|6| "Bir omega'yla birlikte olamazsın."

20.8K 1.7K 565
                                    

merhabaaa

1k olmuşuuzzz, umarım bizi seviyorsunuzdur❤️

umarım beğenirsiniz, keyifli okumalar ❤️

-

Arzu, istek ve nefis.

Tanrı, bu duyguları insandan almalıydı. Almalıydı ki, insanlar kendilerine hâkim olabilip, kendilerini kontrol edebilsinler. Ya almalıydı, ya da kontrol edebilecek bir silah vermeliydi.

Kendimi kontrol edebilmeliydim.

Başımı göğsüne yaslayıp, tek dizine oturmuş olduğum adam, benim sınırlarımı zorluyordu. Feromonları o kadar rahatlatıcıydı ki, rahatlıyordum lâkin içimdeki bacağına sürtünme dürtüsüne bir türlü engel olamıyordum. İçimden bir ses, onunla sonunda yalnız kalabilmişken rahat durmuyordu ve ben sadece ona sarılmak isterken birden bire bacağına sürtünmek dürtüsü geliyordu.

Neydi bu?

Omegam mı istiyordu onun Deltasını?

Alfa ve Deltalardan deli gibi korkan kendisi değil miydi? Şimdi ne diye bir Deltayı bu kadar arzuluyordu?  Cevap açıktı. Ruh eşiydik ve ona karşı muhteşem bir cinsel açlık besliyordum.

"Jeongguk," diye mırıldandığını duydum. Başımı kaldırıp beni süzen irislerine baktım.  "İyi misin bebeğim?"

Kafamı salladım yalnızca. Mutluydum. Belli değil miydi başım göğsünde ne kadar huzurlu olduğum?

Eğilip alnıma dudaklarını bastırdığında gözlerim kapanmış, hissettiğim yumuşaklıkla öptüğü yer yanmıştı sanki. Tek elini saçlarıma atıp karıştırdığında, mayışmaya başlamış, parmak uçları tenimle temas ettiğinde gözlerim kayarak kapanmış, ve kediye benzer mırıltılar çıkarmıştım.

"Hoşuna mı gitti, hm?" Deyip saçlarım arasındaki parmaklarını hareket ettirmeye devam ederken, onaylamadan yanağımı göğsüne sürtmüş, bir kedi gibi gülümseyerek mırıldanmıştım.

"Taehyung," dedim, yine kısık, fakat duyabileceği bir ses tonuyla.

"Hm?"

"Şimdi ne olacak?" Eli durdu. Gülümseyen dudakları düz bir çizgi hâlini alırken yalnızca izledim, ve bekledim. Vereceği cevabı bekledim lâkin düşünerek birkaç dakika sustu.

"Burada kalmak istiyor musun? Benimle kalmak istiyor musun Jeongguk? Yemin ederim, istemezsen vermem, hiçbir güç alamaz seni benden. Sadece söyle." Cümleleri tek tek, kalın ses tonu ve baskınlığıyla kurduğunda, çatık kaşlarımı gevşeterek kafamı salladım. Dürüsttüm. Onunla kalmak istiyordum. Eski cehennemime dönmek istemiyordum. Lâkin Taehyung, yalnız yaşadığından bahsetmemişti. Yalnızca ailesinin evde olmadığını söylemişti ve bu demek oluyordu ki, ailesi akşam, ya da her hangi başka bir süre zarfında eve geldiğinde beni görürdü ve ben kendimi sevdiremezsem burada da kalamayacaktım.

Ailem beni tekrar geri almazdı. Gerçi onlara artık aile demek falan istemiyordum. Fakat Taehyung'un ailesi de beni sevmezse, tam anlamıyla ortada kaldım demekti.

İkilemde kalmıştım. Yaşadığım ve en nefret ettiğim duyguda.

"Seninle kalmak istiyorum ama," deyip sözümü yarıda keserek başımı eğdiğimde, Taehyung konuşmamı beklemiş, fakat inatla sessiz kalıp çekingen tarafımın baskın gelmesine izin verdiğimde elini çeneme koyup başımı kaldırarak gözlerine bakmamı sağlamıştı.

"Ailen, Taehyung. Ya beni sevmezlerse?"

"Seni sevmemeleri için hiçbir sebep yok bebeğim, seveceklerine eminim. Ama yine de burada kalmak istemezsen, ayrı eve çıkarız, hm?" dediğinde, aniden gelen ağlama hissiyle dudak büzdüm. Bu adama sahip olacak hiçbir şey yapmamıştım. Hiçbir şey. Eğilip büzdüğüm dudaklarıma biz öpücük kondururken, hafiften gülmüş, ve elini tekrar saçlarıma atarak karıştırmaya başlamıştı.

chocolate scent |taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin