlak bir yıldız tam göğün ortasında. İnsana hayaller kurduran,derin derin nefes aldıran ...iki boyutlu düzlemde 3 boyutlu olarak algılanan dünyanızı dönüştürebilmek için kendi yayınınızı yaratın; muhteşem yazılım da b...