41 🐚

7.3K 400 176
                                    

Mısra'dan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mısra'dan

Üzerime kilitlenmiş kapıya öyle bakarken perdeleri çekilmiş cama doğru koştum. Gecenin bir vakti bu evden çıksam bilmediğim bı yerde ne yapabilirdim ki?

Duraksadım. Kapıya yaslanıp sakince konuşmayı denedim.

"Aç kapıyı. Konuşalım."

Hiç bir ses yok.

"Sana diyorum!"

Kapıya yaklaşan adım sesleri ile geriye çekildim. Kapı yavaşça açıldığında vücudumu bir titreme esir aldı. İçeriye giren kişi ile gözlerim şaşkınca aralandı.

Kapıyı arkasından kapattı ve sırtını yasladı. Çekilse kaçacağımı biliyordu. Ellerini cebine soktu ve söyle dercesine göz kırptı.

"Neden buraya getirdin beni?"

Sesim öncekinin aksine daha çok titriyordu. Korkuyordum. Başıma gelecek olandan değil. Bebeğimin başına bir şey gelmesinden.

"O gün gözümün önünde Furkan ile öpüşecek kadar cesaretliydin. Peki şimdi ne oldu? Anlaşılan epey korkuyorsun."

Dizlerimin bağı çözülmeye başlamıştı artık. Yanımda ki yatağın ayak ucuna oturdum ve elime alnıma yaslayıp halıyı izledim. Bu deli benden ne istiyordu?

Yavaşça ona çevirdim gözlerimi. Beni izliyor her hareketimi inceliyordu.

" Beni neden buraya getirdin?!"

Öfkeyle çıkan sesim onun üzerime gelmesi ile kısıldı. Yüzünü yüzüme yaklaştırdığında tiksinti ile geriye çekildim. Ama ne fayda? Ben geriye yattıkça o da üzerime eğildi. Sırtım yatak ile buluştuğunda yavaşça dizimi kaldırdım. Aksi bir hareketinde tekme atacaktım. Bunu gözlerimden anlamış gibi iki 2 bacağımıda havada kavradığında artık kurtulmak için çırpınmaya başlamıştım.

"Uslu kız ol. Şimdi mutfağa ineceğim. Sende gel. Yemek yapacağız."

Üzerimden kalktı ve kapıyı açtı. Yüzüme bakmadan tekrar konuştu.

"Kaçmaya çalışma bütün kapılar kilitli. Bahçenim dört bir yanında da korumalar var. Sana zarar vermek zorunda bırakma beni." Dudaklarım şaşkınlık ile aralanırken beni arkasında bıraktı ve kapıyı açık bırakıp odadan çıktı.

Telefonumu bile almıştı. Nerede olduğunu bulmalıydım.

Ayaklandım ve onun suyuna gitmeye karar verdim. Eğer iyi anlaşırsak belki beni bırakırdı. Değil mi?

Sanırım hayır.

Ama denemeye değerdi. O çoktan merdivenleri inmişken bende yavaşça inip ışığı açık olan odaya girdim. Tahmin ettipim gibi mutfak burasıydı. Hava alması için açtığı cama takıldı gözlerim. İkinci kattaydık ve burada bile demir parmaklıklar vardı. Bu ev niye zırhlı gibiydi?

Ocağın altını yaktı ve tencereyi üstüne bırakıp içine makarna attı.

"Bende yardım edebilirim istersen." Mırıldandım.

Hayır anlamında başını sağa sola salladığında gözlerim hala etrafda dolanmaya devam ediyordu. Camın önünde ki kahvaltı masasının üstünde duran siyah kılıflı telefon ile gülümsedim. Masaya yakın olabilmek için ocağın başına geçtim. Gözleri bri süre beni süzdü ve sabır diler gibi nefes verip etleri doğramaya devam etti. Ona fark ettirmemeye çalışarak arkaya uzandım ve telefonu alıp arkama sakladım.

Nasıl fırsat bulacaktım?

"Bekle beni. İçeriye gidip geleceğim."

Onaylar anlamda başımı salladım. Tanrı sesimi duymuş olmalıydı!

O mutfaktan çıktığında hızlıca telefonu açtım ve numarayı yazmaya başladım. Furkanın numarasını ezbere biliyor olmam işime yaramıştı. Tam son haneyi yazmıştım ki elimden hızlıca alınan telefon ile irkildim.

"Seni geri zekalı!" Telefonu duvara fırlattığında parçaları yere saçıldı. Elimi ağzıma götürdüm. Bu herif manyaktı!

Elleri sertçe bileğimi kavradı. Beni de peşinden sürükleyerek merdivenleri tırmanmaya başladı. O kadar çok bağırmıştım ki boğazımın acısını fena halde hissetmiştim. Kolumu bırakmıyor her çekiştirdiğimde daha çok sıkıyordu. Odaya girdiğimizde beni patates çuvalı gibi içeriye savurdu. Yere düşmekten son anda kurtulsam da başımı duvara çarpmıştım.

Dudaklarımdan dökülen hıçkırıkların sesini Furkanın duymasını diledim.

"Burada kimse seni bulamaz. Boşuna hırpalama kendini." Sinirle toparlandım ve derin bir nefes verip masanın üzerinde ki kitabı sertçe kafasına fırlattım. Ama havada tutmuştu. Bu da öfkesini körüklemeye davet çıkardı.

Kitabı yere attı ve odadan çıkıp kapıyı üzerime kilitledi. Olduğum yere düştüm. Ellerimi ahşap zemine yaslayıp yutkundum.

- Sezon finali -

🦋

Selam bebeklerim. Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Ben çok iyiyim. Daha uzun yazmak istedim ama hem tıkandım kaldım hemde sizi çok bekletmek istemedim. Yarın geçtiğimiz her bölümü bir kişiye ithaf etmeye başlayacağım.

Oy ve yorum yapmayı unutmayııın.

Sizi seviyorum.🐑💙

ÇOCUĞUMUN BABASI | Texting ✔ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin