Bölüm 8: Uğurböceği

893 95 108
                                    

"Kıskanmana gerek yok Leydim çünkü ben seni seviyorum."

***

Balkonumdaki korkuluklara yaslanarak yeni bir akuma savaşını izliyordum. Uğurböceği hiç fena değildi. Eski videolara baktığım kadarıyla bir felaket değildi, benim gibi dövüşebiliyordu. Yine de şunu kabul etmeliyiz ki, ben ondan daha pratik çözümler buluyor olmalıyım, onun bulunduğu görevlerde her şey Kara Kedi'nin öncülüğünde yapılıyordu çünkü.

Eh, olacak o kadar. Sonuçta o daha çaylak.

Alya yoğun olmasaydı şu an Ladyblog'da canlı yayın olabilirdi ve oradan izleyebilirdim ama Alya'nın son akuma savaşlarını videoya almaması sebebiyle olaylara balkonumdan tanık oluyordum.

Dürüst olmak gerekirse bu biraz riskliydi çünkü hakkımdaki dedikodular henüz sona ermemiş ve unutulmamıştı.

Akumayı yendiklerinde adının Nadja olduğunu öğrendiğim kadın ve yanındaki kameramanlar, hem Kara Kedi hem de çaylak Uğurböceği'nin gitmesini engellemişlerdi. Neler oluyordu?

"Bay Kara Kedi, Uğurböceği değiştiği için artık başkasını mı seviyorsunuz?"

"Marinette Dupain-Cheng ile çıktığınız doğru mu?"

"Eski Uğurböceği nerede? Onunla ayrıldınız mı?"

Eski falan değilim, orjinal Uğurböceği'yim ben. Neyse.

Kara Kedi bu sorulara hiç şaşırmamıştı, aksine bu anın geleceğini biliyordu. Ben de bunları bildiğimden sadece izliyordum, bunu düzeltmeye uğraşmayacaktım bile. Kara Kedi halledebilirdi.

Kara Kedi göz ucuyla bana baktı ve sonra tekrar kameralara döndü. "Uğurböceği şu an fiziksel olarak iyi bir durumda olmadığı için dinleniyor. Sağlık sorunları düzelir düzelmez burada olacak yani değiştiğini söyleyemeyiz."

Uğurböceği de kendini işaret etti, "Yani ben geçiciyim bu yüzden ona eski Uğurböceği demenize gerek yok."

Kara Kedi devam etti, "Ayrıca Marinette Dupain-Cheng ile çıkma dedikodularımıza dönecek olursak..." Bana baktı göz ucuyla tekrar; onay bekliyor gibiydi. Göz devirdim ve omuz silktim. Kara Kedi de işaretimi almışçasına sözlerini sürdürdü, "Marinette Dupain-Cheng ile sevgiliyiz."

Ellerimle yüzümü kapattım. Bunun sonunun iyi bitmeyeceğini biliyordum ama bunu yapmalıydım.

Nadja benim olduğum yöne döndüğünde duraksadım ve kameraların da bana dönmesine izin vermeden hemen geri adım attım. Eğildim ve yavaşça odama girdim. Beni çekmemiş olmalarını diledim.

Odamda bir ileri bir geri yürürken bir süre sonra Kara Kedi'nin de buraya geldiğini farkettim. Kimseye görünmeden gelmesi zor olmuştu muhtemelen.

"Ben geldim, sevgilim!"

"Bağırma, herkes duyacak!" Kaşlarımı çattım, "Ayrıca bana sevgilim deme, yakında 'ayrıldık' diyeceğiz ve her şey bitecek. Biliyorsun, değil mi?"

Gözlerini devirdi, "Evet, evet, biliyorum. Yine de her zaman Leydim olarak kalacaksın, bu yüzden bir şey değişeceğini sanmıyorum."

"En kısa sürede mucizemi geri alacağım ve eskisi gibi devam edeceğiz. Hawk Moth, beni sana karşı koz olarak kullanabilir ve bundan sonra iki kat daha dikkatli olmalıyız."

"Anlaşıldı, Leydim. Seni korumak benim için bir zevk."

"Dediğimi duymuyor musun? Mucizemi alacağım ve birlikte savaşacağız."

