Yaren'in Dilinden
Ben yutkunmuş içeride Harun'un ne yaptığını izliyordum dolap kapağının aralığından. Üzerindeki çeketi çıkarıyordu. Ve ardından kravat. Ve ben gözlerimi kocaman açtım. Korktuğum başıma gelmemeliydi hayır ! Umarım gömleğini çıkarmaya kalkmaz dilim o anda evet sanki benim aklımdan geçenler oluyordu. Gömleğini çıkardı. Ve çıplak üzerini gördüm. Ben utandım gözlerimi kapattım.
Ah dedem ah ! Keşke seni dinleseydimde gelmeseydim buraya. Bin pişmandım buraya geldiğim için. Tabi dedemin düşünce yapısınada hâlâ öfkeliydimde. Ben korkunun stresin esiri olunca ter bastı. Ve Harun üzerini çıkarıp dolaba doğru geldi. Hayır ! Olamaz ! Benim içinde bulunduğum dolaba geldi !Allah kahretsin ! Kahretsin ! Beni görecek ! Onu göreceğim !
Ve ben son yutkunmalarımı yaptım. Gözlerimi sımsıkı kapattım. Ardından kapağı açtı Harun. Ve beni gören adam irkildi. Bende elimle yüzümü kapatmış , dizimi karnıma kadar çekmiş şekilde oturuyordum.
Gönül'ün abisi sesini çıkarmadı. Beni izliyordu hatta. Sonra elini elime koyduğunda ben korkuyla elimi yüzümden çektim ve göz göze geldik.
Gıcık şey üstünde hâlâ bir şey yoktu. Ben yine "hiii" diyip gözlerimi kapattım. Ardından- Özürdilerim ! Özürdilerim ! Ben... Yanlışlık oldu... Yanlışlıkla geldim ofisinize... İzninizle...
dedim. Gözlerine bakmamaya çalışarak dolaptan çıktım ve ofisten çıkmak için ilerleyeceğim vakit koluyla yolumu kesti. Sertçe bana bakıyordu. Bende korkuyla baktım. Yutkunuyordum.
- Bı bırakın... Gi gitmem gerek... Ben... Ç çok Özürdilerim dedim işte. Şimdi...
- Tı tı tı tı... Olmaz... Konuşmadan açıklama yapmadan kaçmak olmaz değil mi küçük hanım ?
- B ben küçük hanım değilim ! Şimdi bırak gitmeliyim... Ace aceleniz var sizin... Bu burada daha fazla duramam.
- Olmaz diyorum bende.
- Ne neden ama ? Üstelik bana kızgınsınızdır şimdi ?
- Olabilir... Ama burası benim ofisim sonuçta. Benim ofisimde benim kararlarım geçerlidir kaçmaya çalışan küçük olmadığını sanan hanımefendi.
Ve o sırada adamdan beklemediğim bir şey oldu. Harun ofisinin kapısını kilitledi. Ben ani bir refleksle hemen elimi koluna attım. Bağırdım ona.
- Ne yapıyorsun sen be ! Gideceğim diyorum ! Yemin ederim isteyerek girmedim ofise ! Bırakın beni !
- Oooovv. Korkmadan cevap verecek kadar dilin varmış iyi.
- Anlamadım ! Ve anlamıyorum seni ! Bırak beni ! Gitmeliyim ! Babam beni bulamazsa veya beni burada görürse mahvolurum ! Lütfen aç kapıyı gideyim.
- Tı yine olmaz. Çünkü ofisimde ne işin olduğunu öğrenmeliyim.
- Sen önce üzerine bir şey giy. Çü çünkü se seni bu şekilde... Yani ayıp... Do doğru değil bu şekilde olman...
Aman banane ya ! İyice işler karıştı off. Odada gergindim şimdi buna yakalandım ve daha çok gerginim. En kötüsüde babama burada yakalanacağım.
BİRİNCİ PART SONU
*
Gönül'ün Dilinden
Ne diye böyle bir şey yaptık ki ? Şu an bin pişmandım böyle bir şey yaptığıma. Çünkü şu an ofisine girdiğim adam buradaydı. Ve beni görmesi an meselesiydi. Yaren'in abisi ofisin kapısını kapattı. Ardından masaya doğru adımlarını attığını duydum. Ben derin derin nefes aldım verdim. Yutkundum. Birazdan olacaklar için korkuyla bekliyordum.Azat biraz ofisinde dolandı. Galiba bir şeyler düşünüyordu. Bu beş dakikalık yürüyüşü en son masasına geçip oturarak son verdi. Ve ben masanın altında ona dahada yakındım. Ayakları benim dibimdeydi. Şu an ayaklarıyla yere vuruyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berdel : Zoraki Evlilik
РазноеAynı adamı seven iki kadının hikayesi... İki farklı aşiretin tek kız torunları onlar. Ve o ikiside aynı adama aşık. Ve o da Miran ! Ama Miran ikisindende nefret ermektedir. Bu nefret iki genç kadın için bir savaşa dönüşür. Birbirlerini tanımayan ik...