Dicle: neden beni düşünen tek insan da anonim?
Dicle: neden?
Gri: ......
##
Barış okudukları karşısında şok olmuştu. Böyle birşey beklemiyordu. Tam bir yalan uyduracak iken vazgeçti ve dürüst olmayı seçti.
Barış: sana dürüst olucam Dicle
Barış: ben tam bir korkağım
Civciv: nasıl?
Barış: korkağın tekiyim işte
Barış: karşına çıkmaktan korkuyorum
Barış: beni reddetmenden korkuyorum
Barış: seni kaybetmekten korkuyorum
Barış: sesini bir daha duyamamaktan
Barış: gözlerini, saçlarını bir daha görememekten korkuyorum
Barış: beni seçmemenden korkuyorum Dicle
Berış: tekrar yalnız kalmaktan, sensiz kalmaktan
Civciv: seviyor musun beni?
Civciv: yoksa bir oyun mu bu?
Civciv: lütfen benimle oynama Gri
Civciv: lütfen!
Barış: eğer aşk buysa sana aşığım ben Dicle
Barış: oyun falan yok
Barış: sadece korkağın tekiyim ben
Barış: risk alamayan korkağın teki
Barış: eğer benim ile daha fazla konuşmak istemez isen anlarım
Barış: zaten annem babam gitmiş sen neden gitmeyesin ki?
Barış: bak gerçekten Dicle
Barış: gerçekten eğer beni sevme ihtimalin yoksa daha fazla konuşmayalım
Barış: daha fazla yanmasın canım
**
Barış'ın da Dicle'nin de gözleri doldu doluydu. İkisi de yapayalnızdı. Dicle denemek istedi. Belki gerçekten sevebilirdi Gri'yi.
Dicle: ben ne demem lazım bilmiyorum
Dicle: ama ben denemek istiyorum Gri
Dicle: seni tanımak istiyorum
Dicle: zamanla ne olur bilemem ama
Gri: gerçekten mi Dicle?
Gri: bir korkak olmama rağmen benim ile konuşmaya devam edecek misin gerçekten?
Dicle: galiba evet
Dicle: peki
Dicle: ne zaman geçer bu korkular?
Gri: bilmiyorum ki diclem bilmiyorum
Feris: Dicleeee
Dicle: geliyorum Feris hanım
Dicle: benim şuan gitmem gerek
Gri: peki
Gri: geri gel ama (silindi)
Gri mesajı silmişti ama Dicle görmüştü mesajı. O an inandı Gri'ye. Gri onu seviyordu. Hemde çok.
**
Dicle, Barış ın evine gelmişti. Vermesi gereken bir senaryo vardı.
Dicle yavaşça kapıyı çaldı. Ama açan olmadı. Oysaki Barış Feris e evde olduğunu söylemişti. Bir kaç kez daha çaldı kapıyı Dicle ama yine açan olmadı. Dicle de bahçeye doğru yol aldı.
Barış bahçe de elinde şişe ile oturuyordu. Sarhoş gibiydi.
Dicle: Barış?
Barış: AA Dicle hoşgeldin otursana
Dicle: yok ben senaryo yu verip gideyim.
Barış: lütfen oturur musun Dicle?
Dicle: peki
Barış ın karşısına oturdu Dicle. Senaryo yu da masanın üzerine bıraktı yavaşça.
Barış: sen birini sevdin mi hiç Dicle?
Dicle: galiba hayır. Neden ki?
Barış: sevmek çok ilginç bir şey be Dicle.
Dicle: nasıl yani?
Barış: sen onu seviyorsun ama o seni sevmiyor. Böyle ona sıkıca sarılmak istiyorsun ama yapamazsın ki olmaz. Ama bak eğer o da seni seviyor ise kıymetini bil. Sıkı sıkı sarıl ona bırakma hiç.
Dicle: aslında biri var?
Barış: kim?
Dicle: .......
Evet arkadaşlar ben geldim umarım güzel bir bölüm olmuştur, umarım beğenmişsinizdir. Sizleri seviyorum sağlıklı ve dicbarlı günler diliyorum efenim...