"Evet, ben seni sonsuza dek korurum, bana güvenebilirsin."

Beni duymamış gibi devam ettiğinde gözlerimi kıstım ve omzuna bir yumruk geçirdim. Elini omzuna götürerek geri adımladığında sırıttım, "Bence ben seni korumalıyım, şu haline bir bak."

Ellerini kaldırdı teslim olurcasına, "Tamam, Leydim, patron sensin."

"Marinette, arkadaşın Alya geldi!"

Annemin seslenmesiyle ikimiz de birbirimize baktık ve sonra, zaten biliyor, diye düşünerek olduğumuz yerde kalmaya karar verdik. "Gel, Alya."

Alya, yüzünde sinirli bir ifadeyle içeri girdi, "Marinette! Konuşmalıyı-" Kara Kedi'yi gördüğü anda yüzündeki sinirli ifade, önce yerini şaşkın bir ifadeye bırakmış, sonra geri gelmişti. "İnanamıyorum. DOĞRU MUYDU?!"

"N-ne?" diye sordum ürkek şekilde.

"BU DOĞRUYDU VE BANA SÖYLEMEDİN Mİ?!"

Kaşlarımı çattım ve Kara Kedi'ye döndüm. Bana durumu açıkladı, "Sevgili olma haberimizin doğru olup olmadığını soruyor. Eğer doğruysa kızacak çünkü ona söylemedin ve haberlerden öğreniyor. Eğer doğru değilse daha çok kızacak çünkü o bizi yakıştırıyor."

Korkuyla Alya'ya bakarken Kara Kedi'ye yaklaştım ve fısıldadım, "Ve hangisi daha güvenli?"

Kara Kedi sırıttığında yüzümü buruşturdum ve göz devirdim. "Saçmalama," diye fısıldadım. Alya'ya döndüm ve gülümsemeye çalıştım, "Sevgili falan değiliz, Alya. Sadece yanlış anlaşılmaları düzeltemediğimiz için sevgili rolü oynuyoruz. Yakında, ayrıldık, diyeceğiz."

Alya gözlerini devirdi. "Hadi ama! Tam anlamıyla sevgili olabilecek konumdasınız, neden sevgili değilsiniz?" diye somurttu.

"Çünkü Kara Kedi'nin takıldığı başka bir kız var. Geçici görev arkadaşını çok övüyor bana. Sanırım ona aşık."

"Ciddi olamazsın," dedi Alya gözleri açılırken. "Tanrım- Marinette, sana bunu düşündüren nedir? Kara Kedi'nin normal ruh halini bilmiyor musun?" Ona uzun uzun baktığımda elini ensesine attı gülerek, "Doğru, bilmiyorsun." Sonra omuz silkti, "Ama ortada abarttığın gibi bir ilişki yok."

"Sen nasıl bileceksin ki," diye homurdandım.

Kara Kedi farkettirmeden gülüyordu. Daha sonra Alya da ona katılınca onlara baktım. Komik bir şey miydi?

"Çünkü geçici Uğurböceği benim," dedi Alya.

"Ne?" Gözlerim sonuna kadar açılırken dudaklarımdan sadece bu sözcük çıkmıştı. "Yani... Kara Kedi mucizeyi sana mı verdi?"

Alya başıyla onaylarken Kara Kedi de gülümsedi, "Ne düşünüyordun ki? Senin yerine başka birini alır mıydım hiç?"

"Ne yani? Ben Alya'yı mı kıskandı-" Bana sırıtarak bakan iki yüzü farkettiğimde sözüm yarıda kaldı. "Yani... Evet, iyi yapmışsın, Kara Kedi. En azından mucizeyi istediğim zaman geri alabilirim." Yüzüme sahte bir gülümseme takınmam ikisini de inandırmamış, aksine güldürmüştü.

"Keşke kıskandığını gizleyebilsen," diye iç çekti Alya.

Daha sonra Kara Kedi gülümsedi ve ekledi, "Kıskanmana gerek yok Leydim çünkü ben seni seviyorum."

Ben de seni kedicik, ben de seni...

-xing, 2021

FinifugalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin