BÖLÜM 18 : Zaman

287 29 4
                                    

Selamun Aleyküm kardeşler ^_^

Bu bölüm de aradığınız Arjit&Zaara sahneleri epey var :P

Bölüm ithafı iyi okuyucularımızdan @atarzu ve @aaslibelen e dir. Yorumları içinde teşekkür ederiz ;) :) :)

Yazım hataları varsa mazur görün :\
Sizi sıkmak istemiyoruz. Hepinize iyi okumalar ^_^

Zaara'dan...

Parti'nin olduğu günden beri 2 gün geçti.
2 gün boyunca rutin şirket işlerini yaptım. İlginçtir ki Arjit bu iki gün boyunca benimle uğraşmamıştı ve de bana fazladan iş yığmamış, hatta ve hatta mesai bittiğinde eve gitmem için izin bile vermişti.

İnanılmaz değil mi ?

Türkiye'ye gitmek için gerekli vize, pasaport gibi işlemlerimde hallolmuştu bu arada. Bütün masrafları da şirket yani çok sevgili patronum karşılamıştı.

Bugün 7 uçağıyla İstanbul'a uçacaktık. Bir problem olmazsa 9,5 saat sonra Türkiye saatiyle 2'de orada olacaktık. Her zaman ki gibi sabah ezanıyla gözlerimi açtım. Günlük rutin işlerimi yaptım. Annemgille vedalaştıktan sonra küçük el bavulumu alıp evden çıktım. Çıktığımda kapıda Arjit Bey'in şoförü bekliyordu. Arjit Bey beni havaalanına götürmesi için bir şoför göndereceğini dün söylemişti zaten. Şoför hemen elimdeki çantayı aldı, ben de hemen arabaya bindim ve kısa süre içinde havaalanına geldik.

Arabadan indiğimde patronum da gelmişti ki beni kapıda bekliyordu. El bavulumu şoförden alıp ona doğru yürüdüm. Yanına ulaştığımda,"Neden bu kadar geç kaldın ? " dedi. Tam ağzımı açtım, cevap verecektim ki arkamdan ince, tiz, cırtlak bir ses,

"Özür dilerim, canım. Kuaförde işim uzadı." dedi. Sonra o arkamdaki sese ait olduğunu düşündüğüm bir kız bedeni benim yanımdan geçti ve çok sevgili patroncuğumun (!) boynuna atladı. Bu kız da kimdi acaba? Bir de gitti adamın boynuna atladı! Daha fazla ileri gidebilirler düşüncesiyle arkamı döndüm. Kötüye yorma Zaara! Belki ablası, kardeşi ya da süt kardeşi felandır.

Düzelmişlerdir diye tekrar önüme dündüğümde Arjit kızın sarılmasına karşılık vermişti. Dahası gülümsüyordu. Ve bunu yapmacık şekilde değil gerçekten içtenlikle yapıyordu. Arjit'in gözleri benim gözlerimle buluşunca yaptığımın iyi bir davranış olmadığını düşündüm ve arkamı tekrar döndüm.

Kız arkamda heyecanlı heyecanlı bir şeyler söylüyordu ama ben anlamadım. Zaten anlamak istediğim de pek söylenemez doğrusu.

"Zaara, hadi." Patronumun bana oldukça nazik bir şekilde bana seslenmesiyle onların olduğu tarafa döndüm. Arjit bana başıyla 'gel' anlamına gelen bir işaret yapıp ,yürümeye başladığında ben de onları takip etmeye başladım. Bu kız her kimse oldukça bakımlı ve güzel görünüyordu. Belinin biraz üstüne gelen simsiyah saçları vardı. Boyu hemen hemen benimle aynı olmasına rağmen, şortuyla sergilediği uzun bacakları oldukça dikkat çekiyordu. Yüzünü de görebilmek adına adımlarımı biraz hızlandırıp onlara yetiştim. Şimdi hepimiz aynı hizada yürüyorduk. Yanlarına gelmeme rağmen ikisi de dönüp bakmamıştı. Hayır bizim patron zaten malumda, bu kızda mı böyle acaba ?

Kızın yüzü Arjit'e dönük ona İstanbul'dan alacaklarını anlatırken onun yüzünü göremiyordum yine. Arada kaçamak bakışlar atsam da şu an yaptığımın doğru bir şey olmadığını biliyordum ancak nefsime söz geçiremiyordum. En sonunda kendimi zaptetmek için Nisa suresini okudum ve kendime geldim. Böylelikle o tarafa bakmamı ve merakımı biraz da olsa kontrol altına alabildim.

Nefretin Adı : AŞK #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin