Bölüm 2: Sırlar Örgüsü

1.7K 135 115
                                    

"O benim partnerim ve bunu sadece o çözebilir."

***

Kara Kedi'yi zorla gönderdikten sonra odama indim ve lacivert saçlı kadın ile göz göze geldim.

"Terasta mıydın? Seni odanda bulamayınca endişelendim." Gerçekten de endişesi gözlerinden okunuyordu.

"Sadece odamı ve terasımı görmek istedim. Seni endişelendirdiğim için üzgünüm."

Köşedeki koltuğa oturdum ve onun da oturmasını bekledim. Bir şey konuşmak için geldiği belliydi. Muhtemelen konu da belliydi.

Yanıma oturdu, "Dinle, tatlım, Kara Kedi bana her şeyi anlattı. Bir akuma esnasında başına darbe aldığını ve bundan dolayı bir şey hatırlamıyor olabileceğini söyledi."

Tam olarak her şeyi anlatmamış anlaşılan, diye düşündüm. Olay bu kadar basit olsa kesinlikle bana çoktan anlatmış olmalıydı, başka bir şeyler olduğu çok açıktı.

Kadın devam etti, "Ben Sabine, senin annenim. Yarın seni bir hastaneye götüreceğiz ve durumundan emin olacağız."

Başımla onayladım. O garip Kedi her şeyi bir an önce anlatmalıydı. Sanki bir sırrımız varmış gibi davranıyordu.

"En yakın arkadaşın Alya'yı buraya çağırdım. Seninle konuşacaktır, bu süre boyunca yalnız hissetmezsin. Ayrıca bana ihtiyacın olursa alt kattaki pastahanede olacağım, lütfen çekinme."

Gülümsedi. Ben bir şey söylemeyince ayağa kalktı. O gitmek üzereyken bir şeyler söylemek zorundaymış gibi hissederek teşekkür ettim.

Odamı incelemeye ve eşyalarımı kurcalamaya devam ettim. Pembe ve beyaz puantiyeleri olan bir kutuya rastladım. Bu da neydi böyle-

Ben bunları düşünürken kapı çaldı ve onayımla beraber içeri esmer bir kız girdi. Kahverengi saçları ve bal rengi gözleri vardı, gözlüklüydü.

"Kızım! Beni çok endişelendirdin! Hiçbir şey hatırlamadığın doğru mu?"

"Sen... Alya olmalısın...sanırım?" diye sordum utangaç tavrımla.

Bana sarıldı aniden, "Ah, senin adına çok üzgünüm." Sonra beni bıraktı ve meraklı gözleriyle sordu, "Peki, tam olarak ne olduğunu biliyor musun?"

Bir anda sorması üzerine anlatıp anlatmamak konusunda kararsız kalmıştım. Yine de düşündüm ve anlatmaya karar verdim. Sonuçta en yakın arkadaşımdı ve gizlenecek bir şey de yoktu. Değil mi?

"Bilmiyorum, pek bir şey hatırladığım söylenemez. Gözlerimi açtığımda Kara Kedi ile karşılaştım. Annem, bir akuma esnasında başımdan darbe aldığımı söyledi. Sanırım beni Kara Kedi bulmuş olmalı."

"Gözlerini açtığında Kara Kedi'yi mi gördün? Ah, bu çok romantik! Her zaman söylüyorum, siz birbiriniz için yaratılmışsınız!"

"Ne? Hayır, Alya, dalga mı geçiyorsun? Kara Kedi çok..." Düşündüm ama cümleyi tamamlayacak uygun kelimeyi bulamadım.

"Karizmatik? Sempatik? Havalı? Seksi?" diye sözlerime devam etti Alya.

"Hey! Hayır!" diye onu durdurdum. "Ona aşık olmadığına emin miyiz?"

Beni işaret etti, "Ona aşık olanın sen olmadığına emin miyiz?"

"Gerçekten sinir bozucuymuşsun," diyerek gözlerimi kıstım. Gülmeye başladığında devam ettim, "Sadece... Kara Kedi çok... palyaço kılıklı."

Alya sırıttı ve gözlüklerini düzeltti, "Ona böyle demekten asla vazgeçmiyorsun. Hafızan olmasa da sen hep aynı Marinette'sin." Cevap vermeme bile fırsat bile vermedi, "Ayrıca hafızan konusunda... Bir akuma esnasında olduğuna inanmıyorum. Bugün hiç akuma saldırısı olmadı, aksine, bugün çok sakindi. Tüm akuma saldırılarından haberim var," diyerek kendini işaret etti. "Bana öyle geliyor ki, bu olayın Uğurböceği olmanla bir ilgisi var ve Kara Kedi'nin sakladığı bir şeyler var."

Anlaşılan o da benim gibi zekiydi- Bekle, ne dedi o?

