Beğendiyseniz oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayınız. Aşırı motive ediyor. Keyifli okumalar.😊❤️
***
"Hiç hatırlamıyorum. Çekilir misin, arkadaşım bekliyor. Daha fazla da karşıma çıkma!" dedi Meriç ve tam gitmek için adım atmıştı ki koluna sarılan el ile durdurulmuştu ve bir de üstüne dudaklarına başka dudaklar değmişti.
Meriç hemen geri çekilip Şahin'i iterek "Ne yapıyorsun sen ya? Manyak mısın?!" diye çıkıştı öfkeyle.
Şahin afallamış bir şekilde "Özür dilerim. Senin de hoşuna gideceğini düşünmüştüm." dedi şaşırmış bir yüz ifadesiyle. Gerçekten de böyle sert bir tepkiyle karşılaşacağını tahmin etmiyordu. Bunun en önemli nedenlerden birisi eskiden de böyle ani hareketleri olmasından kaynaklanıyordu ve Meriç'in de hoşuna gidiyordu. Fakat Şahin'in henüz bilmediği bir gerçek vardı. O da Meriç'in sevgilisi olduğuydu.
Meriç bir taraftan dudaklarını elinin tersiyle silerken "Yanlış düşünmüşsün. Nasıl böyle bir şey yaparsın ya?" dedi sesini yükselterek.
"Eskiden hoşuna gidiyordu. Yine seversin diye tahmin ettim. Gerçekten özür dilerim." dedi Şahin bir iki adım geri giderek. Kendisi çizgilerini bilen bir adamdı ve imaj onun için neredeyse her şeydi.
"Eskidenmiş o! Eskiden! Benim bir sevgilim var."
Çekici adam ikinci afallamasını yaşarken bu sefer ne diyeceğini bilemiyordu. Meriç'in bir sevgilisi olacağı hiç aklından geçmemişti ve neden böyle düz düşündüğünü sorguladı kendi içinde.
"Bilmiyordum. Aşık mısın peki?" diye sordu Şahin sesini alçaltarak.
"Sana ne ya?! Benden uzak dur Şahin, seni uyarıyorum!" dedi Meriç işaret parmağını sallayarak ve koridordan çıkıp hızla Gigi'nin yanına gitti.
***
Ani ve beklenmeyen öpücüğün ardından Bora şaşkın gözlerle, yüzü kırmızı renge bürünen Edis'e bakıyordu. Fakat mahçup çocuk gözlerini sürekli kaçırıyordu ve aniden onun üstünden kalktı.
"Edis?!" dedi Bora sorgulayarak. Alkolün de verdiği etkiyle esmer çocuk oldukça şaşkındı ve olanları idrak etmeye çalışıyordu.
"B-ben kendimi tutamadım bir an. Affedersin." dedi kumral oğlan ne yapacağını bilemez bir şekilde. Eli ayağına dolanmıştı resmen ve bir taraftan da karşılık alamamış olmanın üzüntüsünü bastırmaya çalışıyordu.
"Kusura bakma ama belli ki beni yanlış anlamışsın." dedi Bora ayağa kalkarak ve koltuğun diğer tarafında olan ceketini eline aldı.
Edis bu sözleri duyunca başından aşağı dökülen kaynar suları arka arkaya hissetmişti. Kova kova su dökülmüştü ve içi yanmıştı resmen.
"Özür dilerim, çok özür dilerim. Beni yanlış tanımanı istemiyorum ve arkadaşlığımızın da bozulmasını istemiyorum." dedi Edis hızlı hızlı konuşarak.
"Sıkma canını. Ben gitsem iyi olacak. Hoşçakal." dedi Bora ve aceleyle ceketini giymeden eline alarak, ayakkabılarını da bir hışımla giyerek evden ayrıldı. Edis ise içinden kendine küfretmeye başlamıştı bile. İstediği tepkiyi alamamakla birlikte bir de kurdukları arkadaşlığın da sarsılmasına sebep olmuştu. Yakınlaşmalarının onun tahmin ettiği yönde ilerlediğini düşünmüştü ve bir anlık karar ile sabırsız bir şekilde harekete geçmişti. Tabii bu verdiğimiz ani kararların ne tür bir sonuç vereceğini tam anlamıyla emin olamıyoruz. Hemde ardından hüsranla sonuçlanan bir çok tecrübemiz olmasına rağmen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Entrikalar Prensi | bxb
Novela Juvenil[TAMAMLANDI] Yalanların yardımıyla kendini koruma içgüdüleri. Entrikalarla dolu intikam savaşları. Kurnazlığın verdiği manipülasyon teknikleri. Yılanlarla dolu bir hikaye serüveni. İşin içine aşk ve komedi de girince, olayların komplike bir hal alma...