Bölüm - 26 -

17 9 4
                                    

      Arkamı dönüp Onur'la göz göze gelmeden çıkardığım gömlekleri kadının önüne koydum.Onur beni görünce bana doğru hızla yürümeye başladı.

    "Dilruba.. "Onu elimle uzaktan durdurup ona bakmadan kadına döndüm.Elim ayağım zangır zangır titremeye başladı.

      "Dilruba sen lavaboya git istersen ben müşterilerle ilgilenirim."Hasan'ın yanıma ne zaman geldiğini bile farketmemiştim.Dediğini robot gibi kabul ettim.Arkamı dönmemle Onur kolumun sımsıkı tuttu.Ona döndüğümde gözleri kızarmış bana yapma der gibi bakıyordu.

    "Dilruba anlatmama izin ver lütfen.. "Üç kişi ayakta sessizce vereceğim cevabı beklesede kolumu yavaşça çekip lavaboya gittim.Yine her zaman ki yumru boğazımı sıkıyordu.Çeşmeyi açıp ellerimi lavabonun kenarına koydum.Aynadaki halimi görünce boğazımdan bir hıçkırık koptu.Niye böyle oluyordu niye..Ne zaman tercih edilen olacaktım doğdum doğalı hep bırakılan,sevilmeyen olmuştum.Çöpe atılmış bir çocuğun kaderi hiç mi değişmezdi.Belki on on beş dakika orada durduktan sonra işimin başına döndüm. Volkan hızla yanıma gelip sırtıma dokundu.

    "Nasılsın, iyi misin biraz?"Başımı sallayıp rafları düzenlemeye başladım.Kimseyle konuşmak istemiyordum işimi bitirip eve gitmek ve yorganı başıma kadar çekip ağlamak istiyordum.Somurta somurta saati on edip işten çıktım.Yine hava çok soğuktu ve dışarıda in cin top oynuyordu.O kadar dalmıştım ki çöpün yanına oturup içki içen gençleri farketmedim bile.Birinin uzattığı ayağına takılınca kendimi yerde buldum.Gençler beni görünce kalkıp yanıma doğru yürümeye başladı.

     "Afedersin güzelim düşürdüm mü seni? "Pis pis gülüp birbirlerini itiyorlardı.

     "Önemli değil ben kendim düştüm."Onlar yaklaştıkça hızla toparlanıp yerden kalktım.Tam arkama dönmüşken gençlerden biri belime sarıldı.Ben bağıracakken  öbürü ağzımı kapattı.

     "Ah güzelim bir bakalım bir yerin acımış mı nereye gidiyorsun? Hem acıyan yerlerini tek tek öpmeden bırakır mıyız seni.. "Alkol kokusu yüzüme çarptıkça öğürmek istiyordum.Korkudan çırpınmaktan bedenim yorgun düşmüştü.Artık kaderime razı gelmiş beni sürüklemelerine tepki veremez hale geldim. Ağzımı pis eliyle okadar sıkıyordu ki tırnakları yanaklarımı acıtıyordu.Beni yoldan çıkaracakken arkadan gelen sesle ikisi yönünü o tarafa döndü.

     "Heyy bırakın kızı pislikler ne yaptığınızı sanıyorsunuz? "Hasan'ı görünce boğazım yırtılırcasına bağırmaya başladım.Hasan elindeki sopayla onlara vurmaya başlayınca beni bırakıp ona saldırdılar.Hızla çantamdaki telefonu çıkarıp polisi aradım yerimizi söyleyip Hasan'ı kurtarmaya koştum.Ama adamlar resmen güçlerini Hasan'ın üzerinde deniyorlardı.Onları engellemek için  araya girince bir tanesi yüzüme yumruğu yapıştırdı.Yere düşünce biri bana öbürü Hasan'a tekme atıyordu. Yerde ikimizde cenin pozisyonu alarak dayak bitsin diye bekliyorduk artık.Enson duyduğum polisin siren sesiydi sonrası yoktu benim için.Ne kadar olmuştu kaç saat geçmişti bilmiyorum ama odadaki ışığın göz kapaklarımda hissettirdiği acıyla gözlerimi araladım.Tavandaki florasandan gözlerimi sağ elimi kaldırıp kapatmak isterken birinin tuttuğunu farkettim.Başımı zorla çevirip sağıma baktım.Tekerlekli sandalyede boynunda boyunluk, bir kolu alçılı Hasan oturuyordu.eli elimde olduğu yerde uyumuş kalmıştı.Ona bakıp elimi çekmek isterken birden uyandı.

     "Dilruba.. İyi misin? "Gözlerinin ikiside mor ve şişmiş olduğundan beni nasıl gördüğüne şaşırmıştım.

     "Dejavu yaşıyor gibiyim.Ama bu yatakta senin olman lazımdı."Gülümsemek isteyince dudağımın kenarında ki yara yüzünden canım yandı.

    "Her zaman ki gibi kahramanın olarak seni kurtardım o yüzden dejavu yaşıyorsun."Kendi kendine gururlanmasını bozmak istemezdim ama dayanamadım.

     "Hasan ne biçim kahramansın sen yaa! Kahraman dediğin döver dövülür mü? Hem bu sefer bende dayak yedim.Dövüş dersi filan alsana hep dayak yenir mi Allah aşkına? "Onu bozduğum için kaşlarını çatmaya çalıştı ama ışık yüzünden pek beceremedi.

     "İnsan bir teşekkür eder ben gelmesem halin haraptı."Dediği doğruydu.Ona minnettardım.Belki bana tecavüz edeceklerdi,sonra öldürüp atacaklardı.

     "Teşekkür ederim Hasan gerçekten haklısın.Sana minnettarım.Şaka yapmak istemiştim afedersin."Birbirimize bakıp gülümsedik sonra elini yüzüme getirip gözümün çevresine dokundu.

     "Neyse görevimdi.Bu arada gözün çok kötü olmuş çok acıyor mu? "Eliyle bana dokunurken bana iyice yaklaşmış yüzüme doğru eğilmişti.Onun nefesi yüzüme çarparken birden kapı açılınca ikimizde irkildik..

     

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 02, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AŞK KERE AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin