Entrikalar Prensi | bxb

102.Bölüm

Uzun bir bölüm oldu, umarım beğenir ve alttaki yıldıza dokunursunuz.⭐️ Görüşlerinizi bildirmekten de lütfen çekinmeyin❣️ Bu arada Meriç Argun bu bölüm estiriyor...🐍👑 Keyifli okumalar.😊❤️

***

"Evlenemez... Çünkü Meriç zaten benimle Cenevre'de evlenecek! Haksız mıyım, Meriç?" dedi Yaman bir ona bir de şimdiden öfkelenmiş olan Çetin'e bakarak. Tıpkı Meriç gibi davetliler de öylece kalakalmışlardı...

***

2 SAAT ÖNCE...

Kendisini önemli bir konu hakkında konuşmak üzere Yaman'ın evine çağırılan Meriç "İş adamı bir kankam olacağı hiç aklıma gelmezdi. Şu sıralar sık sık görüşüyoruz, Yaman Bey." dedi gülerek. Fakat her şakanın ardında bir gerçeğin yattığını da biliyordu. Bilerek bu şekilde kurmuştu cümlelerini. Amacı Yaman'a zarf atıp, onun gerçek duygularını ve düşüncelerini açığa çıkarmaktı.

"Önemli bir iş anlaşması yaptık sonuçta. Ancak bu anlaşmayı yaptığım için şimdiden pişmanlık duymaya başladım bile." dedi Yaman Çirpanlı gayet ciddi bir şekilde.

Anında yüzü düşen Meriç "Neden ki?" diye sordu.

"Her şirketle çalışmadan önce derin bir inceleme ve araştırma yaparım. Nitekim yine öyle oldu. Adamlarım Arslan Holding'in iş ahlakını ve taşınan malları incelediler... Maalesef bu sefer biraz geç kalmışız." diye konuya girdi esmer adam. Çağla ile planladıkları tuzağı adım adım uygulamaktaydı.

"Sorun nedir? Ben ne demek istediğinizi pek anlayamıyorum."

"Sorun şu ki; Arslan Holding gizliden yasaklı mallar ihracat ediyor ve bu benim iş prensibime çok aykırı! Sırf senin için bu anlaşmaya razı gelmiştim ve elime geçen tek şey maalesef ki pişmanlık."

"Nasıl ya?! Bu olamaz! Benim böyle bir şeyden gerçekten haberim yok. Yanılmış olamaz mısınız?" diye sordu Meriç emin olmak adına.

Yaman çalışma odasındaki çekmeceyi araladı ve kasanın içinden üzeri bantlanmış bir paket çıkardı ve Meriç'e uzattı. "Ben asla yanılmam! İhracat yapan tırlardan birinin içini araştırdık ve elde ettiğimiz sonuç bu." dedi kanıtı sunarak.

"İnanamıyorum! Gerçekten inanamıyorum ve ne diyeceğimi bilemiyorum..." dedi Meriç ve elindeki bantlı paketi masanın üzerine bıraktı. Ardından da çekilen görüntüleri izledi.

"Eğer bu açığa çıkarsa neler olur biliyorsun, değil mi? Şirket batar! Sadece bunla da kalmaz, tüm Arslan Ailesi ömür boyu hapiste kalır. Tabii sen de..."

"Lütfen Yaman Bey! Bundan kimseye bahsetmeyin. Size yalvarıyorum!"

"Normalde böyle bir suçun karşısında sessiz kalmazdım ama... Yine senin için bir şeyler yapabilirim." dedi Yaman küçük bir gülümsemeyle.

"Gerçekten mi? Bunu yapar mısınız?" diye sordu Meriç gözleri mutluluktan ışıldarken.

"Sırf senin için yaparım! Ancak bir şartım olacak..."

"N-nedir?" diye sordu Meriç korkuyla.

Dudaklarıyla küçük bir tebessüm çizen Yaman Çirpanlı "Benimle Cenevre'ye gel ve orada evlenelim!" dedi gayet ciddi bir şekilde.

Beklemediği teklif karşısında hiç bir şey söyleyemeyip, doğru düzgün tepki veremeyen Meriç'in gözleri büyümüş, dudakları ise şaşkınlıkla aralanmıştı.

***

ŞİMDİKİ ZAMAN...

Evlilik teklifi etmek için diz çöken Çetin hızla ayaklandı ve Yaman'a doğru giderken "Ne diyorsun lan sen?! Ne demek benimle evlenecek?" dedi ve tam aamın yakalarına yapışacaktı ki onu Bora durdurmaya çalıştı.