"Uğurböceği mi?" diye sordum kaşlarım çatılırken.

Bir süre tepkisiz kaldı ve sonra gözleri açıldı, "Sen...hâlâ bilmiyorsun?" Hâlâ sorar gözlerle ona baktığımı farkedince kendini toparladı, "Bunu sonra konuşuruz! Önce sana, senden bahsetmeliyim!"

O, pot kırmıştı. Kesinlikle bir aptal değildim.

"Kime sorarsan Paris'in iki genç süper kahramanı, Uğurböceği ve Kara Kedi'yi bilir."

Onun partneri Uğurböceği... O, ben olabilir miydim?

"Adın Marinette Dupain-Cheng, cebindeki kimliğe bakabilirsin." Cebimdeki kimliği bulduğumda devam etti, "Aynı sınıftayız ve sıra arkadaşıyız. Genel olarak herkesle iyi anlaşırsın, Lila hariç. Lila'dan tam anlamıyla nefret edersin ve sanırım duygularınız karşılıklı."

"Peki, arkadaşlarım hakkında bilmem gerekenler var mı?"

"Öncelikle, en yakın arkadaşın ben, Alya Cesaire. İyi bir araştırmacıyım ve birbirimizden pek bir şey saklamayız. Ön sıramızda iki çocuk oturuyor. Esmer olanı, benim sevgilim, Nino Lahiffe. Onun yanındaki sarışın çocuk da onun en yakın arkadaşı, Adrien'dır. Adrien Agreste, Paris'teki en ünlü moda tasarımcısısın oğlu, bir modeldir." Kıkırdadı ve devam etti, "Ve sıkı dur, yakın zamana kadar ona platoniktin!"

Gözlerim açıldı, "Bir modele mi aşık oldum?"

"Dürüst olmak gerekirse, onun kibarlığı ve dürüstlüğünden etkilendiğini düşünüyorum. Ah, bu arada, yatağının yanındaki panoda resimleri var, oraya bakabilirsin." Ben panoya döndüğümde devam etti, "Ayrıca sınıfımızdaki kızlardan biri olan Juleka'nın da bir abisi var: Luka Couffaine. O da senin eski sevgilin. Onun resimleri de panoda vardı-"

Alya panoya döndüğümde bir süre şok içinde baktı ve ayağa kalktı, "Kara Kedi mi? TANRIM, Marinette, sadece birkaç gün sizin eve gelmedim. Ne değişti?!"

Yanaklarım kızarırken başka yöne döndüm. "Hiçbir fikrim yok ve eminim ki, sadece arkadaşım olduğu için panoda onun fotoğrafları vardır."

"Peki, bu 'sadece arkadaş' lafı bana biraz tanıdık geliyor." Kıkırdadı, "Tamam, sınıfın geri kalanını sonra öğrensen de olur." Çalışma masama ilerledi ve orada bir şeyler aradı. Sonunda bir telefon bulmuştu; bir türlü şifresini çözemediğim telefonu...

"İşte, bu senin telefonun," diyerek şifresini çözdü ve bana gösterdi. "Şifreyi öğrendiğine göre buradan da bir şeyler bulabilirsin. Şimdi izninle, gitmem gerekiyor. Araştırmam gereken bazı şeyler var!"

"Evet, görüşürüz," diyebildim sadece elimdeki telefonla.

Telefonun kilidini tekrar açarak kurcalamaya başladım. Önce notlar kısmına girdim; eğer planlanmış bir şeyler varsa bunu buraya not etmiş olabilirdim. Haklıydım, başlığında 'önemli' yazan bir not buldum.

"Eğer bunu okuyorsam hafızamı kaybetmişimdir. Kara Kedi her şeyi biliyor. Biraz bekleyip zamanı geldiğinde Kara Kedi'nin bana her şeyi anlatmasına izin vermeliyim. Bu süreçte kimseye bir şey belli etmemeliyim. Her şeyin düğümünü Kara Kedi çözecek. O benim partnerim ve bunu sadece o çözebilir."

-Marinette

Partner mi? Kara Kedi benim partnerim miydi yani? Parçaları birleştirince her şey ortadaydı.

Hızlıca notlar kısmından çıkıp galerime girdim ve Kara Kedi'nin birkaç fotoğrafına daha rastladım. Bazı fotoğraflarda yanında kırmızı kostümlü ve lacivert saçlı bir kızın da olduğunu gördüm. Bu... Uğurböceği?

Elimdeki fotoğrafla boy aynasının karşısına geçtim. Aynı göz, aynı saç... O, bendim; o, Uğurböceği'ydi. Onunla olan fotoğraflarımı mı saklıyordum yani?

Anlaşılan Alya'dan bile sakladığım bir sırrım vardı; Kara Kedi ile partnerden fazlası olduğumuzu hissediyordum.

-xing, 2021

FinifugalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin