CELLAT

Geçmişteki hayal kırıklığımsın 21. Bölüm

Ara yorumları unutmayın♥

Multi medyayı kaydırdırın çok güzel bir Koray Avcı müzik var. Onu açıp okursanız çok sevinirim.
Hepinize keyifli okumalar arkadaşlar.

Bekle deseydin, gelmeyeceğini bilsem bile beklerdim.

Özdemir asaf

Bir buçuk yıl önce (GEÇMİŞ) ..

Cemre'nin ağzından...

Sessizliğe sığınmıştım. Gözlerimi kapatmış ve kendimi rastgele bıraktığım yatağımın üzerinde; zihnimde, kalbimde onun hatıraları, yüzümde onun sayesinde peyda olan gülümseme ile sessizliğin huzurlu kollarına sığınmıştım. Mutluydum. İlk defa eksik, buruk bir mutluluk değildi tattığım. Dolu doluydu, içim içime sığmıyordu sanki!

" Deniz Cellat.." diye mırıldandım kendi kendime. Nasıl yapmıştı bilmiyorum ama ruhumu da bedenimi de ele geçirmişti ve ben bunu her zerremde hissediyordum. Bana hükmediyordu, karşısında savunmasız kalıyordum. Tüm gardımı indirmek zorunda hissediyordum. Sadece onun yanında gerçek Cemre oluyordum. Kendimi saklama ihtiyacı duymuyordum. Bunu nasıl başarmıştı?

Onu çözmek, içini okumak çok zordu. Sayfaları yırtılmış, kaybolmuş, benliğini kaybetmiş bir kitap gibi görmeye başlamıştım onu. Hikâyesi merak uyandırıcıydı, beni içine çekiyordu. Bir solukta okumak, anlamak, hissetmek istiyordum. Ne var ki sayfaları eksikti..

Telefonuma gelen bildirim sesini duyunca gülümsedim. Ondan gelmiş olmalıydı. Belli ki o da benim gibi her an deli gibi bir özlem içerisine giriyordu. Bunu düşünüyor olmak bile hoşuma gitmişti kendimi tutamayarak küçük, şen bir kahkaha savurdum sessizliğe. Telefonu elime aldım bildirimin sahibi Deniz değil özel bir numaraya aitti.

Birkaç saniye içerisinde kurduğum tüm hayaller paramparça olmuştu.Daha bu sabah görüşmemize rağmen neden onu özlediğimi hissediyordum ki! Kim bilir şuan ne yapıyordu? Derin bir iç çekip gelen mesaja bakmak için bildirimi açtım. Bu özel numara her kimse bir video göndermişti. Kaşlarım istemsiz çatılırken yattığım yerden doğrulup videoyu oynattım. Sonra bir kez daha oynattım, bir kez daha, bir kez daha, bir kez daha!..

Alev'in saçlarını okşuyordu. Gözünün önüne gelen saçlarını geri çekip yüzüne küçük buselerini konduruyordu. Belinden kavrayıp kendisine yaklaştırıyor, saçlarının kokusunu içine çekiyor, Alev, Deniz'in üzerindeki gömleğin düğmelerini açıyor, Deniz ise kızın elinden tutup yukarıya odasının bulunduğu kata çıkarıyordu.

Boğazımın düğümlendiğini yutkunamadığımı hissettim. Gözyaşlarım bağımsızlığını ilan etti. Bedenim gördüklerimin şokuyla zangır zangır titriyor, nefes alışverişlerim hızlanıyor, beynimin içinde Deniz'in bana ettiği aşk dolu sözleri, bakışları dokunuşları ile videodaki Deniz kendi içinde çelişiyordu. Dudakları başka bir kadının bedenini keşfe çıkmıştı! Elleri başka bir kadının teninde geziyordu. Başka bir kadının kokusunu çekiyordu içine doya doya!

Bu.. bu nasıl olabilirdi?! Kuzenim diye tanıştırdığı kadınla!.. Telefonu yatağın üzerine fırlatıp odamın camını açtım. Pencereden başımı uzatıp derin derin nefesler almaya çalıştım. Videodaki görüntüler aklımdan çıkmıyor, nefesim kesiliyordu! Sanki izlediğim videonun eli kolu ortaya çıkmıştı da beni öldürmek istiyor, boğazıma sıkı sıkı yapışıyordu. Deniz'in Alev'in tenine bıraktığı her buse benim içimde derin bir yaraya dönüyordu.