Antalya

395 26 11
                                    

Dicle: peki ben sizlere nasıl yardımcı olabilirim acaba şefim?

Barış: güzel bir şarkı fena olmaz aslında

Dicle: o zaman Karya' nın en sevdiğim şarkısı sizler ile Barış bey

##

Dicle ve Barış şarkı eşliğinde güzel bir pizza yapıp afiyetle yerler. Yorucu bir gün olduğu için erkenden yatıp uyurlar.

**

Barış: sevgilim hadi ama uçağı kaçırıcaz

Dicle: ya Barış mavi tişörtüm yok.

Barış: hangi mavi?

Dicle: üstünde güneş deseni olan

Barış: sevgilim koydum ben onu valize

Dicle: ne zaman koydun?

Barış: dün dedin ya bulamadım diye bende siz konuşurken buldum koydum

Dicle: ya niye en başından söylemiyorsun iki saattir onu arıyorum. Senin yüzünden geç kalıcaz.

Barış: bence şuan evden çıksak geç kalmayız. Hadi!

Dicle ve Barış taksi ile havaalanına oradan da Antalya uçağına binerler. Cam kenarında Dicle onun yanında da Barış oturuyordur.

Barış: Leyla teyzenin haberi var mı?

Dicle: yok süpriz olsun

Barış: Boranlara haber verdin mi?

Dicle: hayır onlara da haber vermedim. İlk önce anneme süpriz yapar oradan da onların yanına geçeriz. Dün Ege aradı ama çok yoğun olduğumuzu gelmekten vazgeçtiğimizi söyledim.

Barış: çok sevinecekler. Bu arada ben otel ayarlamadim herşey çok hızlı gelişti. Gidince güzel bir otele geçeriz.

Dicle: aynen, benim bildiğim güzel bir otel var oraya gidebiliriz.

**

Dicle ve Barış yaklaşık bir saat sonra Antalya ya varmışlardı. Taksiye binip Leyla'nın evine gittiler. Dicle Zile bastı ve beklemeye başladılar.

Leyla: kim?

Dicle: anne

Leyla Dicle'nin sesini duyunca kapıyı açar ve hemen kızına sarılır.

Leyla: diclem hoşgeldiniz.

Dicle: hoşbulduk Leylacık.

Leyla: içeriye geçin hadi ayakta kalmayın. Barış oğlum sende hoşgeldin

Barış: hoşbuldum Leyla teyze. Nasılsın?

Leyla: iyiyim oğlum, sizleri gördüm daha iyi oldum. Ben gelmezsiniz sanıyordum.

Dicle: son anda Barış ikna etti yoksa gelmiyorduk.

**

Dicle, Barış ve Leyla yaklaşık iki saattir sohbet ediyorlardı. Dicle saate bakınca artık kalkmaları gerektiğini anladı.

Dicle: anne bizim gitmemiz lazım daha ekip ile bulusucaz ordan da otele geçeriz

Leyla: ne oteli Dicle kalın işte burada

Dicle: annecim olmaz biz seni rahatsız etmeyelim. Hem tekrar geliriz.

Leyla: bekliyorum o zaman

Barış: gitmeden önce mutlaka gelicez Leyla teyze merak etme

Leyla: tmm peki iyi gezmeler madem

**

Dicle: bak Ege az önce buradan story atmış. Bence hala buradalar

Barış: hadi gel girip öğrenelim.

Barış ve Dicle tatlı restorant gibi bir kafeye gelirler. İçeriye girince Boran ve Serkayın kahkaha larını duyup kıkırdarlar ve yanlarına giderler.

Dicle: selamm

Serkay: Dicle, Barış?

Dicle: ne o sevinmediniz galiba?

Boran: sevinmez olur muyuz sadece şok olduk. Hoşgeldin canım geç otur. Barış kardeşim sende hoşgeldin

Barış: hoşbulduk

Ege şoku atlattıktan sonra kalkıp hemen dicleye sarılır. Barış ta onların bu haline gülüp sandalyeye oturur. Ege ve Dicle de ayrıldıktan sonra otururlar.

Serkay: sen dün Ege ye gelmiyecegim demedin mi?

Dicle: dedim

Boran: ben dedim ama abi size, blöf yapmıştır dedim.

Ege: ne bileyim gerçek sandım ben ya

Dicle: sürpriz yapmak istedik.

Serkay: iyi ki geldiniz yaa

Ege: evet Dicle hoşgeldiniz

Dicle: hoşbulduk Emre nerede?

Boran: onun işi varmış gelmedi o

Dicle: yaa, neyse ona da süpriz olmasın yapıcak birşey yok.

**

Dicle: evet arkadaşlar sizinle tekrar oturup yemek yemek sohbet etmek çok güzeldi ama benim kocamı da alıp gitmem gerekiyor

Ege: görüşelim ama yine

Dicle: sözüm olsun.

Ben geldim, selam. Yorumları bekliyorum. Sizleri seviyorum iyi akşamlar...

GRİ // DİCBARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin