Teşekkür

2.7K 132 124
                                    

Şu an buradaysan ve bunu okuyorsan sana iyi dileklerimi gönderiyorum. Çoğu kişi es geçip gidecek, ama sen beni dinlediğin için teşekkür ederim. Çünkü kimse beni dinlemedi.

Aslına bakarsanız saat 23:26 öyle çok geç bir saat de değil. Fazlasıyla uykum ve duygusal boşluğum var. Kapanmasını umduğum yaralarım kimsenin desteğini istemediğim bir hayatım.

Ben Cennet, herkesin Cey diye hitap ettiği o kız. 16 yaşında birçok acıyı kendi başına sırtlanan sırtlanırkende kambur olmayı başaran kişi. İyiyim, iyi olmayı istiyorum. Belki beceriyorum, belki beceremiyorum.

(2023' pek cok yaziyi bu kısımdan sildim.)

Muhtemelen yarın bunu sileceğim. Silmezsem aynı duygular içerisindeyim. Kimseden teselli beklemiyorum. Ben kendi kendime yetiyorum. Bunca zaman tek başıma o dikenlerin üzerine nasıl dik durabildiysem şimdi de dururum. Ayaklarım acısa da.

Yolun sonuna geliyorum gibi. Buradan gitmek için gün sayıyorum. Belki ay, belki yıl. Ama gideceğim. Koskoca bir anı bırakıp bilinmezliğin içinde kaybolacağım. Ne siz beni, ne ben sizi hatırlayacağım.

Ama diliyorum ki bir gün hayat aynı yerde okurlarımla beni buluştursun. Tanımayız birbirimizi ama hiç değilse bir kez tanışırız.

Gülüyorum. Etrafımda insanlar olduğunda aptal ve pozitif bir insan gibi davranıyorum. Usandım. Kendim olamamaktan usandım. İnsanların gözünde ki 'o kız' olmaktan yoruldum. Ben bir hiçim. Koskoca dünyada o kadar insanın arasında nefes alabilmek için çabalayan bir insandan başkası değilim.

Bunları anlatacak değilim. Anlatmamın da bir faydası yok zaten. İki gün dinlenir üçüncü güne unutulurum.

Bunca zaman bana destek veren herkes çok teşekkür ederim. Hayallerimde ki sayıya ulaştım. Bundan sonrası ne olur bilmiyorum. Ama artık sevinçli değilim. Tıpkı küçük bir çocuk gibi istediğim o şekeri aldım ve kabından çıkardığım an hevesim gitti.

Zey, o kendini biliyor. Buralarda henüz 1 yıllığım. Ama o beni ilk zamanlardan bu yana destekliyor. Ona minnettarım. İyi ki var.

Onlarca isim onlarca sayı var. Ama arka arkaya kimseyi sıralamak istemiyorum. Darılırsanız da artık özür dileyecek bir halde değilim. Zaten her şeye kırılan insanları da sevmem...

ÇB'yi ilk yazmaya karar verdiğimde Zeye attım, sonra yakın bir arkadaşıma daha. İkisi de onayladı. Mutlulukla yayımladım. Aslında yüksek bir okuyucuya ulaşacağını biliyordum. Ama bir gün onlara veda edebileceğim düşüncesimi aklımdan tamamen çıkarmıştım. Size kurmaca geliyor biliyorum. Ama benim düşüncelerim farklı. Onlar kurduğum dünyanın insanları. Belki bizlerde kurulan dünyanın o insanlarıyız.

Mısraya ve Furkana teşekkür ediyorum. Onlar evlerinde. Bebekleri ile ilgileniyorlar. Artık dertleri yok. Çünkü onları derde boğacak ben yok. Onları izliyorum. Daha önce mutlu bir evlilik görmemiş olduğumdan olsa gerek. Çok mutlular. Sürekli gülümsüyorlar. Benim yanımdalar her an. Destek oluyorlar. Elimden tuttuklarını hissediyorum.

Öylesine başladığım bu yol beni bazı zamanlar ağlattı bazı zamanlar gurur duymama neden oldu. Ben iki türlü de sevdim.

Onlara veda etmek canımı yakıyor. Kalbimin ortasına sapladıkları hançerden sızan bir kan değil sanırım düşüncelerim.

Anneme teşekkür ederim. Bunu okumayacak. Ama onu seviyorum. Herkesden ve her şeyden fazla. O benim canım. Her çocuk gibi sığındığım tek evim. Onunla gurur duyuyorum.

Ve ben. Burada bitiriyorum. Bir yandan da bitiyorum. Seneler sonra arkama baktığımda göreceğim bu manzara belki cringe gelecek ama gülümsetecek. Öyle umuyorum.

Sizi seviyorum. Teşekkür ederim. Benden büyük olan, küçük olan aynı yaşta olan herkese.

Hayatınızda mucizeleri, gerçek aşkı, mutluluğu ve parayı bulmanızı diliyorum. Bulacağınıza inanıyorum.

Hoş kalın. Çünkü Furkan, Mısra, bebeği ve bu hikayedeki herkes hoş kalacak.

💕

ÇOCUĞUMUN BABASI | Texting ✔ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin