YES, DADDY | Bang Chan✓

#23

Korkuyorum ama deneyeceğim.

    Genç kız kampüsün girişinde öğrenci kartını okuttuktan sonra üniversiteye giriş yaptı. Öğleden sonra saat 3.30'a ders koymak hangi hocanın fikriyse fikri batsın! Bu gün sadece bir saatlik bir dersi vardı. O da öğleden sonra 3.30-4.30 arasındaydı. Düşününce iyi bir şeymiş görünse de değildi. Tamam sabahları erken kalkmak derdim yoktu. Ama bir saat için hazırlanıp üstüne yol gelmek çok zor geliyordu! Hem de sadece bir saat için!

    Derin bir nefes alıp merkez kafeteryasına doğru yürümeye başladı Ree. Sabah Jeongin mesaj atmış uzun zamandır görüşmedikleri için kızın ne kadar kilo aldığını görmek istediğini yazmıştı. Ama genç kız Jeongin'in dilinde bunun seni özledim olduğunun farkındaydı. Bu yüzden ders öncesi buluşmak için sözleşmişlerdi.

    Kafetaryanın bahçesine giren genç kızla Jeongin yanında oturan uzun arkadaşını dürttü. Hyunjin ilk başta anlamadığı için Jeongin'in suratına bakmış ardından çocuğun baktığı yere bakıp uzun zamandır özlem duyduğu suratı görmesiyle gözlerini büyüttü.

" Onun geleceğini söylemeliydin. Şu halime bak ne kadar paspalım!"

     Sadece Jeongin duyacağı bir şekilde sitemle fısıldadı Hyunjin. Jeongin ise Hyunjin'e dönmüş, ardından kocaman sırıtarak ellerini hafifçe iki yana kaldırarak salladı. 

"Sürpriz!"

"Sürprizin batsın maknea! Ya da dur batmasın!"

    Jeongin karşısındaki gencin kıvranmalarına karşı kıkırdadığında masadaki diğer gençlerin ilgisini çekmısti.

" Ne fısırdaşıyorsunuz siz orda gizli gizli?"

    Bang Chan'ın konuşmasıyla ikili ona dönüp hiç anlamında bir ifade yapmaya çalıştı. Chan tereddütle tek kaşını kaldırdığında ortama giren neşeli sesle başını hemen oraya doğru çevirdi.

" Jeongin~ahh"

"Nouna! (bilmeyenler için korecede erkeklerin kendinden büyük kadınlara hitap şekli. Bir nevi abla) "

    Jeongin sandalyeden fırlarcasına koşup Ree'ye sarıldı. Şu süreç bu ikiliye oldukça yaramıştı. İkili gerçekten abla kardeş gibi olmuşlardı. Hatta Ree ailesine Jeonginden bahsettiği için ailesi yarıyıl tatili için Jeongin'i evlerine çağırmıştı. Tabi işin garip tarafı aynı şeyi Jeongin de yapmıştı ve onun ailesi de genç kızı evlerine davet etmişti. Beyin nöronları aynı çalışıyordu bu ikilinin! Genç kız Jeongin'e sarılmayı bitirdikten sonra masaya göz attı. Full ekip aynı buradaydı.

" Merhaba!"

    Genç kızın selamına karşı changsung ikilisi bir baş selamı verip yan masadaki kızları dikizlemeye devam etmiş, gereksiz ev parazitlerinden diğeri  selamı üstüne bile almamıştı. Tıch götüm! Geri kalan Hyunchan ikilisi ise gülümseyen gözlerle ona el sallamıştı. O ikiliye kocaman bir gülümseme gönderdi genç kız. Aralarında beni insan olarak gören var hala. Bu ikisi neden bunlarla arkadaş ki? Bang Chan yavaşça yerinden kalmasıyla masadakilerin gözü bir iki saniye ona çevrildi. Jisung 'nereye?' tarzında bir hareket yaptığında Bang Chan hoşlandığı kıza çevirdi bakışlarını.

" Gel otur buraya Ree. Ben sandalye bulup gelirim."

    Ree tamam anlamında başını sallayıp Chan'a doğru yürüdü. Genç kız salak değildi ve  bazı şeylerin farkındaydı artık. Chan ona karşı bir şeyler hissediyordu ve bunu ona gösteriyordu. Saçlarını sarı yapmasının üzerinden vakit geçmişti. Hatta saçlarının dibi gelmişti. Ve bu süreçte Chan kızla beraber oldukça vakit geçirmişti. Aynı evde yaşamanın avantajıydı sanırım bu. Sabahları kahvaltı yapmayı sevmemelerine rağmen ikili  sırf beraber kahvaltı yapmak için kahvaltı yapmaya başlamışlardı. Kahvaltıyı hazırlama yapma toplama işlerini bile beraber yapıyorlardı. Süreç içerisinde farkında olmadan birbirlerinin ortak bazı noktalarının olduğunun farkına varmıştı ikili. Bazı ders saatlerinin aynı saatte olmasından mütevellit bazı günler de beraber üniversitesiye giderlerdi. Hatta Chan dersi olmamasına rağmen bir bahane bulup kızla daha fazla vakit geçirmek için boş yere üniversiteye gelirdi.  Bu sayede Chan kızın ders saatlerini iyice öğrenmişti. Genç kız ise zaten kendi ders programı gibi biliyordu Chan'ın ders programını. Zamanında az takip etmedim! Bazen ders çıkışlarında eve uğramadan önce markete uğrayıp ev için alışveriş yaparlardı. Akşamları ise daha az dışarıya çıkıyordu Chan artık. Hatta son zamanlarda dışarı çıkacağı zaman genç kıza da soruyordu. Bazen sadece dışarı çıkıp sokaklarda geziyorlardı beraber. Bu Chan'ın en sevdiği aktivitesi haline gelmişti.