BÖLÜM 8 : Zaara'nın Arjit'le Arjit'in Zaara'yla Bitmek Bilmeyen İmtihanı

525 32 14
                                    

Zaara

Bir hışımla odama girdim ve kapıyı sıkı sıkı kapatıp kendimi yatağıma fırlattım. Kendini ne sanıyordu bu adam ? Tüm dünya ondan korkarmışmışta,her şeyin bedelini ödeyecekmişimde. Allah'ım sen bana sabır ver Yarabbim ...

Annem evden girdiğimden beri "Zaara ...Zaara ..." diye bağırıyor. Sanırım onu daha fazla sinirlendirmemeliyim . Af Yarab Af .....Odamın kapısını açtım ve sessiz adımlarla banyoya ilerledim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra korkarakta olsa mutfağa gittim.Annem yemek yapıyordu.

"Anne ?"

"Sonunda bir annen olduğunu hatırladın demek!"

"O nasıl söz anne lütfen böyle söyleme. Özür dilerim bugün iş yerinde patronumdan biraz azar işittimde o yüzden ..."

"Dün seni kucağında getiren adamdan mı bahsediyorsun ? Neydi adı ? Arjit..."hemen ardından utanarak başımı eğdim ve başımı salladım. Aslında her ne kadar benim suçum olmasada yine de kendimi suçlu hissediyordum . Aileme karşı kendimi mahcup hissediyordum. Allah'tan babam görmemişti yoksa çok kötü olurdu.

"Tamam ,üzülme artık güzel kızım. Biliyorum neler olduğunu patronun bana anlattı .Ama bir daha ki sefere böyle bir şey olmasın lütfen ." deyince mutlu oldum.Oysa ki annemin bana kızacağını sanmıştım. " Patronun baya iyi birine benziyor ." diye ekleyince annem başımdan aşağı kaynar sular döküldü. İyi mi? Allah aşkına neresi iyi ? Zavallı annem bilmiyor tabii yaptığı her iyiliğin bir bedeli olduğunu .Ahhh..Ahhh... Aklımdaki düşünceleri birden sesli olarak "Ya ne demezsin amma iyidir(!)" diye yanlışlıkla ağzımdan kaçırınca annem bana baktı ."Bir şey mi dedin ?" diye sorduğunda "Önemli bir şey değil ." deyip gülümsedim ve mutfaktan ayrıldım.

Gün boyu bir daha odamdan pek çıkmadım . Odada oturup kitap okudum, Kur'an okudum, namaz kıldım ve alarmımı kurup erkenden yattım.

______

Alarmımın sesiyle irkildim ve hemen kapattım. Sonra elimi yüzümü yıkayıp küçük ,sessiz adımlarla mutfağa gittim . Dolaptan bir kaç bir şey çıkartıp -zeytin ,peynir,domates vs.- masaya koydum. Sonra oturup doyduğumu hissedene kadar yedim . 5-6 bardak su içtikten sonra biraz Kur'an okudum ezan okunana kadar . Ezan okunduğunda namazımı kılıp 1-2 saat daha uyumak adına yattım.

Sabah her zamanki gibi kalkıp üstümü giyip ,annemgile kahvaltı hazırladım.Biraz evi toparladıktan sonra evden çıktım. Bir süre otobüs bekledikten sonra nihayetinde gelen otobüse bindim. Her zaman olduğu gibi yine kendimi düşünceler arasında buldum.

Bugün Mevlid Kandili ve ben oruçluyum . Bu yüzden çok mutluyum. Oruç tutmayı çok seviyorum bana huzur veriyor.Aayat okulu olduğu için , annemde diyabet hastası olduğu için onlar bugün oruç tutamadı. Ama olsun kandilleri her zaman sevmişimdir .Hele ki bu kandil Peygamber Efendimiz(s.a.v) 'in doğumunun kutlandığı kandil olduğu için ayrı bir mutluyum.

Ben bunları düşünürken ofise gelmiştim. Ofisten içeri girince masama çantamı bırakıp saygıdeğer patronum Arjit Bey'in kahvesini alıp , odasına gittim. Kapıyı bir iki kere tıklattım ama ses gelmeyince içeri girdim. Oh çok şükür odada yokmuştu ... Kahveyi masasına koydum ve odadan tam çıkarken öcü gibi karşımda belirdi. Ben de bir şey demeden sessizce odadan çıkıyordum ki "Günaydın !" dedi.Ben şaşırdım , ne yapacağımı bilemedim . Sonra kendimi toplamaya çalışarak "G-günaydın sir!" deyip hızlıca odadan çıktım. İyi en azından sağ salim atlatmıştım. Masama geldim , oturdum ve reklam üzerinde sürdürdüğüm çalışmalarıma devam ettim. Ben çalışırken birden bütün ofiste "Trishna! " diye yankılanan sesiyle yerimde sıçradım. İlk şaşkınlığı üzerimden attıktan sonra sakince yerime geri oturdum. 1-2 saniye sonra Trishna koşarak önümden geçti. Zavallı kız kim bilir yine ne olacaktı .

Nefretin Adı : AŞK #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin