"Ben senin gölgene falan sığınmadım. Ben 17 yaşımdan sonra senin adını bile ağzıma almadım."
"Ama ben seni takip ettim. Her zaman ediyordum. Hatta ve hatta o askerle aranda geçenleri bile biliyorum. Yazık olacak askere. Neydi adı? Imm Fez- hah hatı...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kalbin temizse karanlıkta kalmazsın.
Kapının hayvan gibi dövülmeye başlaması ile dolandığım yorgandan ayrılmaya çalıştım. Ayaklarımla yitip sonunda yorganı üzerimden attım. Panduflarımı ayağıma geçirip önüme gelen saçlarımı arka tarafa attım.
"Geldim! Geldim patlama!" diye bağırırken kapıya ulaşmıştım. Kapıyı açtığım da karşımda gördüğüm kişi ile kapıyı tekrar kapattım.
"Yok ben kafayı yedim." yatağıma dönecek iken kapı daha hızlı vurulmaya başladı. Kapıyı açıp sevimli diye düşündüğüm bir gülümseme sundum.
"Nene. Şeyda. Ah güzel ailem siz?"
Ne saçmalıyordum hiç bir fikrim yoktu. Nenem elinde ki bastonu ile beni itip türbanının üzerinde ki gözlüklerini indirdi.
"Bu gün pazar ve işin yok." diyince el mecbur oturdum.
Şeyda zorlanarak iki bavulu oturma odasına getirdi. Üzerinde ki ceketini çıkarıp kendini koltuğa attı.
"Söyle bakalım ne yaptın burada?"
"Bir şey yapmadım nene işten eve evden işe."
"Serdar?"
"Nene bak sandığın gibi değ-"
Bastonu ile yere sert bir şekilde vurdu.
"Anlat ne yaptı çarkına tükürdüğümün veledi."
Yutkunarak önce neneme sonra Şeydaya baktım. Uyuyordu. Bu kız neden ciddi ortamda uyuyordu.
"Ben ramazan geliyor diye markete gittim. Döndüğümde eve girmiş burada oturuyordu."
"Nereden bulmuş evini."
"Senin söylediğini dedi."
"Ben der miyim o şerefsize ta en başta sevmiyordum da neyse devam et."
"Aramızda sözlü tartışma gerçekleşti. Evli olduğunu bildiğimi söyledim." sonlara doğru sesim kısık çıktı. Çünkü nenemin haberi yoktu ve nenemin tersi oldukça pisti.
