Medya: Deli gibi yakışıklı Sarp Uygur 📁
İnci Demirci'den:Yalnızlık kavramını açıkladığımı hatırlıyorum. Şimdiyse 20 yıllık yalnızlığımdan bir akşamda nasıl kurtulduğumu açıklayacağım. Dostlar ya da aileler, birbirlerinin en çok, en zor ve en mutlu anlarında yan yana olmalıdırlar. Bunu 20 yıldır acı bir şekilde deneyimledim. Zoraki bir evlilikte doğan istenmeyen çocuktum. Bana, bebeklik dönemimde babaannemin annelik ettiğini biliyordum ama ayağım yer tuttuktan bir süre sonra o da beni yalnızlığın içine atıp kapıyı üzerime kilitlemişti. 6 yaşımdayken, mahallenin çocuklarıyla oynuyordum ve kızlardan birisi düştü. Annesi ve babası ağlayan kızlarını kaldırdılar, kanayan dizlerini öptüler. Bu ilgi benim o kadar dikkatimi çekmişti ki akşamına kendimi asfaltta buldum. Sokak ortasında saatlerce ağlamama rağmen gelip beni kaldıran ne bir babam ne de bir annem olmadı. Çocuk aklı buna alınmayarak parçalanmış dizlerimle yerden kalktım. Üstüm başım pislik içinde ama zaten alışkın olduğum bir şey, koca evde varlık içinde yokluğu yaşayan tek kişi bendim ya. Yalpalayan adımlarımla eve girdiğimde, ağlamalarım devam ediyordu. Annemin beni sarmalayacağını, babamın dizlerimi öpeceğini sandım ama olmadı. Bir güzel azar işittim beceriksizce yürüyüp de düştüğüm için. O gün o dakika kesildi ağlamam, odaya gittim ve dizlerimi temizledim, üfledim, hiç canım acımıyormuş gibi ağlamıyordum. Çünkü vücudumun odaklandığı daha büyük bir yara vardı, daha derin bir kesik, bir yarık. Kalbimin ortasında. İşte benim yalnızlığım o yarıktır. O günden sonra hiç bir düşüşümde ağlamadım. Zaten ömrümüm geri kalanı kendimi kanıtlamaya çalışmakla geçmişti. İstanbul da üniversite kazanınca koşa koşa geldim buraya. Ne var dedim, bir göz odada yaşarım. Babaannem sağ olsun sütünün hakkına bir miktar para yatırıyor her ay hesabıma. Bende arada diktiğim elbiseleri satarak geçiniyorum. Aile evimden daha rahatım ama içimdeki yalnızlık yarığı hiç kapanmadığı gibi beni o kadar içine çekmiş ki hala yalnızım. Yani yalnızdım. Bu akşama kadar. Burçin'in bana çarpmış olması, benim o çığlığı duymam, onun felaketi benimse kurtuluşum olmuştu. Etrafımda gözyaşlarını tutamayan ama birbirine tutunan bu insanlar bir anda beni yalnız yarığımın içinden tutup çektiler sanki. Sebebini biliyorum! Hepimiz aynı acıyı hissediyoruz çünkü. Hepimizin vücuduna hakim daha büyük bir yara var. Aynı acıyı paylaşmak bizi yalnızlıktan kurtarmıştı.
Kayra'nın sevinç nidalarıyla, hızla başına toplandık. Açılan kamera görüntüsünde, butiğin biraz yukarısını gösteren bir görüntü vardı. Tam karşısında kalan ara sokak görünmese de Burçin Central'den çıkıp sağa doğru gitmişse buradan görürdük.
-22 Mayıs... Saat kaç demiştiniz?
Kayra gözlerini ekrandan bir saniye ayırmadan sormuştu saati. O an Başkomiser ile telefon görüşmemi hatırladım. Ne demişti 17.55 mi- 57 mi? Karar veremeyince detay kaçırmamak adına biraz geriden söylemekte fayda gördüm.
-17.50 den alsana.
Ekranda o saate gittiğini belli eden bir kayma oluştu ve sokağı bastırmış yağmur ekrana yansıdı. Ses yoktu ama görüntü netti. Bir kaç dakika bekledik. Kayıt 17.57'yi gösterdiği sıralarda. Koşarak caddeden geçen Burçin'i görmek hepimize çığlık attırmıştı. Bir ölü dirilmiş gibi bakıyorduk ekrana.
-Geriye al!
Sarp'ın heyecanlı ve titreyen sesiyle Kayra görüntüyü geriye aldı ve Burçin bir kez daha koşturdu caddede. Elimi ağzıma kapattığım sırada gözyaşlarım parmaklarımı ıslattı. Cadde boyunca ilerleyip, bahsettiğim sokağı dönerken çıkıyordu açıdan. Karaca iç çeke çeke koltuğa geri dönerken, ekranda Burçin'in peşinden koşturan ben göründüm. Deli gibi etrafıma bakıyordum, tam o sıralarda hissettiğim korkuyu bir kez daha hatırlayarak tüm bedenimin titremesine sebep olduğumda, Alex elini omuzuma attı. Yaşlı gözlerim yere çömelmiş ağlayan Pars'a kaydığında, Lara da ağlamasına rağmen, Pars'ın omuzlarını sıvazlayarak destek olmaya çalışıyordu. Sarp dalmış gibiydi. Belki de şoka girmişti. Onu omuzlarından sarstım ve bu gün bilmem kaçıncı kez gözlerime bakmasını sağladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ceset Çiçeği (Kitap Oldu!)
Novela JuvenilCeset Çiçeği Ritim Sanat Yayınları ile kitap oldu! Kayıp ihbarı; 20'li yaşlarının başında bir genç kız. Sarışın, 1.69-1.70 boylarında. Varlıklı bir ailenin tek kızı. Kayıp mı yoksa kaçtı mı? &&&&& Bir kayıp olayına tanık olsanız ne yapardınız? El...