Bölüm şarkıları; The Tech Thieves - Fake
Bishop Briggs - Dark Side
Kollarımla son kez gövdemi kaldırıp şınav pozisyonundan mekik pozisyonuna geldim. Ayaklarımı biraz ilerimdeki banka sabitleyip kendimi çekmeye başladım.
Bir haftadır burada Aiden'la çalışıyorduk. Mor gözlü kadından sonra bir hafta boyunca Samael'den hiçbir mesaj ya da haber almamıştım, bir şeylerin peşinde olduğunu tahmin edebiliyordum.
O gün eve gelinceye kadar diğer Lilith'in kontrolündeydim, eve gelince tekrar zihnimdeki kabuğuna çekilmişti.
Aiden'a kendimi savunmayı öğrenmek istediğimden bahsedince o da bir tanıdığının olan salonu kullanmamız için izin almıştı. Bir haftadır derslerden sonra buraya gelip düzenli bir şekilde spor yapıyordum, Aiden da birkaç numara öğretiyordu tabii.
Ares'i o günden sonra birkaç kere kampüsün içinde görmüştüm, hepsinde de benden oldukça uzaktı. Onların varlığını hissetmesem de Josh'ın gözlerini her defasında üzerimde hissetmiştim.
Lena'ya da benimle çalışmasını önermiştim; ama işleri yoğun olduğundan kabul etmemişti. "Nasıl olsa sen beni korursun." diyip şirince gülümsemişti.
Her zaman yanında olup ona destek olacaktım; ama her an da yanında olamayacağımı ikimiz de biliyorduk. Onun için elimden geleni yapardım, bizim için öğreniyordum. Yüzümde oluşan küçük gülümsemeyle tekrar doğruldum.
"Kalk bakalım çekirge." Aiden'ın alaylı sesiyle gözlerimi devirip ayaklandım. Çoktan esnemiş olduğumdan pozisyonumu alıp ondan atak bekledim.
Kaşlarını şaşkınlığını belli edercesine birkaç saniye oynar gibi oldu; ama sonra hızlıca sol yumruğunu bana doğru savurdu. Bir haftada olabildiğince geliştirebildiğim reflekslerimle eğilip kurtuldum; ama karnıma doğru gelen yumruğunu görünce ne yapmam gerektiğini hızlıca düşünmeye başladım.
Sol kolumla karnıma gelen yumruğunu savurup tek dizimin üstüne çöktüm destek alabilmek için. Tüm gücümü sağ bacağıma verip Aiden'ın bacaklarına savurdum. Bunu görmüş olacak ki bacağımı tutup sırtüstü düşmemi sağladı. "Şunu yapmayı ne zaman keseceksin?" Son üç gündür kat ettiğim yola güvenerek onu devirmeye çalışıyordum aynı şekilde.
Bacaklarımı koluna dolayıp kıstırdım. "Amacıma ulaşana kadar." Bacaklarına doladığım kollarıma bakıp beni yavaşça kaldırmaya başladı. "Seni korumak için Aden'de eğitildiğimin farkındasın değil mi?"
Tutunduğum kolunu benimle birlikte havaya kaldırıyordu, beni yere çarpacaktı. Kolunu bırakıp ayaklarımın üzerinde durdum. Güçlü bir rakip, hatta çok güçlü bir rakip olabilirdi; ama bende de zoru başarmak için büyük bir hırs vardı, en iyisini yapmaya kafayı takardım.
Az önce onu devirmeye çalışmamışım gibi karşısında dikildiğimde alaylı bir sırıtış oluştu yüzünde.
Beni küçümsüyordu.
Diğer Lilith bu küçümsemeden hiç hoşlanmamıştı, bunun bir melek tarafından yapılması da onu daha fazla sinirlendirmişti. "Birleşmeye ne dersin aptal kız?" Zihnime konuşmasına gülümseyerek karşılık verdim, o da cevabını aldı. Yumruklarımı biraz daha havaya kaldırıp ilk hamleyi ondan bekledim. Lilith, alayını silmek için bana yardım ediyordu. Bakalım ne numaralar yapabiliyorduk.
Aiden bu sefer sağ yumruğunu savurduğunda sola çekilip savuşturdum. "Beni korumak için bunları öğrenmediğine eminim." diyince suratında daha geniş bir gülümseme yayıldı. Birkaç saniye ne yapacağını kestirmek için durdu sonra benim ona yaptığımı yaptı. Yere koyduğu tek dizinden destek alıp diğer ayağını bacaklarıma savurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LİLİTH
FantasyTanrı bana daha iyi biri olabilirim diye ikinci bir şans vermişti; fakat unuttuğu şey zihnim ve dürtülerimdi. Ben Lilith. Tanrı'nın yarattığı ilk kadın. Bazılarına göre ilk günahkâr, bazılarına göre itaatsiz, bazılarına göre çocukları lanetleyen u...