1.Bölüm

4.9K 306 44
                                    

-Psycho Psychiatrist-

Yazar: Gintoki

1. Bölüm

Odasının havasını ciğerlerine işletircesine içine çekti. Kimyasalın yoğunlukta olduğu fakat toz ve ter kokusunun da yer aldığı sevdiği kokuyu istemese de verdi dışarıya. Kimyasal toz ve ter arasından birisini seçmesi gerekirse “ter”i seçerdi Chanyeol. Çünkü o ter kokusu onun sayesinde dolduruyordu odayı. Hastalarını kenara sıkıştıracak sorular sorup vücutlarındaki adrenalin seviyesini yükseltmek onun işiydi. Yüzlerindeki ter damlacıkları ona ayrı bir zevk veriyordu. Zorlamayı seviyordu. Her konuda. 

Sol kolunda ki siyah kemerli saatine baktığında bir sonraki randevusuna beş dakika kaldığını fark etti. Son hastasının gidişini izlemek için dikildiği küçük penceresinden dışarıya bakmayı bıraktı ve masasına doğru hareket etti.Sık sık odasının dekorasyonunu değiştiren Chanyeol 3 aydır tek bir toz zerresine bile dokunmamıştı.2 yıllık meslek hayatında arayıp durduğu rahatlığı sonunda bulmuştu. 

Kendi polikliniğini açmış, o 10 dakikalık hastasını doğru düzgün tanıyamadığı saçma görüşmelerden kurtulmuştu. Görüşme süresi karşısında ki kurbana bağlıydı. Eğer onu tatmin edecek biriyse 2 saate kadar sürdüğü oluyordu. Bu yüzden günde en fazla 10 hastası oluyordu ve çoğunlukla bunların 3–4 tanesi Chanyeol’un dikkatini çekiyordu.Sürekli gelen hastaları çok azdı. Chanyeol işini iyi yapan bir psikiyatrdı ve dikkatini çekmeyen kurbanlarını bir veya iki seansta düzeltebiliyordu. Bu kadar kısa sürede üne kavuşmasının nedeni de buydu. 

Az sonra gelecek olan, randevu defterine baktı ve isminin Lana olduğunu gördüğü, hastası günün 4. Kurbanıydı ve Chanyeol her zaman olduğu gibi heyecanlıydı. Yeni insanlar Chanyeol’de adeta aylarca kana susamış ve avı ayağına gelmiş bir vampirin heyecanına eş değer bir his uyandırıyordu. Tüyleri diken diken oluyor, yanağını içten ısırıyor ve yeni kurbanın gelmesini bekliyordu. Masasının ikinci çekmecesinden aldığı küçük aynaya bakarak saçlarını düzeltti. Gelen kurbanların hepsine saygısı vardı bu yüzden görünüşüne dikkat ederdi. Aynayı kapatıp çekmecesine koyduğu sırada kapısı tıklatıldı. 

Chanyeol’un kalbi o kadar hızlı attı ki nefesi kesilir gibi oldu. Tüm vücudu gerildi ve her zaman heyecanlandığında olduğu gibi midesi hafiften bulanmaya başladı. Boğazını temizledi ve sırtını sandalyesinin yumuşak yüzeyine yaslayıp sakin olmayı denedi. “Buyurun” dedi kalın, tok sesiyle ve kapının öbür tarafındaki kalp delicesine atmaya başladı. Yaşlı bir psikiyatr olacağını tahmin etmişti ama hormonlarını harekete geçiren bu ses yaşlı birisine ait gibi durmuyordu. Kapının buz gibi olmuş metal kolunu kavradı. Yutkunup aşağı doğru ittirdi. Kapı açılır açılmaz burnuna erkek parfümü, ter ve ilaç kokusu geldi. Burnu aralarından en güzel koku olan erkek parfümüne odaklanırken gözleri masasında oturmuş ona bakan yakışıklı bedene odaklanmayı tercih etti. Eh, onları suçlayamazdı.

Kapıyı ittirip kapandığından emin olduktan sonra ilerlemeye başladı. Bu sefer ki görüşmenin farklı olacağına inandırıp durmuştu kendini, bu yüzden kendinden emin ve donuk bakışlarıyla masanın önündeki sandalyelerden birine doğru yürüdüğünde Chanyeol gözlerini ondan ayırmıyordu. Genç kız masanın önündeki koltuğu yerinden kaldırıp Chanyeol’ün karşısına doğru konumlandırırken Chanyeol’de koltuğunda iyice rahatlamış bedeniyle kızın garip davranışına gülüyordu.

-Psycho Psychiatrist-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin