Adrian en sonunda ilk kez okula geliyordu. Kalbi heyecandan durmadan atıyordu. Arabadan indi ve okula doğru ilerledi.
Okul kocamandı, bahçede bir çok öğrenci bankalara oturmuş konuşuyordu.
Adrian'ın geldiğini gören Chloé, üstüne atlarcasina koştu ve sıkıca sarıldı.
"Adrikıns~ Hoş geldin! Senin için mükemmel bir yer ayarladım. Tam benim önümde."
Kız Adrian'ın kolundan çekerek sınıfa ilerledi. Sınıf ikinci kattaydı. Merdivenlerden yukarı çıktılar ve sınıfa girdiler.
Chloé duvar tarafından en ön sırayı gösterdi ve "Burası senin yerin Adrikıns~" dedi.
Adrian sırada oturan kızı gösterdi ve "Ama burada başka biri oturuyor." dedi.
Chloé arkasını döndü ve sırada oturan kıza baktı.
"Bu delinin burada ne işi var!?"
"Chloé böyle konuşman pek doğru değil."
Arkadan gelen kız sesi ile tüm gözler esmer tenli kıza çevrildi.
"Sen buna karışma Cesaire!"
Kız Chloé'ye yaklaştı ve "Nasıl karışmam? Sen hasta bir kıza zorbalık ediyorsun!" dedi.
"Kim hastaymış?"
Gelen sesle herkes sesin kaynağını olan mavi saçlı kıza döndü.
"Ben mi hastayım? Beni güldürüyorsunuz. Hiç benim değil de sizin hasta olduğunuzu düşündünüz mü? Hem herkesle aynı olmayı kim ister?"
Kız bacaklarını sanın üzerine koyduğunda Chloé ona küçümseyerek baktı.
"Yine ailemi aramazsınız umarım. Sadece biraz takılmak istiyorum."
Kız ağzındaki sakızı şişirdi ve patlattı.
Chloé ona tekrar küçümseyerek baktı ve sınıftan sinirle çıktı. Genç kız o kadar sinirlenmişti ki ilk kez okula gelen Adrien'ı bile unutmuştu.
Adrien sınıfta hiç tanımadığı insanlarla çok rahatsız bir şekilde dikiliyordu.
Esmer kız sonunda onu fark ettiğinde ona doğru bir kaç adım attı ve "Sen Adrien Agreste'sin değil mi?" dedi.
"Evet o benim." Dedi Adrien gerginlikle.
"Moda tasarımcısı kişiliğinde olsaydı seni kesin tanırdı. Bazen beni bile tanımadığı oluyor. Lütfen bu seni korkutmasın."
"Hey benim hakkımda konuşuyorsanız yüzüme konuşun!" Dedi kız bağırarak. Sıradan ayaklarını indirdi ve ayağa kalktı. Adrien'a doğru yaklaştı. "Neden yüzüme söylemiyorsun!? Korkak civciv, şöyle yüzüme söyle! Ne düşünüyorsan yüzüme söyle! Arkamdan konuşma!"
Adrien neye uğradığını şaşırdı. Kıza ne cevap vereceğini düşünürken esmer kız konuştu. "Marinette lütfen sakin olur musun? O senin hakkında hiç bir şey söylemedi."
Marinette sinirle sıradaki siyah, deri ceketini aldı ve sınıftan sinirle çıktı.
Adrien kızdan çok etkilenmişti. Tavırları onu kendine çekmişti.
Esmer kız Adrien'a döndü. " Üzgünüm Adrien. Marinette çok dengesiz. Bu arada ben Alya, Alya Cesaire." dedi ve elini Adrien'a uzattı.
"Tanıştığımıza memnun olurum."
"Bende. Üzgünüm seni biraz yanlız bırakmalıym. Marinette'in ailesini aramam gerekiyor."
"Tamam."
Adrien cevap verdikten sonra Alya hızla sınıftan çıktı.
O gün Nino adında bir çocukla tanıştılar. Çocuk Alya'nın sevgilisiydi. Adrien da çocuğa çok ısınmıştı.
💫397 kelime💫
Merhaba canlar! Nasılsınız?
Kısa bir giriş oldu farkındayım. Ama çoğunlukla böyle ilerleyecek ve Marinette'in evden kaçtığı bölümler olacak.
Bilgi: Çoklu kişilik bozukluğu çok ciddi bir hastalıktır. Bu hastalığa cinsel veya fiziksel tıravmalar neden olur. Hastalığa sahip olan kişiler bir bedende birden fazla kişilik geliştirir. Bu kişiliklerin birinin hatırladığını diğeri hatırlamaya bilir. Hastalar Sinir krizleri geçirebilirler. Hafıza kaybı yaşayabilirler ve bu normal bir hafıza kaybına benzemez.
Üstteki bilgiler benim anladıklarım.
Sonraki bölümde görüşmek üzere 👋👋👋
Seviliyorsunuz 💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
More & More [Adrinette]
FanfictionÇoklu kişilik bozukluğu olan Marinette ve Hasta bir kıza aşık olan Adrian'ın hikayesi. ~~~ "Onu ölüme terk edersin yada anlaşmayı kabul edersin." "..."