17

3.3K 360 184
                                    

Önceki hayatında Draco ve Pansy Hogwarts'ta yakın olmuşlardı, altıncı senelerine kadar sevgili ve arkadaş arasında bir yerlerdeydiler ama Draco altıncı senesinde bunun olmayacağını biliyordu. Savaş sonrası ise Theo Pansy'e ondan hoşlandığını itiraf etti. Pansy ve Draco en iyi arkadaş olarak kaldılar.

Draco düşüncelerine gülümserken savaş sonrası aklına gelince gülümsemesi yüzünden silindi. Pansy intikamcı bir seherbaz tarafından öldürülmüştü, Theo bu kayıba dayanamayıp intihar etmişti.

"Ne düşünüyorsun Dray?"

Draco yanındaki kısa saçlı kıza gülümsedi. "Hmm en iyi arkadaşım nerede kaldı diyordum."

Bu hayatında Draco küçük yaşta Pansy ve Theo ile arkadaş oldu. Pansy ile buluşmalarının ilk gününde onu en yakın arkadaşı ilan etti. Theo ile ortak buluşmalarında ise Theo Pansy'e ilk görüşte aşık oldu.

Açıkçası Draco evcilik denen şeyin ne olduğunu bilmiyordu ama birden Pansy ve Theo evli oldu Draco da küçük çocukları. Pansy ile evlenmek istediğinden değil ama burada en büyük olan o, baba olanın o olması gerekmez mi?

Pansy annelik işini çok ciddiye aldı, öyle ki evcilik bitse de Draco'ya çocuğu gibi davranıyor, tekrar ediyorum Draco büyük olan! Şey Draco'nun içinde bir yerde ilgilenilmekten zevk alıyor bu kesin.

"Hadi dondurma yemeye gidelim."

"Ama annem bekle dedi. Hem altın aldın mı?"

Pansy başı ile onayladı. "Annem gidebilirsiniz dedi. Onların cübbe alım işleri uzun sürecekmiş."

Draco arkadaşını onaylayıp uzattığı eli tuttu. Bu çocuklar elini tutmazsa kaybolacağını sanıyor sanırım. Önce Harry sonra Pansy.

Draco ve Pansy dondurmalarını aldıktan sonra dükkan etrafında gezinmeye başladı. Draco gerçekten genç olsa ve gezinseler şu an kaybolacaklarını düşünüyor.

Knockturn yoluna yaklaştıklarını fark eden Draco Pansy'e seslenir. "Pansy oraya yaklaşma."

"Nedeen? Orayı merak ediyorum." Pansy kaşlarını çatarak sordu.

"Orası tehlikeli. Hadi geri dönelim."

Pansy inat ederek elini Draco'dan kurtarıp Knockturn yoluna yaklaştı. Bir adamın ona yaklaştığını fark ettiğinde irkilip geriye sendeledi.

"Pans buraya gel."

Pansy Draco'ya yaklaştı. Karanlık sokağın içinden saçlarını geriye taramış kızıl kahve saçlara sahip kirli sakal bir adam çıktı. Draco'ya birisini anımsatıyordu bu sima.

Adam Pansy'e baktı, fazla oyalanmadan gözlerini Draco'ya çevirdi. Saçlarına ve gözlerine baktıktan sonra yüzünde bir gülümseme belirdi. Sanırım tanıdık biri.

"Sen Cissy'nin oğlusun değil mi? Gözlerin Regulus'un gözlerine ne kadar da benziyor."

"Annemi ve kuzen Regulus'u tanıyor musunuz?"

Adam Draco'nun şaşkın sorusuna güldü. Ne tatlı bir küçük. "Tanıyorum tabii. Gel bakalım."

Draco ona uzatılan ele şüphe ile baktı. "Anneme mi götüreceksiniz, elinizi tutmama gerek yok. Nerde olduğunu biliyorum, konuşmak istiyorsanız sizi götürebilirim. Adınızı sormayı unuttum bayım, adınız nedir?"

"Ah ne kadar akıllı bir küçüksün ve sevimli. Büyüdüğünde benim için mükemmel olacaksın." Draco anlamayarak adama baktı. "Annenin Lucius ile evlenmesi iyi olmuş hah? Böylelikle sana sahip olabilirim."

Draco adamın değişik ruh hali ve sözlerini duyduktan sonra Pansy'nin elini tutup koşmaya başladı.

Arkasındaki adam sinirle bağırmaya başladı. "Gel buraya! İki kere elimden kaçırdım üçüncüsü olmayacak Black!"

Draco Diagon yoluna yaklaştıklarında adam Draco'yu kolundan yakaladı, Pansy Draco'yu adamdan kurtarmak için Draco'yu çekiştirdi, aynı zamanda bırakması için bağırıyordu.

Sonraki an Draco'nun arkasından "Hurraaa" diye iki çift ses geldi, sesler onu ve Pansy'i aşıp kızıl kahve saçlara yapıştı. Draco adamın elinden kurtulmuştu.

Draco onu kimlerin kurtardığına baktı, ikizlerdi. Adam ikizlerden kurtulmaya çalışırken aynı zamanda hala Draco'yu yakalamaya çalışıyordu.

"Fred, George neredesiniz?"

Bayan Weasley'in sesini duyan adam hışımla ikizlerden kurtuldu. Son bir kez Draco'ya bir bakış atıp cisimlendi.

"Anne burdayızz! Burda bir adam Draco'yu çalmaya çalıştı."

"Kurtardık onu anne!"

Draco ağlayan Pansy'e sarıldı, kendisi de sarsılmış olsa da ağlarsa arkadaşının daha çok ağlayacağını biliyordu.

"Şşt sorun yok Pansy, ikizler bizi kurtardı." Arkadaşının sırtını ovuşturdu.

Bayan Weasley sarsılmış iki çocuğa baktı. "Aferin size çocuklar." Çocuklarına aferin dedikten sonra Pansy ve Draco'ya döndü.

"Ah, yavrucaklarım nasıl da sarsılmış. Hadi gelin annenizi bulalım sizin."

Pansy Bayan Weasley'in uzattığı el ile titredi, Draco'ya daha çok sarıldı. "Sorun yok Pansy, Bayan Weasley iyi biri." Pansy cevap vermeyip yüzünü Draco'nun boynuna gömdü.

Draco Bayan Weasley'e kırık bir gülümseme sunup elini tuttu. Fred ve George Draco ve Pansy'e arkadan sarıldı. "Sorun değil o kötü adam gelirse tekrar saçlarını çekeriz."

Annesi ve Bayan Parkinson'a vardıklarında Pansy annesinin kucağına gömüldü, ağlayarak olayı anlattı.  Draco da annesinin kucağına oturdu.

İkizlerden biri gururla ekledi. "O adamın kızıl saçlarını yolduk, korktu kaçtı."

Annesi ikizin konuşması ile bembeyaz kesildi. Kendi kendine fısıldadı, öyle ki Draco zar zor fısıltıyı duydu.

"Rabastan."

Azcık kaosss

Rabastan ile ilgili müko planlarım var.

İkizler onlayyn, diğer bölüm yine Lucius +ikizleri göreceğiz ckwlflwlşvs

Draco'yu çalmaya çalıştı diyen ve Draco'yu istiyorum diyen ikiz aynı mflwlfşs ama hangisi hangisi bilmiyorum valla ben de

Draco Malfoy Geçmişe Dönüş/Drarry Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin