Ne içimde ki sokaklara
Sığabildim,
Ne dışarıda ki dünyaya.💛
"Siz?" yutkunarak devam etti.
"Ben yanlış bir zaman da mı geldim?"
"Hayır tabii ki. Geç lütfen."
Anlamsız bir endişe oluşmuştu içimde, öne atılarak ben cevaplamıştım Fezayı.
Hala olduğu yerde donmuş bir şekilde bana bakıyordu. İçeriden telefon sesi gelince Yağız yanımızdan ayrılarak oturma odasına gitmişti.
"Hadi gel." kapının kulpunu tutarken içeriye doğru elimi uzattım.
Bir dakika kadar yüzümün her tarafını inceledikten sonra içeriye doğru adım attı. Ayakkabılarını çıkardığını görünce vestiyerden bir terlik uzattım önüne. Terlikleri giyinip kapıyı kapattı.
"Teşekkür ederim."
Oturma odasına ilerleyecek iken kolundan tuttum. Arkasını dönüp önce kolunda ki elime sonra da bana baktı.
"Sandığın gibi bir şey yok. Biz kek yapıyorduk biliyorsun Yağız çocuk ruhlu bir adam. Un Savaşı yapınca o saçlarını yıkadı. Bende duş aldım."
"Yani duş aldım derken Yağızsız. Yani o önce girdi sonra ben. Tabii ki Yağız-" ne saçmaladığım hakkında hiç bir fikrim yoktu. O da saçmalamama dayanamamış olacak ki konuşmamı kesti.
"Umay!"
"Efendim"
"Sakin ol ben anladım." derken ellerini omuzlarıma koymuştu.
Fark ettirmeden derin bir nefes aldım."Ben hakkımda yanlış düşüncelere kapılmanıa istemedim. Kimsenin hakkımda yanlış düşünmesini istemem."
"Anladım sakin ol. Ve yanlış düşünmedim. Tamam başta aklıma iyi şeyler gelmedi ama biliyorum seni"
"Zaten Yağız'ı da iyi tanıyorum. Hoşlandığı biri varken başkasıyla ilişkiye girmez."
"Anladım." yavaşça ellerini omuzundam çekip gülümsedi.
"Hadi içeri geçelim de şu kekinizi yiyelim."
"Olur ben hazırlayayım." arkamı dönüp mutfağa geçtim. Üst raftan tabakları çıkarıp masanın üzerinde ki keki tabaklara koydum. Bir tepsiye de çayları koyup oturma odasına geçtim. Yağız ve Feza televizyonu açmış maç izliyorlardı.
Ben gelince Yağız televizyonu kapatıp kumandayı sehpaya koymuştu.Kekleri ve çayları dağıttıktan sonra tekli koltuğa oturdum.
"Eee Umay iki gün sonra Bayram memlekete gidecek misin?" elimde ki çayı sehpaya bırakıp Yağız'a döndüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖNLÜME GEL
Romance"Ben senin gölgene falan sığınmadım. Ben 17 yaşımdan sonra senin adını bile ağzıma almadım." "Ama ben seni takip ettim. Her zaman ediyordum. Hatta ve hatta o askerle aranda geçenleri bile biliyorum. Yazık olacak askere. Neydi adı? Imm Fez- hah hatı...