~23.BÖLÜM~

272 24 27
                                    

Kafam hayla Mert'in boyununa gömülüydü. Tekrar korkunun bedenimi sarmasina engel olamayarak,
O- ora-da dedim korkuyla
Mert kafasını çevip baktığında  bir şey görememiş olacak ki, bana dönerek,

"Kim güzelim?" dedi. Sesinde ki endişeyi fark etmiştim ama benim kadar korkmuş olamazdı. Tüm gücümü toplayıp kafamı görmemeyi dilercesine gömdüğüm yerden kaldırdım. Oradaydı işte Allah kahretsin ki biri bitse biri başlıyordu. Kolunda ki saati gösterip o pis gülüşüyle sırıtıyordu bana. Korkuyla Mert'e daha da sıkı sarıldım. Zamanı geldiğini söylüyordu. Ama ben buna hazır değildim.

"O işte o orada, zamanımın dolduğunu söylüyor. " dedim hem ağlıyordum hem de bağırıyor.

Mert beni araba'nın içine otutturduğun da  sert bir şekilde kapıyı kapatarak  şöför koltuğuna geçti.

Bacaklarımı kendime doğru çektim. Kollarımı bacağıma sardım bir öne bir arkaya gidip geliyordum.

" Orada, orada işte benim yüzümden zarar verecek. Hepsi benim yüzümden." durmadan bunu diyordum.

Mertin,"güzelim!" dediğin de kafamı dizime koydum. Kafamı iki yana sallayarak kollarımı bacağımdan çektim kulaklarımı kapattım. Arabayı çalıştırdığında tam hareket etmişti ki birden ani bir fren ile durunca bir  arka kapının açılma sesi duyduğum  kendi mi koltuktan geri çekerek

"Gelme!!, Gelmee! Dokunma bana" dedim  ellerimi teslim olurcasına kaldırarak

Mert'te iki elini hava kaldırdı benim gibi.

"Tamam tamam bak bir şey yapmıyorum. Kimse yok sakin ol. Sadece annen ve Hayal onlar bak kimse sana zarar veremez güzelim.  Sakin ol." dedi şefkatli bir sesle.

Annem, "Kızım korma bak biziz." Sesinde ki o korku benim gerilememe sebep olmuştu. Hepsi onun yüzünden olmuştu.

Ona hiç bir tepki vermeden oturduğum yere sinip kollarımla bacaklarımı sarıp kafamı dizime yasladım. Kısa bir sessizliğin ardından arabanın çalışma sesini duydum. Çok şükür uzaklaşıyorum bu yerden.

"Sessiz olun uyusun biraz, baya bir sarsıldı. Ne yaparsa yapsın kesinlikle ters bir cevap vermeyeceksiniz."

Uğultulu seslerle bilincim açıldı ama gözümü açmaya halim yoktu.

Yerden havalandığımı hissetmemle korkuyla gözlerimi zorda olsa açmıştım.

Mert,"şitt sakın ol güzelim benim. Hadi kapat gözlerini ben yanındayım korkma." Bir insanın sesi bu kadar güven verebilirmiydi.  Bana veriyordu. Sadece onun yanında rahatlayabiliyordum.

Kollarımla boynuna sarıldım. Kafamı omuzuna yaslayıp gözlerimi kapattım. Saçlarıma ufak bir buse kondurması yüzümde istemsiz bir tebessüme sebep olmuştu. Kendimi beni esir alan uykuya teslim etmiştim. Ara ara duyduğum sesler, her ne kadar uyumak istesem de beynimin bunu ret etmesiyle yarı uyanık uyuyordum.

Kapı açılma sesi ve adım sesleri. Birde o huzur veren nefes alış veriş sesi. Hızlanan adım sesleri bir anda durdu. Sırtım soğuk yatağa temas edince ister istemez içim ürpermişti.

"Uyu birtanem ben buradayım." Bir elin saçımı oksamasıyla gözlerimi hafif araladım. Saçlarımda ki eli yanağıma indi.

"Gitme nolur çok korkuyorum."
Ağlamaklı sesimin çıkmasına engel olamıyordum.

"Buradayım canım." Elimi tuttu ve dudaklarına götürdü. "Sen uyanana kadar bu eli bırakmayacağım sana söz veriyorum."

O kadar çok uykum vardı ki sesi bile uğultulu geliyordu. Ne kadar uykuyla savaşsam da her zaman ki gibi savaşı kaybetmiştim. Zaten ben bu dünyaya hep yenilmek için gelmiştim.

KALP YARASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin