merhabalarrr.
SONUNDA ATABİLDİM BÖLÜMÜ.
gecen bolumdeki oy sayisi digerlerine gore dusuktu, uzuldum😔
ama sizden onemli degil tabii ki, vermezseniz de size kirilmayacagimi biliyorsunuz<3bu bölüm sandigimdan daha uzun olacakti, 5000 kelime civari, o yuzden iki part halinde olacak. sigdirabilirsem tek partta olabilir aslında, umarim sıkilmazsiniz... (tek part tabii ki)
bolum sonunda gorusmek uzere, sizi seviyorum💕💕
-
Yaklaşık iki saatin sonunda, hepimiz hazırlanmış durumdaydık. Hava gereğinden daha sıcaktı. Taehyung'un bir gömleğini üzerime geçirmiş, altıma ise dar pantolonlarımdan birini giyinmiştim. Jimin daha önce görmediğim kadar gergin gözüküyordu. Yoongi de öyle. İki ailenin arasında nedeni bilinmez bir anlaşmazlık olduğundan, kendilerini kabul etmeyeceklerini düşünüyorlardı.
Biz de öyle düşünmüştük.
Ve etmemişlerdi zaten.
"Jeongguk?" Taehyung'un sesini duyduğumda bakışlarımı boş boş gezdirdiğim halıdan kaldırdım ve ona çevirdim. Durgundum. Çünkü Yoongi ve Jimin'in yaşadığı zorluklara yardımcı olmak bizi hatırlatıyordu. Bize kimse yardımcı olmamıştı, yardıma ihtiyacımız vardı fakat kimse yoktu. Şimdi aynı zorlukları onlarda yaşıyordu. Ailelerimizin kuralları bir nevi aynıydı. Jimin de, bende omega olduğumuz için yargılanmıştık ve şimdi Jimin'in yaşadığı şeyleri anlatması, babamın ve abimin bana yaşattıklarını bana kolayca hatırlatıyordu.
Yaptıkları ömrüm boyunca ne kadar mutlu olursam olayım unutamayacağım şeylerdi çünkü.
"İyi misin bebeğim?" Yanıma oturup kolunu omzumdan attığında kafamı aşağı yukarı sallayarak ona yanaştım. Oturma odasındaydık. Jimin ve Yoongi hâlâ yukarıda hazırlanmaya çalışıyordu lâkin bu hazırlanmanın kıyafetten çok ailelerinin tepkileri için olduğuna emindim. Jimin korkuyordu, Yoongi de sürekli ona yanında olduğunu, yardım edeceğini ve kendilerini asla ezdirmeyeceğini söyleyerek onu sakinleştirmeye çalışıyordu.
Kahvaltının üzerinden üç saat geçmiş sayılırdı. Öğlene kadar Park'ların yanına gitmiş olmalıydık, orada en az bir buçuk saat geçireceğimize emindim. Daha sonra Yoongi'nin evine gitmeliydik ve en son, Jeon'lara, benim evime gitmeliydik. Çünkü Jimin'i isteyen abimdi. Ruh eşi olduklarını kanıtlamadığımız sürece de peşini bırakacak gibi durmuyordu.
"Bugün son, sonra her şey bitecek. Dayan küçüğüm." Kulağıma yaklaşarak sessizce söylediği sözcüklerle gülümsedim ve başımı yaslamış olduğum omzundan kaldırarak yanağına bir öpücük bıraktım. Bu onunda gülümsemesini sağlarken uzun parmaklarını özenle düzeltmiş olduğum saçlarımın arasına daldırdı, bu gülen ifademin anında solmasını sağlamışken kaşlarımı çatmış, ve eline vurmuştum hafifçe.
"Saçımı bozdun, Taehyung!" Yeniden düzeltmeye çalışırken kıkırdadı ve ellerimi tek eliyle tutarak daha da dağıttı saçlarımı. Eğlenir ifadesine rağmen çatık tuttuğum saçlarımla başımı hızlı bir şekilde iki yana salladım ve elinden kurtuldum. İki elimi sıkıca tek elinin parmakları arasına sıkıştırmış olduğundan, saçlarımı dağıtmasını hiçbir şekilde engelleyemiyordum ve tek çare başımı hızlıca sallamak olmuştu.
"Ama uğraşmıştım." Diyerek dudak büzüp ellerimi kurtarma çabasında bulunmadan alnıma dökülen saçlarıma baktım göz ucuyla. Boştaki eliyle yanaklarımı tuttu ve sıkarak dudaklarımın biraz daha büzülmesini sağladı. Kalın dudakları sıktığından dolayı öne çıkan dudaklarıma kayarken alt dudağımı iki dudağı arasına almış, emmişti birkaç saniye. Ardından aramızda santimler kalacak şekilde uzaklaşmış, burnumun ucuna bir öpücük kondurarak yanaklarımı bırakmış ve saçlarımı kulaklarımın arkasına sıkıştırmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
chocolate scent |taekook
Fanfictiontaehyung, herkesin çekindiği ve kaba olduğuna inandığı bir deltadır. jeongguk ise onun kolları arasına izinsiz girebilen bir omega. (kesinlikle masum bir fic değildir, küçük yaşıtlara uygun olmayacak derecede +18 içerir.) |taekook| |omegaverse angs...