44.Bölüm

3.3K 157 36
                                    

Bölüm şarkısı: " Her Gün Sonbahar"

Küçük Edizin doğum günü bitmişti hata üstünden iki hafta geçmişti bu iki hafta da abileri hiç gelmemişti Genç kızın canına mineti . Genç kız sanıyordu ki abileri hemen ondan vazgeçti oysa abileri . Pişmanlıkları ve vicdanları ile beraber bizi nasıl affeder diye düşünüyorlardı .

Abilerine Dönelim :)

Hiç birşey eskisi gibi değildi . Kalpleri buruktu Babaanneleri ve Annanneleri temeli buraya taşınmışlardı evlerini değiştirmemişlerdi . Genç adamlar çok diretmişdi Ama iki acılı ana hayır demişti Gülçin Hanım benim oğlumun koksu var Gülay hanım ise burada benim kızımın anıları var . Aslında oğlunun kokusu yoktu çoktan uçup gitmişti kokusu ama işte ana , acılı ana herşeye kendini inanırdı , inanırlardı . Gülay hanım ise anılar ile kendini avunuyordu . Eskiden olsa Genç kıza belalar okur canına okurlardı ama şimdi suçsuz bir kız Gece rahat uyuyamamışlardı iki yaşlı kadın , eşleri de onlardan farklı değildiler . Gece iki yaşlı kadının rüyasına da Gülçin hanım oğlunu , Gülay hanım ise kızını . Ne kadar çok özlemişti Gülay hanım kızını sarı saçlarını , mavi gözlerini , annem demesini , bacağına yatmasını , gülmesini her zerresini özlemişti kızının . Gülçin hanım ise oğlunun mis kokusunu, anam demesini , her kızınca annesinin gönlünü almak için gül almasını o kadar çok özlemişti , özlemişlerdi ki bir an ikisi de ölüp yavrularının yanına gitmek istediler bu düşüncelerin üstüne iki kadında aynı rüyayı görmüştü tek farkı ise Gülay hanıma kızı , Gülçin hanıma ise oğlu . İkisi de Kızıma kendinizi affetirin diyordu o sizi affetmezse bizde affetmeyiz . Sonra ise bomboş bir karanlık yedi kelime söylemişlerdi sonra ise uyanmışlardı . İşte şimdi ikisi de torunlarının peşini bırakmayacak sıkı sıkı sarılacak , saracakdılar çok seçeceklerdi Güneşi o onlara oğullarının ve kızlarının emanetiydi gözleri gibi hata gözlerinden daha çok Emanetleri ni koruyacaklardı şu saat , şu dakika , şu saniye kesindi Güneş onları affedene kadar burdaydılar . Affetikten sonrada artık torunlarını bırakmayacaklardı . Onlar , olanlara Kızının ve oğlunun emanetiydi . Tabi Genç kız onları affederse .

Güneşler Geri dönelim :)

Dilek: " Aaa olmaz Güneş sende benim kızım sayılıyorsun ayrıca üç dört yıl sonra gelinimin olacaksın " demişti kadın Yüzünde gülümsemesiyle .

Ebrar: " Katılıyorum sen ileride bizim ailemizin bir parçası olacaksın "

Burcu: " Hem nolmuş canım alt tarafı iş yemeğin de bizimle olacaksın " Genç kadınlar , Genç kızı ikna etmeye çalışıyorlardı . Akşam Erol beyin önemli konukları gelecek şirkete ortak olacaklardı . Erol bey için bu konuklar çok önemliydi Hem kendileri saygı değer insanlardı hemde bu iş Erol beyin şirketi için büyük bir adım olacaktı .

Güneş: " Ya Dilek anne , Ebrar yenge ve burcu yenge . Ben gerçekten gelmek istemiyorum hem iş yemeğinde benim ne işim var . "

Dilek: " Katiyen kabul etmiyoruz . Seni akşam için Kendi ellerimizle hazırlayacağız . Hayır Nayır yok ."

Güneş: " Peki Dilek anne geleceğim ama bir şartım var " Demişti Genç kız çaresizlikle onları kırmak istemiyordu .

Dilek: " Tabi tabi şartın ne ? " Demişti merak içerisinde .

Güneş: " Elbise giymem yani giymek istemiyorum rahatsız oluyorum " Dedi Genç kız sevmiyordu elbiseyi sadece uzun elbiseleri seviyordu , onlarda rahat oluyordu . Rahat giyinmeyi tercih ediyordu Genç kız .

Dilek: " Tamam canım nasıl istersen yeter ki gel " Hemen hazırlanıp dışarıya çıkmışlardı kız kıza Küçük Ediz Genç kızın kucağına yuva yapmıştı resmen .

Kanatsız MelekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin